Alanyaspor-Fenerbahçe maçı sonrası övgü yağmuru: Bu takımın gerçek yıldızı!
14.03.2022 - 07:25 | Son Güncellenme:
Spor Toto Süper Lig'in 29. haftasında Fenerbahçe, gol düellosuna sahne olan maçta Aytemiz Alanyaspor'u deplasmanda 5-2 mağlup ederek ikincilik yarışında iddiasını ortaya koydu. Spor yazarları farklı galibiyetin ardından sarı-lacivertli yıldıza övgü yağdırdı. İşte yorumlar...
BU TAKIMIN GERÇEK YILDIZIDIR ARDA GÜLER - MESUT AYDIN KALE (SKORER)
Trabzonspor maçında Mert Hakan ve İrfan Can’ı kaybeden İsmail Kartal, bu iki ismin yerine Ozan Tufan ve Mesut Özil’i ilk 11’e yazdı. Ozan maçta sağ bekte, Mesut ise 10 numaradaydı. Sakin ve ön alan baskısı yaparak maça başlayan Fenerbahçe ilk 7 dakikada 2 net pozisyon kaçırdı. Dakikalar ilerledikçe Alanyaspor da oyun planını sahaya yansıtmaya başladı.
Son haftaların formda ismi Altay Bayındır, dakikalar 21’i gösterirken 3 tane net gol pozisyonuna izin vermedi. Maçın 26. dakikasında bir kez daha Altay sahneye çıkarak kariyerindeki ilk asistini Rossi’ye yaptı. İsmail Kartal’ın son haftalarda ilk 11’de şans verdiği Rossi, Altay’ın muhteşem asistini affetmedi. Golden sonra karşılıklı ataklar yaşanırken, Fenerbahçe bir de Serdar Dursun’la net gol pozisyonundan yararlanamadı ve şutu direkten döndü. İlk yarının son dakikalarında Altay bir kez daha sahneye çıktı ve devre Fenerbahçe’nin 1-0 üstünlüğü ile bitti.
'VARLIĞI İLE YOKLUĞU BELLİ DEĞİL'
İkinci yarıya İsmail Kartal’ın oyuna müdahale etmesini bekledim ancak yine aynı 11’le sahaya çıktı. İlk yarı sağ bekte aksayan Ozan Tufan ve sahada varlığı yokluğu belli olmayan Mesut Özil 2. yarıda da sahadaydı. İkinci 45’e etkili başlayan Fenerbahçe, Rossi’nin direkten dönen şutu sonrası Zajc’la penaltı kazandı. Fenerbahçe’nin ‘yıldızı’ Mesut Özil penaltıdan takımını 2-0 öne geçiren golü kaydetti. 2. golden hemen 3 dakika sonra Alanyaspor, Tayfur Bingöl ile farkı 1’e indirdi. Bundan sonra Alanya atakları daha da ciddileşmeye başladı. İsmail Kartal tam Ozan Tufan’ı oyundan alacakken, Akdeniz ekibi 2. golü yine Ozan Tufan’ın bölgesinden Tayfur’la buldu. Alanyasporlu futbolcu kariyerinde ilk kez 2 gol birden kaydetti.
'OZAN TUFAN BUGÜN NE KADAR GERİLEDİĞİNİN UMARIM FARKINDADIR'
Alanyaspor’da yeniden doğan Ozan Tufan, bugün ne kadar gerilediğinin umarım farkındadır. Yıllardır hepimiz ondan bir patlama bekliyoruz ancak o neyi bekliyor anlamış değiliz. Maç 67. dakikadan sonra yeniden başlamıştı Alanya’da… İsmail Kartal, Watford’dan geldiği günden beri tanıyamadığımız Ozan Tufan’ı çıkartıp Pelkas’ı oyuna almıştı. Sağ beke Osayi’yi çekti. Ama Fenerbahçe’nin kazanması için bu değişiklik yetmezdi. Dakikalar sonra İsmail Kartal, Mesut Özil ve Serdar Dursun’u çıkartıp genç yıldız Arda Güler ve Berisha’yı sahaya sürdü.
Fenerbahçe’nin genç yeteneği kendisinden beklendiği gibi oyuna girmesinden sadece 4 dakika sonra takımını öne geçiren golü kaydetti. Fenerbahçe, yapılan oyuncu değişiklikleri ve gelen 3. gol sonrası oyunu yeniden kendine lehine çevirdi. Kalan dakikalarda karşılıklı ataklarla geçerken, gecenin diğer bir yıldızı Rossi, Pelkas’a 3 puanı perçinleyen 4. golün asistini yaptı ve bu gol Fenerbahçe’yi rahatlattı.
Tam maç bitti derken, Fenerbahçe uzatma dakikalarında yakaladığı bir kontratakta Arda Güler’in müthiş asistinde Berisha ile 5. golü buldu ve maçın skorunu belirledi. 5. goldeki Arda Güler’in topu önüne alışı, kafasını kaldırıp Berisha’ya attığı adrese teslim asisti, korunmaktan çok ‘Oynamaya ihtiyacım var’ serzenişi gibiydi.
'KORUNMAYA İHTİYACI YOK'
Arda Güler’in sadece 17 dakikada gösterdiği katkı, bu takımın ‘gerçek yıldızı’ olduğunun kanıtıdır ve korunmaya ihtiyacı yoktur. Arda’nın, Fenerbahçe A Takımı ile yaşadığı maç tecrübesi yüzlerce idmana bedeldir. Umarım bundan sonra daha çok sahada görürüz.
ÇIĞLIK GİBİ GALİBİYET - ERCAN GÜVEN (MİLLİYET)
Suskun, pısırık sezonlar, devreler, haftalardan sonra biraz volüm yükselten Fenerbahçe’nin belki de en zorlu maçıydı Alanya’daki… Ya sesini duyuracak ya da artık tamamen susacaktı. Büyük takımlar, büyük sporcular gibidir. Emekli değilse tehlikelidir! Gücünün sınırlarını zorlayarak hedefine ulaşan bir sporcu gibi adeta “çığlık” attı kadim kulüp. Kazandı.
Hem öz saygısını hem de ona gönül verenlerin saygısını kazandı en azından. Az mı? Fenerbahçe’nin Alanyaspor karşısında yaptığı en kritik iş rakibinin her konuk takıma uygulayıp çoğunda başardığı birkaç basit hamle ile sonuca giden “Çoban matına” düşmemesiydi.
Neydi o tuzak?.. Alanyaspor arkadan oyun kurmaz adeta arkada oynar ve rakibi üzerine çekip hızlı geçişle gole giderdi. Özellikle de sağ kanattan… Alanya’nın arkadaki davetini kırmayan Fenerbahçe, olası tehlikeleri üç şekilde savuşturdu; birincisi topu kaybettiğinde baskı yaparak, ikincisi top rakipteyken 4-1-4-1 dizilerek ve uzun toplarla oynayıp öndekilerin dönen topları almasını sağlayarak.
Elbette Alanyaspor Süper Lig’in en zorlu takımlarındandı ve zaman zaman kendi planını uygulayıp Efecan’ı, Emre’yi, Efkan’ı Fenerbahçe ceza sahasında topla buluşturdu ama bu kez de karşılarında kaleci Altay vardı. Altay’ın sakatlıktan dönüşü gerçekten “muhteşem” oldu… Takım son dört hafta volümü yükselttikçe Altay’ın formu da tırmandı; Alanya’da fantastik bir hal aldı… Sadece rakibin gollerini kurtarmadı, Kim’in kendi kalesine atacağı gole de engel oldu, yetmedi bir de asist yaptı!
Evet… Fenerbahçe’nin ilk yarıyı önde tamamlamasını sağlayan Rossi golünün asisti Altay’ın degajıydı.
'F.BAHÇE İKİNCİLİĞİ ŞİDDETLE İSTİYOR'
Fenerbahçe her ne kadar 10 kişi kaldığı Trabzonspor maçındaki takım olarak uyumlu, bireysel bağlamda özverili futbolunu Alanya’ya aynen taşısa da durduk yerde vites yükseltebilen Alanyaspor’u geçmek için ilk yarıdaki golün yetmeyeceği ortadaydı.
İkinci yarı başladığında Fenerbahçe yine gol arayışındaydı ve Alanyaspor’un kontrataklarına karşın rakip ceza alanında çoğalabiliyordu. Direkten dönen topa koşan Zajc’a yapılan penaltı ancak VAR uyarıyla verildi ve iki ay sonra ilk kez ilk onbirde çıkan Mesut Özil ile Fenerbahçe farkı ikiye çıkardı. Lakin yine rahatlayamadı. Mert Hakan’ın yokluğunda Mesut Özil ile yumuşayan orta sahayı ikinci yarıda çok daha kolay geçiyordu Alanyaspor. Maç zevklense de Fenerbahçe mutlu değildi.
Futbolda konsantrasyon önemli ama Alanyaspor karşısında çok daha önemliydi. Fenerbahçe savunmasındaki bir anlık paylaşım hatası hemen skoru 1-2 yaptı. On dakika geçmeden 2-2… İkisi de Tayfur’dandı. İkinci yarıda Mesut ve Ozan oyundan düşünce Fenerbahçe’yi kalesinde yaşadığı kabustan kurtaran yine Altay’dı. İsmail Kartal, ne sağbekte ne çıktığı zaman ileride iş yapamayan Ozan’ı çıkarıp Pelkas’ı aldı ve Osayi yine bek oldu. Ardından Mesut-Arda ve Serdar-Berisha değişikliği geldi ve dört dakika sonra genç Arda’nın galibiyet golü geldi. Yeni girenlerden Pelkas 89’da, Berisha 94’de skoru 2-5 yapınca işin rengi belli oldu. İkinciliği istiyor Fenerbahçe… Hem de şiddetle ve çığlık çığlığa.
ZİRVEYİ BULMASI UZUN SÜRMEZ - MEHMET DEMİRKOL (FANATİK)
Alanya’nın kaleciden itibaren ayağa pasla oyun kurma ve öne çıkan Fenerbahçe savunmasının arkasına direkt ve hızlı inme planının avantajları vardı ama dezavantajları daha fazla oldu. Mesut’un, Serdar’la kurduğu yakın ve başarılı bağın etrafına Rossi ve Osayi’nin yanı sıra orada saha ikilisi de katıldı. Mesut en iyi maçlarından birini oynadı. Rossi belki kariyerinin en iyi maçlarından birini. Eğer son vuruş kalitesi biraz daha yüksek olsa ilk yarıdan fark açılabilirdi. Farioli’yi bu yolu tercih ettiği için çok eleştirmesem de bu oyunu santrforsuz oynamaya çalışmak oldukça riskliydi. Hele de dün gece olduğu gibi geçmenin çok zor olduğu Altay kaledeyken. İkinci yarıda daha çok rakip yarı alanda oldular. Oyunu genişlettiler ve Fenerbahçe’nin zayıf karnı olan sağ kanadından, Ozan’ın pek dolduramadığı yerden daha net bir üretim yaptılar.
'ARDA BAŞKA...'
Ancak bu onlar için yeterli olmadı. Bu kez de Fenerbahçe’nin özellikle sevdiği geçiş oyununda önce Rossi sonra Arda yıldızlaştı. İsmail hocayı bu iki oyuncuyu kullanış şekli sebebiyle ayrıca kutlamak lazım. Rossi satışı iyi olmayan ama akıcı bir futbol oynadığınızda çok kullanışlı. Hep doğru koşuları atıyor. Değerlendirebilirseniz, onu alırsanız çok değerli. Arda ise başka tabii. Dolduruşa gelip onu sürekli sahaya sürmek yerine en doğru şekilde yavaş yavaş kullanıyor. O da karşılığını veriyor. Sabırlı olmak lazım. Zaten zirveyi bulması çok uzun zaman almayacak.
