Euroleague Top16’de mücadele geçen hafta başlamıştı. Mücadele eden üç takımımız da sahadan yenilgiyle ayrıldılar. Eurocup Top32’de ise mücadele bu hafta başlıyor, dört takımımız burada mücadele ediyor. Haftanın maçlarına bakalım…
EUROLEAGUE
Fenerbahçe Ülker-Barcelona Regal (Perşembe 20:00)
Fenerbahçe Ülker, Euroleague’de ilk turda da karşılaştığı Barcelona’yı yine konuk ediyor. Fenerbahçe Ülker’in o dönemde olduğu kadar formda olduğunu söyleyemeyiz. Gruplarda Barcelona deplasmanında yenildikten sonra, ikinci tur gruplarına da Olympiakos deplasmanında yenilerek başladı. Bu iki maçta 94 ve 95 sayı yediler. Euroleague’de bırakın 90 üstünü, 75 üstü sayı yiyerek maç kazanmak oldukça zor. Fenerbahçe Ülker böyle savunma yaptıkça kazanması oldukça zor.
İstanbul’da oynanan ilk maçta Tomic-Lampe ikilisi toplam 29 sayı atmıştı. ‘Olağan şüpheli’ Navarro ise maçı 18 sayıyla tamamlamıştı. Fenerbahçe Ülker’e maçı kazandıran faktör rakibin diğer oyuncularına sayı attırmaması ve başta Papanikolau olmak üzere Barcelona hücumcularının etkisiz olmasıydı. Deplasmanda oynanan maçta ise Papanikolau-Nachbar-Sada üçlüsünden 50 sayılık bir katkı geldi ve Fenerbahçe Ülker’i bu bitirdi. Geçen haftaki Olympiakos maçında ise Lojeski-Perperoglou-Mantzaris üçlüsünden 45 sayılık bir katkı geldi.
Bu iki maçta görülen şu ki Fenerbahçe Ülker’i ‘olağan şüpheliler’ değil, ‘yardımcı elemanlar’ deviriyor, iki maçta rakiplerin %60’ın üstünde saha içi isabetiyle oynaması da sürpriz değil, Fenerbahçe Ülker rakibe o kadar fazla boş şut imkanı tanıyor ki, bu seviyede bunları atmamak ayıp olur.
Barcelona cephesine bakalım. Barcelona ilk turda iki zorlu deplasmana çıktı ve ikisini de kaybetti. Fenerbahçe Ülker ve CSKA Moskova deplasmanlarında 70 sayıyı geçemediler. Ligde de son iki hafta Real Madrid ve Laboral Kutxa deplasmanlarında yenildiler. Görülen o ki Barcelona deplasmanlarda çok zorlanıyor.
Bu maç Barcelona’dan çok Fenerbahçe Ülker için önemli. FB Ülker bu maçı kazanırsa gruptaki iddiasını ortaya koyacak. Kaybederse gruba iki mağlubiyetle başlamış olacak ve kalan 12 maçın sekizini veya dokuzunu kazanmak zorunda olacak, ilk ikide çıkmak ise muhtemelen hayal olacak.
Anadolu Efes-Unicaja Malaga (Cuma 20:00)
E Grubu’nda ilk haftada kaybeden iki takımın mücadelesi. Efes Angelou göreve geldikten sonra da tabloyu değiştiremedi ve ilginç olan ligde de kaybetti. Geçen hafta yeni transfer Milko Bjelica da yokları oynadı. Unicaja Malaga ise geçen hafta çok önemli maçta Laboral Kutxa’ya evinde yenildi.
Bu maç muhtemelen hangi takımın gruba erken havlu atacağını belirleyecek. Emporio Armani Milano gruptan çıkma ihtimali en düşük takım olarak gözüküyor. Anadolu Efes kağıt üstünde gruptan çıkabilecek kadroya sahip ama yeni koçla da sahada birşey değişmedi. Unicaja Malaga şutörleri gününde olduğunda herkesin canını yakabilecek bir takım görünümünde.
Efes iki kere yenildi dedik ama rakiplerini de yazmamız lazım; Barcelona deplasmanında ve ligde Banvit karşısında yenilgiler. Barcelona deplasmanında zaten favori değillerdi, takım iyi sinyaller vermesine rağmen ikinci çeyrekte Barca’ya teslim oldular. Ligdeki Banvit maçı ise efsane olabilecek düzeydeydi. 35-37 dakika boyunca muhteşem bir maç izledik. Son bölümde Chuck Davis ağırlığını koydu, Efes cephesinde beklenmeyen hatalar oldu ve maç kaybedildi.
Angelou’nun yaptığı en önemli değişiklik savunmada oldu. Mahmuti döneminde bekleneni vermekten çok uzak olan Planinic-Erden ikilisinin sürelerini düşürdü. Barcelona’da Gordon-Hopson’ın yokluğunda Planinic’i fazla oynatmak zorunda kaldı ama Balbay’ı oynatarak savunmayı güçlendirdi. Banvit maçında ise Erden yerine Gönlüm-Savanovic ikilisini kullandı ve maksimumu elde etti.
Efes bu iki maçı kaybetmesine rağmnen sahada olumlu sinyaller verdi. Bu maç çok kritik. Efes’in çeyrek finale gitmesi zaten beklenmiyor ama Unicaja Malaga maçı çıkışa geçmek için doğru maç. Efes bu maçı kazanması halinde bir ivme yakalayabilir ve grubun ilk yarısını iddiasını kaybetmeden geçebilir.
Unicaja Malaga geçen hafta kazanması gereken bir maçı kaybetti. Bu mağlubiyeti telafi etmek için Cuma günü kazanmak zorundalar. Fenerbahçe Ülker gibi bir durumdalar. Bu maçı kaybederlerse kalan maçların yaklaşık üçte ikisini kazanmak durumunda kalacaklar. Tabii ki son şansları değil ama kritik bir viraj.
Real Madrid-Galatasaray Liv Hospital (Cuma 22:00)
Real Madrid için fazla bir şey söylemeye gerek yok, Avrupa basketbolunun zirvesi şu anda Real Madrid. Eurolague’de oynadıkları 11 maçı, İspanya Ligi’nde oynadıkları 14 maçı kazandılar. Kazandıkları maçlar arasında iki Barcelona galibiyeti, 33 sayı farkla kazandıkları Laboral maçı, 39 sayı farkla kazandıkları Bilbao maçı var. 11 Euroleague maçının sadece birinde tek haneli fark attılar. Kaybetmeye yaklaştıkları tek maç ilk yarıyı 14 sayı farkla geride kapattıkları Valencia maçıydı; onu da kazanmayı başardılar. 23 Ocak’taki CSKA Moskova deplasmanına kadar kaybetmeleri epey zor gözüküyor.
Galatasaray’a dönelim. Sarı-Kırmızılı ekip geçen hafta Maccabi’yi epey zorlamasına rağmen maç sonunu çok kötü oynamış ve kaybetmişti. Bu hafta kaybederlerse ikide sıfır olacak ama pek sorun olacağını düşünmüyorum. Kaybetmek değil ağır bir yenilgi almak moralleri bozar. Galatasaray grubundan çıkan üç takıma da deplasmanda yenildi ve ortalama 20 sayı fark yedi. Galatasaray bu maçtan sonra Lokomotiv Kuban-Bayern Münih-Zalgiris Kaunas serisine başlayacak. Bu maçlardan önce alınacak ağır bir mağlubiyet çok kötü olur.
EUROCUP
Ratiopharm Ulm-Pınar Karşıyaka (Çarşamba 20:30)
Eurocup I Grubu’nda yer alan diğer iki takım Nanterre ve Cantu. Gruptaki diğer iki takımın grubun favorileri olduğunu söylemek yanlış olmaz diye düşünüyorum. Karşıyaka ilk turda çok kötü bir deplasman grafiği çizdi. Khimki deplasmanında yenilmeleri kabul edilir, Hapoel deplasmanında yenilmeleri de kabul edilebilir ama gruptan elenen iki takımdan 10’ar sayı fark yiyerek yenilmek kabul edilemez. Igokea deplasmanında ikinci uzatmada 12 sayı fark yemek normal değil, sadece beş dakikada rakipten 23 sayı yemek inanılmaz birşey. Lukoil deplasmanında ise ilk yarıyı dengede götürmelerine rağmen ikinci yarıda dağıldılar. Maçları izleyemediğimiz için neler olduğunu göremiyoruz ama bu deplasman formuyla bir sonraki turu görmek imkansız.
Ulm bu turnuvada geçen sezon çeyrek finale çıkmıştı. Kadrolarında çok büyük yıldızlar olmamasına rağmen istikrarlı gidiyorlar. İlk turda gruptan çıktıktan sonra cıvıttılar ama işin ciddi kısmında sekizde yedi yapmayı başardılar. İç sahadaki bütün maçları kazandılar. (Valencia-Union Olimpija galibiyetleri dahil) Bu gruptan çıkmak için içsaha performansının ne kadar önemli olduğunu önceki yazımda belirtmiştim, Ulm ilk turdaki iç saha performansını sürdürmek zorunda.
Dinamo Sardegna Sassari-Aykon Ted Kolejliler (Çarşamba 21:30)
Bu gruptaki diğer takımlar Brose Baskets Bamberg ve Gravelines. Bamberg dışındaki üç takım da eşit şanslara sahip görünüyor. Brose saçmalamazsa bu grubu beş veya altı galibiyetle bitirir gibi görünüyor. Gruptan çıkacak olan diğer takımı da üç takımın aralarında oynayacağı maçlar belirler.
İtalyan temsilcisi Sassari ilk turda evinde oynadığı beş maçın dördünü kazandı, Bilbao’ya ise uzatma sonunda kaybetti. İç sahada EWE Baskets ve Cedevita Zagreb’i yenmeyi başardılar. Ara transferde de Banvit’ten ayrılan Drew Gordon’u transfer ettiler. Diener kardeşlerin yanında Marques Green de bir diğer tanıdık isim. Caleb Green de önemli bir oyuncu. Aykon TED Kolejliler ilk turda son beş maçını kazanarak tur atladı ve grupta PAOK, Nizhny Novgorod, Khimik deplasmanları kazandılar. Bu maçları kazanmak çok önemliydi. İç sahada taraftar desteği olmayınca saha avantajından bahsedemiyoruz, bu nedenle ilk maç olmasına rağmen bu maç çok önemli.
Banvit- Budivelnik Kiev (Çarşamba 19:15)
Banvit ilk turdan ite-kaka çıktı ama iç saha performanslarının çok iyi olduğunu da belirtelim. Kaybettikleri Unics Kazan maçı dışındaki dört maçta rakiplerine ortalama 22 sayı fark attılar, ilk yarılardan maçları bitirdiler. İlk turdan sonra Drew Gordon’ı gönderdiler, yerine transfer yapmadılar. Kadro oturmuş gibi görünüyor, takım daha bilinçli oynuyor.
Euroleague’den elenen Budivelnik Kiev en son Daequan Cook’u transfer etmişti. Darjus Lavrinovic-Ricky Minard’ı kadroda tutmayı başardılar. Benchleri pek derin olmasa da ilk beşleriyle çok tehlikeli bir takım konumundalar.
Lietuvos Rytas-Beşiktaş Integral Forex (Çarşamba 19:00)
Eurocup P Grubu turnuvunanın belki de en zor grubu. Rytas ve Beşiktaş ile birlikte Cedevita ve Zaragoza gruptaki takımlar. Euroleague’de iyi bir sezon geçirmeyen Lietuvos Rytas kadrosunu korudu ve turnuvada finale kadar gitmek istiyor. Beşiktaş Eurocup’ta ilk turun ikinci yarısında kötü oynasa da gruptan lider çıktı ve Doron Perkins’in iyileşmesiyle şanslarını zorlayacaklar. Haftasonunda iç sahada Türk Telekom’a yenildiler. Perkins oynadığı dönemde iyi bir deplasman karnesi oluşturdular, bu performansı devam ettirirlerse Rytas’ı zorlayabilirler.