Tam bir yıl evvel Trabzonspor’da gelecek yılın planlaması yapılmalı demiştik bu köşede. Teşhis, tespit ve tedavinin sonuçları ortada; sevenlerini üzen Trabzonspor’dan, sevindiren Trabzonspor’a…
Bir yıl sonra aynı cümleyi tekrar etmekte, hatırlatmakta fayda var, önümüzdeki yılın planlaması…! Önümüzdeki sezon, bu yıl Avrupa kupalarında ve ligde umduğunu bulamayan kulüplerimizin durumuna düşmemek için… Tekrar şampiyonluğa oynamak için… Bahane üretmemek için…
İlk yarıya gelince…
Kaptan Uğurcan ancak böyle bir golü yiyebilirdi! James’in şans golü, kaptanın nazar boncuğu olsun diyelim. Trabzonspor da, merkezi kapatan, Ömür’ü unutan hatta boş bırakan Sivassspor’a ancak böyle bir gol atabilirdi. Hugo’nun can alıcı pasında Ali Şaşal’la karşı karşıya kalan Ömür, topu adeta iğnenin deliğinden geçirip golü atmış olsa da, ikinci yarıya Ömür’ün yerine Yusuf’u alarak Abdullah Avcı.
Ömür’ün beraberlik golünü atmasına rağmen (sakatlığı yoksa) oyundan alınmasının en büyük sebebi, hava ve saha şartlarından kaynaklıdır muhtemelen…
Yoğun kar altında, ağırlaşan zeminde teknik kapasitesi yüksek oyuncuların oynaması zordur.
Nitekim ikinci yarı bayağı zorlandı bordo-mavililer. Bir başka ifadeyle ev sahibi takımın istediği şekildeydi ortam. Tüm bu olumsuzluklara rağmen Trabzonspor’un Sivas’tan mağlup olmadan dönmesi önemlidir, bir puan çok kıymetlidir.
Maçın kırılma anları, 56’da Ahmet’in füzesini aynı güzellikte kurtaran Uğurcan’ın, 73’te Yusuf’un aşırtma vuruşuna engel olan Samba’nın hareketleriydi.
Yenemiyorsan yenilmeyeceksin. Trabzonspor da onu yaptı dün; emin adımlara şampiyonluğa koşuyorlar!