Ligin yukarısı şekeri, aşağısı tansiyonu aşırı yükseltir! Anlayacağınız dibi de, tepesi de ateş hattı!
“Her takım her takımı yenebilir” sözünden esinlenerek, lige dair bir film yapılabilse izlenme rekoru kırar! Kaçışı, kovalamacası, yakalayışı, korku ve kaygının olacağı filmin sonunu kestirmek, takımların hangi sürprizlerle karşılaşacağını tahmin etmek için kâhin olmak gerek!
Geçtiğimiz sezon hemen her maçta ilk yardım çantasını yanında bulunduran Trabzonsporlular, bu yıl biraz daha rahatlar! Zira puan tablosu, kadrosu her şeyi özetliyor, 4’lüğe demir atan Trabzonspor, daha da yukarılarda olursa; Allah bin bereket versin, 4’lükten iyisi Şam’da kayısı!
O anlamda karşılaşma öncesi Avcı, “Lige nasıl başladığımız değil, nasıl bitireceğimiz önemli. Daha 9 maç var. İlk 3 için iştahımız kabarık…” dese de…
Maçın hemen başında Henrique, bordo-mavili takımın en zayıf yerinden öyle bir geldi ki, Hüseyin Türkmen’e attığı çalım, attırdığı gol keskin tıraş bıçağı kıvamında idi! Muğdat, bu kadar rahat gol atacağını rüyasında görse inanmazdı! İnsan böyle bir durumda, alacağı ücreti vererek gönderilen Pereira’nın adını anmadan geçmek istemiyor. Öyle ya Trabzonspor her maç hep sağ beksiz oynuyor!
Dün gece diğer maçlara oranla daha fazla pas yaptı, ayağa ve araya oynadı Avcı’nın öğrencileri. Zaten en büyük silahları da o! Golü de öyle buldular, Nwakaeme’nin, Bakasetas’a gez-göz-arpacık yaparak nişanladığı topa su gibi akarak giden, enfes gole imza attan Bakasetas.
Devamında iyi mücadele eden, iyi kapanan HK Kayserispor, girdiği pozisyonları harcayan, diğer bir ifadeyle ben ligdeki konumumdan adeta razıyım, yukarılardan bana ne der gibi oynayan, forveti ve sol beki olmayan Trabzonspor.
Tüm bunlara rağmen, karşılaşmanın kırılma anları 80’de Ekuban’ın, 87’de Baker’in direkte patlayan şutları olsa da, genç kaleci Doğan’ın hakkını teslim edelim, bir puanı Trabzon’dan söküp alan adamdı..