Euroleague Women’da 2011-12 sezonunda yarı final oynayan, geçtiğimiz sezon ise final oynayan Fenerbahçe basketbol takımı bu yıl sezon öncesi yaptığı transferlerle de ne kadar iddialı olduğunu göstermişti ve ilk tur maçlarında da beklenen performansı sahaya yansıttı.
İtiraf edeyim, Euroleague Women’ı geçen yılki kadar yoğun bir şekilde takip etmiyorum ama Fenerbahçe’nin başarısının not edilmesi gerektiğine inandığım için bu yazıyı yazma gereği hissettim.
Sezon başlamadan önce Avrupa basketbolunun önemli isimlerinden Isabelle Yacoubou dışında Quanitra Hollingsworth ve Tuğçe Canıtez takviyeleriyle kadrosunu güçlendiren Fenerbahçe takviyeler dışında, en önemli hamleyi yaptı ve Euroleague finalisti kadroyu korudu. Euroleague’de ilk turda B Grubu’nda yer alan Fenerbahçe; Nadezhda, Wisla Can-Pack, Sopron, Rivas, Montpellier ve Imos Brno takımlarıyla aynı grupta yer aldı. Rakiplerden hiçbiri geçen yıl çeyrek final oynayamamıştı ama Nadezdha-Wisla-Rivas takımları geçen yıl gruplarından çıkmayı başarmışlardı.
Fenerbahçe grupta oynadığı tüm maçlarını kazanırken maçların sadece yarısı 10 sayının altındaki farklarla bitti. En yakın sonuçla biten maç üçüncü haftadaki 71-69 biten Nadezhda maçı. Nadezhda son çeyrekte beraberliği yakalarken, Cappie Pondexter maçı getiren basketleri attı. Takım istatistiklerine bakarsak; Fenerbahçe maç başına ortalama 71.5 sayı ortalamasıyla üçüncü sırada, maç başına ortalama olarak 59 sayı yiyorlar ve 15.7 asist ortalaması da ne kadar üretken bir takım olduklarını gösteriyor.
Bireysel istatistiklere göz atalım… Bireysel istatistiklerde Amerikalı Angel McCoughtry’nin takıma önderlik ettiğini görüyoruz. 1987 doğumlu ve 1.87 boyundaki oyuncu maç başına ortalama 26 dakika sahada kalırken 15 sayı-6 ribaund-2 asist-3 top çalma ortalamalarına sahip ve çok iyi şut atıyor. Diğer Amerikalı Cappie Pondexter 9 sayı-4 ribaund-4 asist ortalamalarıyla oynarken, Yacoubou 11 sayı-6 ribaund, Verameyenka 6 sayı-5 ribaund-2 blok ortalamalarına sahip. Yerli oyunculardan düzenli olarak forma giyen tek oyuncu son yıllarda olduğu gibi Birsel Vardarlı. ’84 doğumlu oyun kurucu 6 sayı-3 ribaund-3 asist ortalamalarına sahip. Tuğçe, Esmeral, Quanitra ve Olcay da zaman zaman forma giyen yerli oyuncular. Quanitra konusuna da değinmek istiyorum. Amerika’dan devşirme oyuncumuzu Milli Takım’da izlerken ‘’Amerika’dan sanırım yanlış oyuncuyu devşirdik.’’ diye düşünüyorum. Türkiye’yle pek ilgisi olmayan birinin yüreksiz oynaması normal ama bu kadar çok basit hata yapması/ pozisyon hatası yapması pek normal değil. Quanitra’yı devşirene kadar, Anadolu’da oynayan bir oyuncuyu da oynatabilirdik o hataları yapması için. Q’nun farkının ne olduğunu çözemedim…
Fenerbahçe’nin 12 galibiyetlik performansının ne kadar etkileyici olduğunu tekrarlayalım… Bu sezon Euroleague’de 10 galibiyeti geçen bir başka takım olmadı. İki sezon önce bu performansı başaran tek takım ise yine Fenerbahçe.
İkinci turda Fenerbahçe’nin rakibi Polonya’dan CCC Polkowice olacak.
Diğer takımlarımız
Euroleague’de mücadele eden diğer iki takımımız Galatasaray Odeabank ve Kayseri Kaskispor.
İlk turda C Grubu’nda mücadele eden Galatasaray 8-4’lük derecesiyle grubunu üçüncü sırada bitirdi. İkinci turda İspanya’dan Perfumerias Avenida ile eşleştiler.
İlk turda A Grubu’nda yer alan Kaskispor ise 6-4 yaptı ve ikinci turda İtalya’dan Beretta Famila ile eşleştiler. Kaski içerde Ekaterinburg’u yenerek çok önemli bir galibiyet almıştı.
Üç takımımıza da tebrikler ve bol şans…
Arif ŞAHİN
sahinarif88@hotmail.com