Melo, Beşiktaş maçından sonra o herkesçe bilinen hareketleri yaptı, taraftarından spor yazarına kadar tüm spor kamuoyu ikiye bölündü. Bir grup “yahu arkadaşlar bu adam göz göre göre kameralar önünde çirkin hareketler yapıyor, bize hakaret ediyor” derken diğer grup konuya “amma da geri kafalısınız, adam bildiğin dans ediyor” diye yaklaştı. Hatta Galatasaray yönetimi beklendiği şekilde futbolcusunu sadece savunmak bir yana “bu dansları kabul etmemek bir çeşit ırkçılıktır” diyerek konuya bambaşka bir boyut kazandırdı.
Derbinin ardından görüntüleri izlediğimde benim konuyla ilgili bir fikrim oluşmuştu fakat üşenmeyip bu soruyu Brezilyalı bir arkadaşıma danıştım. Görüntüleri gönderdim, konuyu anlattım ve sordum: bu dans mıdır, yoksa hakaret mi?
Arkadaşım aynen şöyle yanıt verdi: “Bu bir dans, daha doğrusu böyle bir dans var. Fakat burada karşı tarafa hakaret için yapılmış da olabilir.” Önce, sorunun yanıtını arkadaşımdan da net bir şekilde öğrenemediğimi düşündüm ama sonra anladım ki yanıt aslında tam olarak bu.
Şimdi Melo’nun kalbine girip, o hareketi dans etmek amacıyla mı yoksa rakiplerine hakaret etmek için mi yaptığını anlamamız olanaksız olduğuna, konuyu vicdanlara havale etmeden önce son bir kez tartışmak istiyorum.
Kötü senaryo için söylenecek fazla bir söz yok. Binlerce kilometre öteden gelip, para kazandığın ve el üstünde tutulduğun bir ülkede böylesine çirkin davranışta bulunmanın herhangi bir açıklama veya mazereti olamayacağı gibi bu davranışın sadece TFF değil Galatasaray tarafından da cezalandırılmamış olması tam bir skandal.
Olayın iyi senaryosunda ise Melo, tamamen temiz duygularla Brezilya’nın Ai se eu te pego veya Creu danslarından esintiler sergilerken yanlış anlaşılıyor fakat burada kabahat anlayanda mı yoksa anlatanda mı çok belli değil.
Benim şahsi kanaatim Melo’nun futbol karakteri (buna savaşçı da diyebilirsiniz, hırçın da), hareketi yaparken mimikleri ve benzetilen dans figürünün tamamını değil sadece tek bir bölümünü yapması nedenleriyle malum hareketlerin danstan çok hakaret içerdiği yönünde. Ayrıca bu dansın bugün itibariyle STSL’de sayıları yirmiyi aşan, toplamda da yüzlerce Brezilyalı futbolcu tarafından icra edilmemiş olması da cabası.
Diğer taraftan, şayet tüm bunlara karşın Melo dans etmiş olsa bile, bu ülkede yanlış anlaşılabilecek ve bu ülkenin geleneklerine göre hakaret sayılabilecek bir harekette bulunduğu için TFF tarafından cezalandırılmalı, kulübü tarafından da hiç olmazsa uyarılmalıydı; ez azından yeni vakaların önüne geçilmesi için. Nitekim bundan sonra Melo veya başka bir Brezilyalı aynı hareketleri misliyle tekrarlasa onlara kim ne diyebilir?
Velhasıl, Melo bu hareketi yaparak, PFDK ona ceza vermeyerek ve Galatasaray Kulübü, bu hareketin dans dahi olsa, en azından yanlış anlaşılmaya yol açabileceği için kamuoyundan futbolcusu adına özür dilemek yerine sırf onu savunmak için olayı bambaşka boyutlara taşıyarak yanlış yaptı.
Ve bir yanlışın en büyük kötülüğü kendisi değil yeni yanlışlara yol açacak olmasıdır.
can.nizamoglu@gmail.com