SkorerArda’ya özgürlük

Arda’ya özgürlük

09.02.2010 - 01:48 | Son Güncellenme:

Bugün Galatasaray’ın sorunu kesinlikle forvet değildir. Mesele Arda’nın ayaklarına vurulan prangadır. Mesele Elano ile Arda’nın bir arada olmasıdır. Mesele Arda’dan santrfor yaratma sevdasıyla meziyetlerinin ortadan kaldırılmasıdır

Arda’ya özgürlük

Galatasaray’da bir panik havasıdır gidiyor... Yönetim Jo’nun sakatlığı sonrası ortalığı yangın yerine çeviriyor, rakip futbolculara “kasap” yakıştırmasını çekinmeden yapıştırıyor...
Kayserispor beraberliği sonrası o kendisini öve öve bitiremediğimiz Frank Rijkaard da kötü futbolun, kaybedilen iki puanın adresi olarak kilometrelerce öteyi gösteriyor;
“Yalçın sert oynuyor, oyuncumuzu sakatlıyor ve bundan gurur duyuyor. Bu utanç verici. Antalyasporlu bir futbolcunun yaptığı hareketten dolayı bu durumdayız.”
Evet yönetim devre arasında bütün iyi niyetiyle başarılı olabilecek, üç kulvarda da hedefleri yakalayabilecek bir kadro kurmak için gece gündüz çalıştı. Önemli isimlere imza attırdı. Ama Jo’nun sakatlığının şanssızlıktan başka bir izahı yok... Bunda art niyet aramak, ortalığı yangın yerine çevirmek, hem Galatasaray’ı, hem de bundan sonra karşılaşacağı rakiplerini gerecektir... İstemeden her maç tansiyonu yükseltecektir. Alınacak her sonucun arkasından tartışmaları beraberinde getirecektir... Hatta Kayseri ve Antalya’nın çıkışları tartışmaları başlatmıştır bile...
Başkan Adnan Polat son röportajında, yaşanan forvet sıkıntısı için “Bu hocamız Rijkaard’ın meselesi, alternatif çıkaracaktır. Kullanabileceği isimleri ben telaffuz etmek istemiyorum” diyerek hocanın işine karışmayacaklarının mesajını açık bir şekilde kamuoyuna iletmişti. Ancak Galatasaray Yönetimi, hakemleri etki altına almak için futboldan ekmek kazanan birini kurban vermeye kalkışacağına biraz Rijkaard’ın kulağını çekmeli... Bu takımda en son forvet oynayacak ismin Arda Turan olduğunu açık bir şekilde dile getirmeli...

Haberin Devamı

Sorun forvet değil
Bugün Galatasaray’ın sorunu kesinlikle forvet değildir. Mesele Arda Turan’ın ayaklarına vurulan prangadır... Mesele Elano ile Arda’nın bir arada olmasıdır...
Galatasaray, Elano ile Arda’nın bir arada görev yaptığı maçlarda ciddi bir pozisyon sıkıntısı yaşamaktadır. Gerçek forveti olduğu zamanlarda bile... Brezilyalı yıldızın yedek soyunduğu sezonun ilk maçlarında takımın gol ortalaması 3’lerde gezerken, Galatasaray pozisyon üstüne pozisyon üretirken, Elano’yu kaybetmeme çabası takımı kısırlaştırmıştır.
Sakın buradan Elano’nun kötü futbolcu olduğu sonucu çıkarılmasın... Sambacının kalitesine, kariyerine, yeteneklerine söyleyecek sözümüz olamaz. Ancak iki cambaz da bir ipte oynamaz...

Haberin Devamı

Sınırsız özgürlük
Arda’nın hamiliğine soyunan, geleceği ile ilgili tüm sorumluluğu omuzlarına alan Adnan Polat, elindeki bu yıldızın kararmaması için tetikte olmalı, daha da parlatılması için vargücüyle uğraşmalı... Rijkaard da oyuncusuna saha içinde sınırsız özgürlük tanımalı.
Üzerine çok şey yüklenen ancak bugüne kadar ayıp etmeyen, genç yaşına rağmen birkaç küçük hatası dışında kendisine güvenenleri mahcup etmeyen Arda da meziyetlerini ortaya koyacak ortamı kendi yaratmalı. Gerekirse hocasının kapısına dayanmalı...
Şu bir gerçek ki, Galatasaray’ın şampiyonluğu, ne Jo’ya, ne Dos Santos’a, ne Baros’a, ne Elano’ya, ne Kewell’a, ne Keita’ya bağlı... Mutluluk Arda’nın ayaklarında saklı...


HAFTANIN TAKIMI
Beşiktaş

Belki de sezonun en iyi futbolunu sergiledi. Kongrede geride kalmasına rağmen hâlâ yönetimle uğraşan seyircisine, “Yeter, artık bizimle ilgilenin” mesajını gönderdi. Aldığı farklı galibiyetle sezon sonuna
kadar zirve yarışının içinde
olacağını belgeledi.


HAFTANIN PORTRESİ
Rodrigo Tabata

Aylardır büyük baskı altında tutulan, devre arasında günlerce gönderilip gönderilmeyeceği tartışılan Brezilyalı oyuncu, 20. haftada nihayet kalitesini gösterdi. Gençlerbirliği önünde adeta iki kişilik mücadele etti. Sahayı karış karış gezdi, attığı golle taraftarıyla arasındaki buzları biraz olsun eritti.

HAFTANIN HOCASI
Şenol Güneş (Trabzon)

Herkesin özlediği Trabzonspor’u geri getirdi. Takımın eksikleri yok mu? Var tabii ki... Ancak oyuncularına aşıladığı arzu, kazanma azmi ve mücadele isteği üst düzeyde. Manisa maçında da oyunu çok iyi okudu, yerinde müdahaleleriyle galibiyette başrol onundu.

HAFTANIN HAKEMİ
Bünyamin Gezer
MHK’nin istikrarlı birkaç hakeminden bir tanesi. Beşiktaş - Gençlerbirliği maçında da çizgisinde değişiklik yoktu, başarılı performansıyla gözdoldurdu. Oyunun tempolu geçmesine yardımcı oldu. Çıkardığı kartlar, verdiği kararlar çoğunlukla doğruydu.

Arda’ya özgürlük