A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Millilerin Avusturya karşısındaki performansı beni mutlu etti. Bunu duyunca aklınıza “e karşıda doğru dürüst takım mı vardı?” cümlesi gelebilir ama mesele o değil. Mesele Hiddink’in yapmaya çalıştıkları.

Guus Hiddink’i takımın başına getirirken ona Belçikalıların yaptığı gibi “takımı gençleştir yeter” demedik. Aynı şekilde tecrübeli teknik adamdan istediğimiz tek şey bizi Euro 2012’ye götürmesi de değildi. Ne yardan ne de serden geçtik ve Hiddink’ten şunu istedik: takımı gençleştir ama 2012’ye de gidelim.

Haberin Devamı

Olaya bu maymun iştahlılık penceresinden bakınca salı günü sahada olan yarı eski, yarı yeni ama rakibine göre kesinlikle daha iyi, iştahlı ve yetenekli kadro için mutlu olmamak yanlış olur.

Kadrolar belli olduğunda kafalarda en büyük soru işaretlerini 1990 doğumlu ve U17’den U21’e kadar Alman milli takımlarında yer almasına rağmen A takım seviyesinde ay yıldızlı formayı giymeyi tercih eden M.Ekici ile tıpkı Mehmet gibi Almanya doğumlu olan ama Mehmet’in aksine ülkemizde forma giyen Serdar Kesimal oluşturuyordu. Fakat dakikalar ilerledikçe Mehmet’in “bu ülkede en son eksikliği hissedilecek oyuncu 10 numara pozisyonundaki oyuncudur” düşüncesini perçinleyen, Serdar’ın da altyapılarımızın eksikliğini tokat gibi yüzümüze vuran başarılı performansları ortaya çıkınca kafalardaki soru işaretleri yerini gülen suratlara bıraktı.

Avusturya karşısında takımımızın sırıtan sadece iki ismi vardı: Hakan Balta ve Burak. Adeta nazlı bir çiçek gibi olan Burak’ın iyi oynaması için yerini sevmesi gerekiyor. Zira Burak’ın önemli özellikleri var fakat yerini yadırgadığında bu özelliklerin sahaya yansıtılması imkânsız hale geliyor; tıpkı Beşiktaş veya Fenerbahçe’de olduğu gibi. Ancak ne zaman ki Burak milli takımda, kendi takımındaki atmosferi yakalar işte o zaman rakip savunmaların en korkutucu rüyası haline gelir.

Hakan Balta’nın eleştirilme nedenlerinden başında ise Gökhan Gönül geliyor. Çünkü iki bek arasında dağlar değil dünyalar kadar fark var ve biri savunma yapmakta zorlanırken diğeri savunmayı hatasız yapmasının yanı sıra gol atacak kadar iyi bir performans gösteriyor.

Haberin Devamı

Sonuç olarak millilerimiz gerekeni yaparak Avusturya engelini kolay aştı. Başta da dediğim gibi Avusturya’nın mütevazı kadrosu sevincimize gölge düşürmesin çünkü futbolda esas olan hep aynı çizgide bir performans göstermek değil, içinde bulunulan 90 dakika içinde gerekeni yapmak. Millilerimiz Avusturya karşısında sadece gerekeni yaparak üç puana uzanan Hiddink ve öğrencileri dilerim önümüzdeki dönemlerde de gerekeni yapmaya devam eder.