A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Fenerbahçe’nin bu turu geçebilmesi için her şeyden önce şana ihtiyacı vardı. Çünkü uzun yıllardır birlikte oynamanın ötesinde artık gözü kapalı oynayabilme mertebesine ulaşmış bir Luçesku takımının Fenerbahçe’nin yeni doğmuş takımı karşısında istediklerini çok daha fazla yapacağı aşikârdı; sürpriz olmadı.

İlla bir sürprizden bahsedilecekse bu, sarı lacivertlilerin onca usta ayağına karşın iki maçta da gol kaydına muvaffak olamamasıdır. Evet, Şahtar’ın mükemmel bir savunma anlayışı var ve her iki maçta da gidişatlar bu sıkı anlayıştan ödün vermelerini gerektirmedi fakat yine de topun ağlarla buluşturulamaması kabul edilebilir bir durum değil.

Haberin Devamı

Fenerbahçe’nin ağır yenilgisi için “hazır olmama” kozunun oynanması bir yandan haklı, bir yandan da anlamsız. Bu açıklamada haklılık payı var zira takım dört haftadır idman yapıyor, anlamsız zira bu durum karın doyurmuyor.

Maçı izlerken bir an için Fenerbahçe’nin hazırlık maçlarından birinde olduğunu düşündüm. Çünkü sarı lacivertlilerin temposu oldukça düşük, organizasyonu belirli belirsiz ve oyuncuları arasındaki uyum gözle görülemeyecek kadar yetersizdi. Öyle ki onlar için üst üste dört pas yapmak lüksken, rakipleri on dört pası bir çırpıda yapıveriyorlardı. Maçın görünümü hazırlık olunca hâlâ ne oldukları tam belli olmayan profillerin durumları ile ilgili bilgi toplanmaya devam ediliyor.

Teknik direktörden başlamak gerekirse Pereira’nın yerdeki oyuncuyu kolundan tutup kaldırmasının hiçbir mantıklı açıklaması yok ve Portekizli hocanın bu Yunanistan’dan kalma gereksiz hareketleri takıma faydadan çok zarar veri tıpkı bugün olduğu gibi. Bunun yanı sıra Fenerbahçe’nin oyuna kontrollü başlaması anlaşılabilir ancak yenilen golden sonra planların değişmesi gerekirdi, fazla bir değişiklik olmadı.

Kayer ve Alves aralarındaki yaş farkı olmasa karbon kâğıdı ile çoğaltılmış gibiler. İlk golde Alves, penaltı öncesi de Kayer’in yaptığı hataların takım olmakla veya zamanla bir ilgisi yok. Bugün çok net göründü ki iki ağır adamın savunması her zaman orta alandan desteklenmeli ve mesafeler kısaltılmalı. Aksi takdir de iki oyuncu de her üç dört maçta bir takımlarını eksik bırakır.

Haberin Devamı

Gecenin en etkili isimlerinden biri De Souza’ydı. Her ne kadar hücuma katkısı sınırlı olsa da pas yüzdesinin yüksek olması ve rakibi bozmak için önemli müdahalelerde bulunması o ve takımı için önemli bir avantaj.

Şener ve Caner gayretli ve etkili, Diego ilk yarıdan sonra daha özgüveni yüksek, Meireleş tutarlı, Sow, Nani ve Fernandao çok tutuk, Volkan ise kötü günündeydi.

Fakat tüm bunlardan önemlisi bu futbolcuların takımın sistem ile ilgili performansı. Zira tek olduklarında olumlu veya olumsuz yönden kendilerini belli etmeyen oyuncular bir sistem içerisinde harikalar yaratabilir.

Sonuç olarak Fenerbahçe’nin bu şekilde elenmesi de beklenmiyordu bu denli dağınık olması da. Bu nedenle Pereira’nın kimin ne zaman oynayacağını tespitten ziyade taktik dizilişe ve onun alternatiflerine karar vermesi gerekiyor.

c