A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Önce teknik konular ile ilgili bir iki kelam edeyim sonra başka bir şey söyleyeceğim.

Hemen hemen son bir yıldır ligin en formsuz oyuncusu kim diye sorsalar yanıt büyük olasılıkla Selçuk İnan olur. Fakat ne gariptir ki Selçuk ne İzlanda maçında formasından mahrum kaldı ne de Çek Cumhuriyeti karşılaşmasında. Evet, onu kazanmaya çalışmak güzel ama aynı çabanın maçlar için de gösterilmesi gerekmez miydi?

Başka bir konu: Arda. Arda’nın kulübünün kırmızı beyaz formasıyla harikalar yaratırken milli takımının aynı renkteki forması içinde hiçbir varlık gösterememesi kabul edilebilir bir durum değil ve bu konuda tüm oklar hem teknik hem de motivasyon anlamında Fatih Terim’i gösteriyor.

Haberin Devamı

Fatih Terim demişken “imparator”un, ve sadece A Milli Takım’ın teknik direktörü değil, Türkiye Futbol Direktörü (sanırım bu sıfata herhangi bir açıklama yapmaya gerek yok) olan ve kendisine her türlü olanak sağlanan imparatorun bırakın milli takımı kısa sürede ileri taşımayı geçen seneleri dahi aratan bir şekle sokmuş olması çok büyük bir hayal kırıklığı.

Daha önemli konuya gelecek olursak; bir milli takımın takımlığı tartışılır ama milliliği tartışılmaz. Bugün Türk Milli Takımı birçok futbolsever için onların takımı olma özelliğini yitirmiş durumda.

Siyasetin futbola karışmasıyla Türkiye’de öyle bir ortam oluştu ki önceleri futbolla yatıp futbolla kalkan bazı taraftarlar bırakım milli takımı kendi takımlarından soğuma noktasına geldi. Başakşehirler, Osmanlısporlar, statlara daha hayata olan kişilerin adlarının verilmesi, miting gibi halı saha maçları, passolig vs derken futbolseverler statlardan uzaklaşıp şu anlayışa büründü: “bu benim milli takımım değil.”

Hollanda’da milli takım taraftarlığı varken bizde de milli takım taraftarı olmama işi başladı ve düşününce bu iki gruptan hangisinin daha başarılı olacağını kestirmek hiç de zor değil.

Milli takımın başarısı için tribünlerin tamamen dolu olması, tribünlerin dolması için de TFF tarafından yapılan her garip uygulamanın son bulması gerekir. Bu olmadan milli takımın başarılı olması mümkün değil. Sonuç olarak her ne kadar kulağa garip gelse de yapılması gereken, Türk insanına futbolu sevdirmek.