Trabzonspor’u yönetenler, futbolun ilk haftalara dair Trabzonspor adına yazdığı mektubu okumaları; eksik mevkilere kaşla göz arasında transfer yaparak Trabzonspor’u daha da güçlendirdiler.
Son transferlerden Gabamin, Bartra, Bardhi sahada, Gomez ve Umut kulübede görev beklediler. Yusuf da tribünde…
Dememiz o hem Süper ligde hem Avrupa’da başarılı olmak için bu değişime ihtiyaç vardı. Aksi halde gelecek haftalar onlar adına zor geçebilirdi. Düşünün lige başladıkları kadro ile dün akşam sahada olan, oynayan kadro arasında bayağı bir fark vardı…
Maça gelince…
Futbol evrensel bir oyun olmasına rağmen, değişimlerde zamana ihtiyaç olduğunu söylemeden geçmeyelim. Oyuncuların birbirini tanımaları, teknik adamın oyun sistemine alışmaları biraz zaman alır.
Fakat şu bazen gereksiz yapılan yan paslar, geriye oynamalar takımı golden etmesi bir yana, gol yemenize sebep olabiliyor. O anlamda ilk yarının kısa bir özetini geçecek olursak; iyi kapanan, zaman zaman atağa kalkan Ümraniyespor karşısında hızlı ve isabetli pas yapamadı Avcı’nın ekibi. Al gülüm ver gülüm oyunu, ev sahibi takımın yerleşmesine sebep oldu. Onu geçtik 45’te pozisyon yokken kaptırdıkları top pahalıya patlayabilirdi; gol olmadı ama Dorukhan sakatlandı.
Ayrıca, ilk yarı Djaniny’i ile bir eksik oynadı Trabzonspor. Umut, oyuna girdikten sonra hücumda genişlik kazanıp, kanatları kullanmaya, merkezde oluşan boşluktan yaralanıp rakibin üstüne gitmeye, şut atmaya ve de hızlı oynamaya başladılar. Gol de merkezden geldi zaten. Bakasetas’ın uzak mesafen pişirip kaleye yolladığı, Trezeguet’in Trabzonsporlulara ikram ettiği golle karşılığını aldılar.
Bartra ve Gabamin’in klasını, takıma katkısını anlatmaya gerek yok… Hamsik’in dönmesi de sevindirdi.
Özetle değişim sürecinde önemli bir galibiyet aldı bordo-mavililer. Diğer oyuncuların katılımıyla da ilerleyen haftalar daha iyi bir Trabzonspor izleyeceğimizi söyleyerek bitirelim.