Galatasaray Medical Park, Eurocup L Grubu’ndaki ilk maçında İstanbul’da Unics Kazan’ı ağırladı ve maçı 80-74 ile kaybetti. Galatasaray bir bakıma kendini ateşe attı desek yanlış olmaz. Turnuvada final oynamak amacıyla yola çıkan Galatasaray bu aşamada evinde maç kaybederken, Kızılyıldız da deplasmanda kazandı, çok kötümser olmak istemem ama Galatasaray’ın işi artık çok zor.
Peki, Galatasaray neden bu hale geldi? Haftalardır burada söylemekten bıktım ama yine de söyleyeceğim. Ergin Ataman sezon başında o kadar kötü bir kadro oluşturdu ki, bu kadronun içinden çıkmak için son çaresi Carlos Arroyo’yu almak idi ama ilk maç itibariyle görülen o ki, Arroyo da bu işin içinden çıkamayacak.
Galatasaray’ın bu sezonki yabancılarına bakalım; Jamont Gordon CSKA’nın yedeği idi ve yıllardır bu tempoda basketbol oynamıyor. Boni Ndong kaliteli bir uzun ama Barcelona’da son dört sezonda ortalama 16-17 dakika sahada kalıyor. Milan Macvan ise yetenekleri tamamen kısıtlı bir oyuncu, eğer öyle olmasaydı ne Maccabi, ne de Partizan onu bırakırdı.
Yerlilerde ise tam bir fiyasko var. Galatasaray Engin Atsür’ü aldı ama Avrupa’nın en iyi gardlarından biri olabilecek olan oyuncuyu Ataman’a beğendiremiyoruz. Furkan Aldemir ligimizde belli bir standartta, Avrupa’da bile isim yapmışken maç başına sadece 8 dakika süre alıyor, peki neden? Boni Ndong, Erwin Dudley ve Milan Macvan gibi oyuncular süre alacak diye.
Galatasaray yine de Arroyo-Gordon-Hawkins-Dudley-Ndong beşiyle bir ivme yakalamışken (tesadüfe bakın; hepsi de yabancı!) Ataman ne yaptı? Ndong’u o kadar fazla süre oyunda tuttu ki, maçın en kritik dakikalarında onu çıkarmak zorunda kaldı. Yerine de adam yerine koymadığı için topu bile elinde tutamayan Furkan Aldemir’i oyuna sürdü ve Vougioukas da onu beklendiği gibi darmaduman etti.
Galatasaray’ın kalan maçlarda çok şansı olduğunu düşünmüyorum. Galatasaray bu dar rotasyonuyla ve ne olduğunu bile bilmeyen oyuncu kadrosuyla Eurocup’ta yarı finale bile zor çıkar.