10.10.2018 - 16:00 | Son Güncellenme:
Fenerbahçe'de yönetim kurulu kararıyla Volkan Demirel, Nabil Dirar ve Aatif kadro dışı bırakılmıştı. Ayrıca eski teknik direktör Aykut Kocaman'ın ekibinde yer alan 3 isimle yollar ayrılmıştı.
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, pazar günü basın toplantısıyla aldıkları kararın gerekçelerini anlatacağını belirterek "Açıkladığımız zaman hepimiz üzüleceğiz, öfkeleneceğiz" demişti.
FB TV'de canlı yayına katılan Başkan Koç açıklamalarda bulundu: "Fenerbahçe için yapacağımız çok şey var. Tunç Elibol ve ekibinin yapacağı çok şey var. Köklü değişim dedik. Büyük hayallerden bahsettik. Bunların içinde riskler var, olumsuzluklar var, engeller var. Puan tablosunda olmaması gereken bir noktadayız. Takımımız, transferlerimiz eleştiriliyor. Bu eleştiriler de sosyal medyada yankılanıyor. Doğaldır ne kadar değişim yapmak isterseniz isteyin top çizgiyi geçmediği takdirde yaptığınız çok şey gözardı ediliyor.
"Zincirleme hatalar yapıldığını düşünmüyorum"
Hata tabii ki yaptık. Hatalar da yapacağız. Tecrübeyi işbaşında kazanıyorsun. Yaratılmaya çalışılan algı gibi zincirleme hatalar yapıldığını düşünmüyorum. 3 maç var, top 1 kez kalemize girmiş gol olmuş. Bu yolda iyi oynamadığın zaman kazanman da önemli. Şans yanımızda olmadı. 2-3 maçta 6 puan çıkarsak, bugün başka bir konuyu konuşacaktık. Başakşehir ve Beşiktaş'la kora kor mücadele ettik. Galibiyeti kaçıran takım bizdik. Sonuç 8 maçta 8 puan.
"Biz zaten hayal satmadık"
Neyi devraldığımızı unutmayalım. Bunları gözardı etmeyelim. Biz zaten hayal satmadık. Uzun soluklu projeden bahsettik. Bundan da çok iyisini yapacağız. Fenerbahçe yeniden yapılanma hedefleri doğrultusunda o adımları atıyoruz. Finansal yapı, disiplin dedik, yaptık. Verilen ücretleri yenilemekten bahsettik. Finansal fair-play'e uyacağımızdan bahsettik. 11 transfer yaptık. Hem kadroyu gençleştirdik, hem asgari ücrette azaltma olduk. Transferlerimiz için erken. Zaman gösterecek. Lugano'yu hatırlayın. Edu'yu hatırlayın. Gözlerimize inanıyorduk. F.Bahçe için nasıl savaştıklarını zaman içinde gördük.
"Transferde çıtayı düşürdüğümüze katılmıyorum"
Kimseyi suçlamıyorum. Bir suç varsa başta yönetim kurulu ve benim demiştim. Aynı noktada bulunuyorum. F.Bahçe'nin sıkıntıları var. 25 milyon euroluk satış yaptık. Giuliano ve Josef hocamızın istemediği satışlardır. Dönüp bu paraları büyük transferlere harcamadık. Transferde çıtayı düşürdüğümüze katılmıyorum. Ses getirecek transferleri yapacak lüksümüz yoktu. Biraz daha sabredilmesi gerektiğini, transferlerin doğru olup olmadığını zamanın göstereceğini söylüyorum. Genç oyuncuları kadromuza kattığımız için daha sabırlıyım geleceğe daha umutlu bakıyorum.
"Kabul edemediğim 2 maç, Zagreb ve Rize karşılaşmaları"
Bizde Avrupa'nın en iyi basketbol takımı var. 30 milyon euro bütçesi var. İnşallah Avrupa'da şampiyon olacağız. F.Bahçe Üniversitesi için 2 milyon lira kira masrafı var. Mevcut yükümlülüklerin üstüne yükümlülükler bunlar. Sermaye artırımı için SPK'dan onay aldık. Sivasspor maçına sponsorlarla çıkacağız. Mantıklı maliyetlerle 5 yıllık borç aldık. Saha sonuçları çok önemli ama bütüne baktığımız zaman kazanmamız gereken çok şey var. Omuz omuza olmazsak, kenetlenmezsek uzun vadede başarılarla dolu Fenerbahçe yaratamayız. Endişelerinizi anlıyorum. Beşiktaş ve Başakşehir maçlarındaki performanstan mutluyum. Tek kabul edemediğim 2 performans olmuştur, Zagreb ve Rize maçları.
"Taraftarın maç bitmeden futbolcuları yuhalamasını kınıyorum"
Finansal-fair play olmasa bile yine ekonomik anlamda temkinli davranırdık. Taraftarımız üzgün, tepkili olmalarını gayet iyi anlıyorum. 7 yaşından beri maçlara gidiyorum. Beklentilerinin farkındayım. Bazen fazla taraftar gibi hareket ettiğim için eleştiriliyorum. Kabul edemediğim bir şey var, ağır tepki veriyorum çubuklu sahada mücadele ettiği zaman maç bitmeden yuhalamak, olumsuz tezahüratlarda bulunmak alışmadığımız bir ortam. Tribünlerde gördüğümüz bir ortam. Bu kabul edilemez. Bu tutumu reddediyorum. Evet 4 senedir başarı yok. Bu sene birikmiş bir kızgınlık olabilir. 1 tane F.Bahçemiz var. Her anlamda F.Bahçemize sahip çıkmalıyız. Bekleyin maç bitsin. Tepkiler homojen de değil. Orada da bir karışıklık var. Bu F.Bahçe'ye zarar verir. Her şekilde bunu kınıyorum.
Buffon örneği
Tribünlerdeki beklentilerle kulüp yönetilmemeli. Biz yola çıktık. Yol haritası çizdik. Planlı programlı gidiyoruz. 2 maçta 6 puan alsak, 5 puan alsak bu kadar umutsuzluk olmayacaktı. Bu yaşadığımız olumsuzluklara rağmen inançlıyız. Buffon, 'Hayatımda unutamayacağım 3 stat var, 1'i Fenerbahçe' dedi.
"Ersun Yanal hocamız planlarımızda yok"
Ersun Yanal hocamız bizim planlarımızda yok. Sebeplerini daha sonra konuşuruz. Uzun vadeli hedefler doğrultusunda yola çıktık. Şu an böyle bir şey yok. Ne kendisi ile konuştuk ne de konuşmayı planlıyoruz. Olmayacağını buradan söylüyorum.
Yollar ayrılan yardımcı hocalar
Hocalarımızla başlayalım. Çünkü tespit ettiğimiz son derece rahatsız olduğumuz, bizi öfkelendirecek şeylere şahit olduk. Cuma günü kadro dışıları açıkladık. Herkes şaşırdı, öfkelendi. Bilerek detayları açıklamadık. Bekledik, kim ne diyecek görelim dedik. Konuyu nereye çekecekler? Medyada nasıl sızıntılar yaşanacak? Kimin nasıl davranacağını gördük. Herkes içini döktü. Yalan-yanlış programlar yapıldı. Aykut hocamızla ilgili görüşmelerimiz oldu. Hoca değişikliğine karar verdik. Ne gibi engellerle karşılaştığımız için bu konuya girme ihtiyacı duyuyorum. Lütfen bunu 'Ali Bey gündem değiştiriyor'a çekmesinler. Düzeni değiştirmeye geldik. Savaşmaya devam ediyoruz. Hiçbir zaman pes etmeyeceğiz. Bu olay bizi demoralize etti.
"Aykut hoca olumlu referans verdi"
Aykut Kocaman'la teknik ekibi ile ilgili konuştuk. Teknik ekibinin gayet başarılı olduğunu ifade etti. Comolli de teknik kadro ile konuştu. Onun da raporu olumluydu. Yumuşak bir geçiş yaptık. Bir şeyi kapatıp yepyeni bir şey açmıyoruz. Aykut hocamızla konuştuğumuz zaman 'Benim ekibimle yolları ayırırsanız ne olur haklarını koruyun' dedi. Ben de onların haklarını koruyacağım dedim. Sezon açılışına birkaç gün kala istifa ettiler. Biz 'Çalışmak istiyoruz' dedik. Hocamız da bizimle çalışmaları için talimat verdi. Hocamız da referans vermişti, güvendik. Yola çıktık. 4 ayın sonunda neler oldu? Ne yapmaya çalıştıysak dirençle karşılaştığımızı, değişime çok fazla inanç olmadığını gördük. Eskinin daha iyi olduğu, sanki eski düzenin devam etmesi gerektiği yayıldı ve olumsuz etki yaptı. Burada bir rapor okuyacağım. 7-8 kişilik bir ekip.
"Oyuncular diyor ki maça yorgun çıkıyoruz"
Teknik direktör tarafından çalışmalar yetersiz bulunuyor. Kendisinin yerine başkası bulunuyor. Bu gelişme yollarını ayırdığımız 3 kişiye olumsuz etki yapıyor. Aksaklıklar yaşanmaya başlıyor. Erwin Koeman göreve getirildikten sonra Turgay Altay'ın yetkileri Erwin'e devrediliyor. Yeni teknik ekibe yardımcı olma konusunda isteksizlik yaşıyorlar. Sorunları nasıl aşarız şeklinde görüşmeler yapılıyor. Turgay Altay aleni bir biçimde 'Banane. Benim sorunum mu F.Bahçeliler düşünsün' diyor. Saha antrenmanları konusunda sorumluluk almamaya özen gösteriyor. Oyuncular diyor ki maça yorgun çıkıyoruz. Performans antrenörüne iletiyor. Bunu teknik direktörün istediğini söylüyor. Oyuncuların bu serzenişinin teknik direktöre iletilmediği ortaya çıkıyor. Kayserispor maçının 2 gün sonrasında yoğun bir antrenman gerçekleştiriliyor. Oyuncular tepki gösteriyorlar. Durumu teknik direktöre iletiyorlar. Dayanıklılık testinin zamanlamasının yanlış olduğu ortaya çıktı. Bu metodun çok ağır sonuçlar vereceği ortaya çıktı.
"Hocanın cenazesini halıya saracağız" diyorlar
Konyaspor maçı öncesinde performans antrenörü Alper Taşçı'nın görev tanımı değiştiriliyor. Antrenman planlarına hiçbir şekilde karışmaması gerektiği ifade ediliyor. Ekip olarak bu isimler oyuncuların motivasyonları düşürücü etkileri ortaya çıkıyor. Mevcut işleyişin başarısız olmasına özen gösteriyor. Beşiktaş maçı öncesi primin dağıtılış şeklinin, mevcut yönetimin yetersiz olduğunu ifade ediyorlar. Soyunma odasında yerde rulo şeklinde halı var. Bu halı niye burada diyorlar. 'Bugün Beşiktaş bizi yenecek. Hocanın cenazesini halıya saracağız' diyorlar ve dalga geçiyorlar. Bu takımı yenemeyiz. Bu hoca bilmiyor. Maç başlayacak ya. Motivasyonu düşürmek için çaba harcıyorlar. Maç bitiminde yaşadıkları hayal kırıklıklarını ifade ediyorlar. Teknik direktörden futbolculara kadar herkes olumsuz etkileniyor.
"Safınızı belli edin"
"Safınızı belli edin" diye söylemlerde bulunuyorlar. Bunu söyleyecek kadar kendilerinde cüret buluyorlar. Beşiktaş maçındaki halı, stada geldiklerinde yere serilmiş. Biz yenileceğiz hocanın cenazesini kaldıracağız diyorlar. Spartak Trnava maçından sonra 'Fenerliler yüzünüz gülüyor, maçı kazandınız ya' diyorlar. Bunu böyle birebir anlattım.
"Ondan sonra kötü şeyler oldu"
Biz hocalarla yola devam etmeme kararı aldık. İçerden bilgi sızdığı şeklinde şüphemiz var. Samandıra'ya girmelerini yasakladık. Ondan sonra kötü şeyler oldu. Hala sıkıntı yaşıyorum. Fakat yaptılar. 28 Haziran'dan itibaren idman programları, idmanlarla ilgili videolar dahil, tüm maç istatistikleri ve raporları dışarı sızdırıyorlar. Fenerbahçe.org'tan kendi gmail adresine gönderip dışarı sızdırıyorlar. Ne amaçla niye bilmiyorum. Sizin bilginiz dışarı sızdıktan sonra birçok yere gidebilir. Samandıra'da hard-disklerde o bilgiler toplanıyor.
"Sanayide böyle bir şey olsa buna endüstriyel casusluk denir"
İronik durumda şu; geçen senenin bütün idman verileri silinmiş. Niye silindi dediğimiz zaman, yeterli hafıza yoktu deniliyor. Mevcut bilgiler dışarı sızdırılıyor, geçen senenin bilgileri siliniyor. Aslında bu kararı almakta geç bile kaldık. Siz oradan ekmek yiyorsanız, sadakatiniz orayadır. Burada bu sözkonusu değil. Bu arkadaşlarla sıkıntılı bir süreç yaşayacağız. Sanayide böyle bir şey olsa buna endüstriyel casusluk denir. Bekliyorum bakalım ne çıkıp söyleyecekler. Bunun devamı da var. Şimdilik bunu noktalayalım. Fenerium ilk ayında yüzde 100 artış yaptı. Sizden rica ediyorum lütfen büyük resmi görün.
Müjdat Yetkiner konusu
Müjdat Yetkiner konusuna değinmek istiyorum, enteresan. Olay haziranda yaşanıyor. 4 ay sonra gündeme geliyor. Ben küfür etmedim diyor. Biz sanki kıyım makinesiyiz. Böyle bir hava yaratılıyor. Yalan söylendiği zaman inanılıyor. 4 Haziran seçimler bitmiş, sonuçlar belli. Müjdat hoca da "Ben Aziz Yıldırımcıyım" diyor. Olabilir. 28. sandıkta çalışan bir bayan avukat görevlisine saldırma arefesine geliyor, çok ağır küfürler ediyor. Dereağzı'nda bana küfretmediğini söylüyor. Dereağzı'nda çok ağır ama çok ağır ifadeler kullanıyor. Elinde tespih. Hakaretler, küfürler savuruyor. Alt yapıda oynayan çocuklar var. Ben orada değilim. Bu bize raporlanıyor. Veliler gelip tutanak tutuyorlar. Yollarımızı orada ayırdık. Scouting performansı olarak da yollarımızı ayıracaktık. Müjdat hocanın F.Bahçe'ye yapmış hizmet olmasa üyeliğini iptal ederdik.
"Aatıf, Dirar'ın oynaması için kulis yaptı"
Aatıf ve Dirar, vurdumduymaz tavırlar, ciddiyetsizlik, umursamaz tavırlar nedeniyle kadro dışı bırakılmıştır. Maçtan sonra soyunma odasında en mutsuz günlerimizde bile bu iki oyuncu son derece şen şakraktı. Gamsız mı dersiniz artık. Bütün meslek kategorileri arasında bilhassa 3 büyük takımda futbolcuların aldığı maaşlara baktığınız zaman en üst baremdedir. Ekmeğinizi yediğiniz kulüpte işler bu kadar kötü giderken nasıl bu kadar rahat olabilirsiniz? Aatıf'ın Kayserispor maçında yaptığı açıklama var. Özelimizin sızdırılması kırmızı çizgilerimizden bir tanesidir. Aatıf o gün görüşlerini belirtti. Bu takım zayıftı. Geçen sene de zayıftık. Düşüncesi bu olabilir. Basında çıkan tamamen saçma sapan iddialar. Bu iki kişi takımın ahengini bozmuştur. Dirar kadroya giremeyince Aatıf için memnuniyetsizlik yarattı. Aatıf, Dirar'ın oynaması için açık açık kulis yaptı. Hocasına, arkadaşlarına söyledi. Bu olmadığı zaman işini yine de en iyi şekilde yapman lazım. Hocanın, sportif direktör ve bizim yaptığımız tespitlerle kadro dışı bırakıldı.
Volkan Demirel konusu
Volkan konusunu ayrı tutmak istiyorum. Bu dünyanın her yerinde olan bir olay. Kulüpte uzun yıl hizmet etmiş biri. Aidiyet duygusu var. Değişime karşı tavır alan dünyada birçok yıldız oyuncu vardır. F.Bahçe için Volkan, Ali Koç için Volkan. F.Bahçe için Volkan aidiyet duygusu yüksek bir oyuncu. 495 maça çıkmış, 16. senesinde, bunun büyük bölümünü kaptan olarak geçirmiş. Çoğu zaman haksız yere deplasmanlarda hakaret yemiş. F.Bahçe'de hiçbir şekilde tartışılmayacak bir oyuncu. Ben Volkan'ı F.Bahçe'ye ilk geldiği zaman tanıdım. Kişilik olarak zaman zaman kızsam da sevdiğim biri. Çok iyi baba ve eş. Ben ailenin oluşmasında nikah şahitliği yaptım. İlk ve tek evine gittiğim futbolcu. Çocuklarımın gönlünde çok farklıydılar. Her anlamda zor bir karardı. Üstüne basarak söylüyorum, ne Damien Comolli ne Cocu, inanmadığım kararı bana aldıramaz.
"Somut olarak 2 olay yaşadık"
Son iki sezon belki de Volkan'ın en kötü sezonuydu. Kaleci performansı da şampiyonluğun kaybolmasında önemli etken. Buna rağmen belki romantik ve duygusal davrandım, toparlayıcı bir rol oynayacağına inandığım için pekçok aksi görüşe rağmen kontratının uzatılmasını istedim. Ben Volkan'ın kaptanlığına, liderliğine ihtiyacımız olduğunu düşündüm. Uzattığımız zaman tenkit edenler de olmuştu. Kaleci konusunda istenmesine rağmen hamle yapamadık. Finansal-fair play olduğu için. Birinci kaleci yaptık. 6 resmi maçımızda birinci kaleciydi. Fakat iyi başlamadı. Daha sonra Harun'u transfer ettik. Bilinçli olarak F.Bahçe'ye zarar vermek istemez. Volkan F.Bahçe için ölüp biten biri. Yeni bir sistem yeni bir düzen insani olarak rahatsızlık yaratmış olabilir. Bu çok anlaşılmaz durum olabilir. Ama siz de en iyisini yapmak zorundasınız. Bu kadar kulübüyle bütünleşmiş bir oyuncu, fazla sahiplenmeden dolayı hata yapabilir. Kayserispor maçı sonrası o da konuşma yaptı. 'Takım olamadık, gruplaşmalar var' dedi. Sen ne yaptın peki takım olmak için? Takımı yemeğe çıkardın mı? Yeni ekibe yardımcı olması için sözleşme uzattık. Ama beklentimiz olmadı. Bu sene farklı bir düzen var Samandıra'da. Somut olarak 2 olay yaşadık. Üzgünlüğü, kızgınlığı arttı. Oyun sistemi ile ilgili görüşlerini iletti. O düşüncelerin gerçekleşmiyorsa, küstüm ben oynamıyorum olmamalı. Bardağı taşıran son damla oldu.
"Volkan, Erwin Koeman'ın üzerine yürüdü"
Dergi yazısının çıkacağı gün, Volkan Demirel, teknik direktör yardımcısının Erwin'in üzerine yürümüş. Volkan patlaması yaşanıyor. Samandıra'ya gittik ne oluyor diye. Sonra el sıkışmışlar. 6 Türk futbolcumuzla eskilerle birlikte yönetim kurulu olarak toplantı yaptık. Orada Volkan benim kabul edemeyeceğim şekilde tartışmalara girdi. Bana ve başkanvekiline saygısızlık yaptı. Bir tek kendi dinlensin istiyor. Sesini yükseltti. Başkana başkanvekiline bu şekilde cüret gösterebilen bir futbolcu, takım arkadaşlarına neler yapabilir? Gördüm ki burada Volkan'ın uyanması lazım. Yaptığın kabul edilemez dedim. Buradaki olay disiplinsizlik, yönetim kurulu seviyesinde saygısızlık, öncülük, liderliği yerine getirememe... 2 gün düşündüm. Allah korusun UEFA'da Harun'a bir şey olursa Erten kaleye geçecek. Çünkü Berke listede yok.
"Kimse F.Bahçe'nin üstünde değil"
İşi aldılar, oraya-buraya çektiler. Arkadaşlar durun biraz. Kimse F.Bahçe'nin üstünde değil. Bir futbolcunun kadro dışı bırakılması, mukavelesinin feshettiği anlamına gelmemeli. Çok iyi F.Bahçeli diye başka oyuncudan farklı muamele görmesi bir yere kadardır. Benim arzum doğru hareketi yapmasıdır. Bu öyle bugünden yarına değişecek bir karar değildir. Onun da oturup düşünmesi lazım. Jübile geleneği güzel bir gelenektir. İlk başlamak istediğim oyuncu Volkan'dır. Volkan'ın 500. maçına burada çıkmasını çok istiyorum. Yıllar sonra jübilesinin ilk yapılacak oyuncu olmasını çok isterim. 3 yıl mukavele istedi, biz 1 yıl yaptık. F.Bahçe'ye yıllarca kaleci antrenörü olarak hizmet etmesini isterim. Benim için her şeyden önce önemli F.Bahçedir. Ben küçüklüğümde jübile maçıyla büyüdüm. Umarım Volkan onun bunun gazına gelmez. Hepimizin dikkatli olması gerekir. Aziz Yıldırım'la görüştüğü iddiaları var. Görüşmesi de gayet normal. Doğru mu değil mi bilmiyorum. Doğruysa gitmemesi yanlış olur. Bizim sorunumuz ne biliyor musun, biz fazla PR yapmıyoruz. Ne söylersek çıkıp açık açık söylüyoruz. O yüzden bu tip şeylerle karşı karşıya kalıyoruz. İnşallah Volkan tez zamanda aramıza katılır.
Cocu ile devam kararı
Devre arasına kadar teknik direktör değişikliğine gitmeyi düşünmüyoruz. F.Bahçe'nin içinde bulunduğu durumu teknik direktöre bağlamak yanlış. Hiçbir hocayla görüşmedik. Arsene Wenger konusu çok komik. David Dein dostumuzdur. Bu çok ucuz medya için. Kim istemez Arsene Wenger'i. Ama şartları bir düşünün. Wenger'in aldıkları teklifleri. Ne o Fenerbahçe'ye ne de Fenerbahçe ona uyar. Türk hocalar konusunda da ismi geçen o isimler olmayacak.
"Onur'un da Damien'ın PR'ı yok"
"Onur'un (Başar) da Damien'ın (Comolli) da PR'ı yok. Olmaması da benim tercihim. İyi ki de yok. F.Bahçe içinden menfaat sağlayan var idi. Hala kalıntıları var. Dışarıya bilgi verenlerin sayısı azaldıkça daha iyi olacak. Dibine kadar yıpratmak, yerden yere vurmak, fitne, iftira. Ben de Damien'a kızıyorum. Gruplaşma konusunda daha sert tedbirler alabilir. Bütününe baktığım zaman büyük resim değişmemiştir. Bu yolculukta büyük katkıları olacaktır. Pekçok sorumluluğu var. Hırsız diyorlar, terbiyesizler. Size söylüyorum, alın randevu. Gelin bütün kontratları gösterelim. Kim kaç para alıyor? Dolayısıyla bu saldırılar Damien'a değil, bana. Bu olaylar bizi kamçılar. Biz sonuna kadar bu mücadeleyi veririz. Sizden biraz daha anlayış, destek istiyoruz."