Euroleague E Grubu’ndaki kritik maçta Emporio Armani Milano, Fenerbahçe Ülker’i 90-85 ile geçerek önemli bir galibiyet elde etti.
Milano’daki maç, çok farklı iki takımı karşı karşıya getirdi. Emporio Armani Milano takımı ilk turu kötü geçirmesine rağmen, berbat B Grubu’nda ikinci oldu ve Top16 maçları öncesi Daniel Hackett’ı transfer ederek Euroleague’in en önemli transferini yaptı. Fenerbahçe Ülker ise Euroleague final-fourunun en güçlü adaylarından ikisinin bulunduğu A Grubu’nu birinci bitirdi ama Top16’e çok kötü başladı.
Gardlar
İki takım arasındaki bir başka fark da; EA7 Milano’nun gardlara, Fenerbahçe Ülker’in ise forvetlere dayalı bir takım olması. Dünkü maçta da bu çok bariz bir şekilde ortaya çıktı. Milano’da Daniel Hackett 17 sayı-7 ribaund-3 asistle, Alessandro Gentile 14 sayı-1 ribaund-1 asistle, Keith Langford 14 sayı-3 ribaund-5 asistle ve Curtis Jerrels 15 sayı-1 ribaund-1 asistle oynadı. Bu dört oyuncu toplamda 60 sayı-12 ribaund-10 asist-7 top kaybı ve 72 verimlilik puanıyla oynadılar. Fenerbahçe Ülker’de ise gard rotasyonunda Bo McCalebb-Ömer Onan-Kenan Sipahi-Melih Mahmutoğlu var. Bu dört oyuncudan sadece Bo McCalebb katkı verebildi. Bo dün 12 sayı-3 ribaundluk bir katkı verdi. En göze çarpan istatistiği ise 0 asist-2 top kaybıyla maçı tamamlamış olması oldu. Ömer-Kenan-Melih ise toplamda -3 verimlilik puanıyla oynadı. Diğer gardlar bu kadar etkisizken Bo McCalebb da 0 asist-2 top kaybıyla oynarsa işiniz çok zor.
Forvetler
Fenerbahçe Ülker daha çok forvetlere dayalı bir takım. Forvet rotasyonundaki Emir Preldzic-Bojan Bogdanovic-Nemanja Bjelica-Linas Kleiza dörtlüsü dün iyi bir maç çıkardılar. Kleiza 11/11 serbest atışla 26 sayı-5 ribaundla sezonun en iyi maçlarından birini çıkardı. Bjelica 39 dakika sahada kalırken 15 sayı-5 ribaund-3 asistle oynadı. Bogdanovic 11 sayı-3 asistle oynarken Top16’in ilk üçlüğünü –nihayet- kaydetti ama 3 de top kaybı yaptı. Preldzic ise 12 sayı-6 ribaund-4 asist-3 top kaybıyla başarılı bir gece geçirdi. Toplamda; 64 sayı-17 ribaund-11 asist ve 75 verimlilik puanı. Yani; EA7 Milano gardlarından her alanda daha üstün bir Fenerbahçe Ülker forvet rotasyonu var karşımızda. EA7 Milano’da David Moss-CJ Wallace-Niccolo Melli-Kristijan Kangur dörtlüsü karşı koymaya çalıştılar. Euroleague’de en beğendiğim oyunculardan biri olan Moss maçta sadece 3 sayı kaydetti ama 4 ribaund-2 asist-4 top çalmayla oynadı. Wallace-Melli ikilisi faul problemlerinden dolayı maça giremediler ama Kangur 4/4 üçlük atarak sezonun en iyi maçlarından birini çıkardı.
Pivotlar
İki takımın da benzer şekilde kötü olduğu alan pota altı. Pota altında kimin daha etkili olacağı maçın kaderini belirleyecekti. EA7 Milano’nun pivotları Samardo Samuels-Gani Lawal ve Fenerbahçe Ülker’in pivotları Gasper Vidmar-Luka Zoric. Fenerbahçe Ülker’in pivotları fazla süre alamadı. Zoric sadece 1:30 süre alırken, Vidmar da 7:30 süre aldı ve faul problemine girdi. Fenerbahçe Ülker pota altında Kleiza-Bjelica ile mücadele etmeye çalıştı. Milano’da ise 20 dakika sahada kalan Samuels 7 sayı-3 ribaundla, 6 dakika sahada kalan Lawal ise 4 sayı-2 ribaundla oynadı. Milano pivotları 12, Fenerbahçe Ülker pivotları ise 7 verimlilik puanıyla oynadı. Toplamda EA7 Milano 93, Fenerbahçe Ülker 89 verimlilik puanıyla oynadı. Uzun lafın kısası, dediğime geldi ve pivotların verimliliği maçı kazanan takımı belirledi.
Daniel Hackett faktörü
Daniel Hackett bireysel olarak Euroleague’de pozisyonunun en iyi beş oyuncusundan biri olmayabilir ama bu takıma çok fazla şey kattığı ortada. Evet, şimdi ‘’Madem o kadar etkiliydi, Montepaschi Siena neden Top16 yapamadı?’’ diye sorabilirsiniz. Bence, bu sorunun cevabı Siena kadrosunda. MPS bu sezon o kadar kötü bir kadro kurdu ki, Hackett bile etkili olamadı –Siena’nın Eurocup’taki durumu bunu gösteriyor- Hackett’ın adı Türk takımlarıyla da anılmıştı ama takımlarımız onu beğenmedi ve Milano’ya gitti. Hackett kazanılan üç maçta ortalama olarak 16 sayı-5 ribaund-3 asistle oynuyor. Daha da önemlisi, o takıma katıldıktan sonra Jerrels-Langford ikilisi daha verimli oynuyor. Gardların daha verimli olması da EA7 Milano’yu daha başarılı bir takım kılıyor.
Kalan maçlar
Euroleague Top16 geçtiğimiz sezon, şu anki formatına geçmişti. Geçtiğimiz sezon E Grubu’nu dördüncü bitiren Panathinaikos 9 galibiyet, F Grubu’nu dördüncü bitiren Caja Laboral 8 galibiyet almıştı. Fenerbahçe Ülker’in sadece galibiyet sayısına bakarsak ve rakiplerine bakmazsak; kalan 9 maçın 7-8’ini kazanmak zorunda olduğunu görüyoruz. Bu maçlar arasında en zorları ise Barcelona ve Panathinaikos deplasmanları ile Olympiakos’la İstanbul’da oynanacak olan maç. Fenerbahçe Ülker diğer 6 maçını kazansa da tur için muhtemelen yeterli olmayacak. İş çok zora girdi…
Bu yazıyla ilgili olumlu ve olumsuz eleştirilerinizi adresine bekliyorum…