Aksal Yavuz

Aksal Yavuz

aksalyavuz@hotmail.com

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Sakatlıklar için fazla bir şey yazmaya, söylemeye gerek yok; zira başa gelen çekilir.
Ya Sosa olmayınca?
Sosa’sız Trabzonspor; akordu bozuk kemençe gibi! Bordo-mavili takım oynuyor oynamasına da; renksiz ve albenisiz?
O anlamda Trabzonsporlular, Arjantinli yıldızı kuş sütü ve üzüm kurusu ile beslemeliler. Dememiz o ki, Sosa’ya bir şey olursa, bordo-mavili takım üç aşağı, beş yukarı böyle oynayacak…
Bordo-mavili takım ilk yarıyı 2 farklı önde bitirmemiş olsaydı, ikinci yarı Trabzonspor’un işi öyle hiç de kolay olmazdı… Çıkarken kaptırılan toplar, dahası bazı maçlarda olduğu gibi oyunu kendi sahasında kabul etme anlayışı başlarına bir çorap örebilirdi…
Ya da Uğurcan’ın 83 ve 85. dakikalarda mükemmel çıkardığı o toplardan biri gol olsaydı, sonuç farklı olabilirdi. Trabzonsporlular için kalan dakikalar kolay kolay geçmeyebilirdi.
Dünün iyilerinden Serkan Asan’ın da hakkını teslim edelim. Çok iyi oynadı Trabzonspor’un genç oyuncusu…
İyilerden bahsetmişken Sörloth’u unutmamız mümkün değil. Kuzeyin çocuğu yakalayınca atıyor; havada karada fark etmiyor. Ayrıca asistini de yapıyoır. İlk golde topu adeta iğne deliğinden geçirdi! Nwakaeme’ye al da at dediği toplar da yok değildi. Doğrusunu söylemek gerekirse; Novak sakatlandıktan sonra Nwakame’de bayağı bir düşüş oldu, bir an evvel toparlanması gerekir.
Haftalardır puana hasret Antalyaspor, Sosa’sız Trabzonspor maçında çıkışa geçmek istese de Sörloth, Nwakaeme, Yusuf ve Uğurcan buna müsaade etmedi…Bazen kötü oynayarak kazanmak önemlidir. Bordo-mavili takım başta Sosa olmak üzere onca sakat oyuncusu olmasına, bilhassa ikinci yarı kötü oynamasına rağmen kazanmasını bildi.