A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

İspanya milli takımını bir cümleyle özetlemek gerekirse sanırım onlar için yapılabilecek en iyi tanım “tüm zamanların en komple milli takımı” olur.

Maç içinde sağ ve sol açık görevleri yapan kanat savunucuları, gol atan savunma ve orta saha oyuncuları veya oynadıklarında rakibe baskıyı bulundukları yerde başlatarak takımlarının her bölgesiyle rakip yarı alana yerleşmelerini sağlayan forvetleri sayesinde İspanya, bir yandan futbol a dair ezberleri bozarken diğer yandan da bu güzel oyunun nasıl kusursuzlaştırılabileceğinin en güzel örneklerini veriyor yıllardır.

Haberin Devamı

İspanya milli takımında öyle isimler var ve bu oyuncular öyle uyumlu ki Cassilias’ın arkadaşları verdikleri paslar ve attıkları gollerle, kendisi de kurtarışlarıyla futbol topunun kıvrımlarını ortadan kaldırıp onu köşeli hale getirebiliyor. Bunun kanıtı son üç uluslar arası şampiyonada kupaya uzanmayı başarmak.

İspanya şampiyonayı kalesinde sadece bir gol yiyerek tamamlarken rakip fileleri tam on iki kez havalandırdı; hem de çoğu maçta “forvetsiz” oynayarak. Burada yorum sizin.

İspanya’nın kadrosunda bırakın vasat veya kötü olmayı, yıldız olmayan oyuncu dahi yok. Fakat bu yıldızların en parlağı Andres Iniesta. Iniesta için de tek bir cümle söylemek gerekirse o, attığı bir pasla kalabalık ve güçlü olan savunmaları kuru kalabalıklar haline getirebiliyor. Iniesta turnuva boyunca tutulamadı, durdurulamadı ve mükemmelliğini finaldeki gol pasları ile perçinleyerek hem kendi hem de arkadaşlarının koleksiyonuna büyük bir kupa daha ekledi.

Finalin diğer temsilcisi ise turnuvanın muhtemelen en sempatik takımıydı. Prandelli’nin “ailemizden biri” havası, Pirlo başta olmak üzere ayaklarına son derece hâkim olan de Rossi, Marchissio ve Cassano’nun resitalleri turnuva seyircileri için oldukça az görülen enstantanelerdi.

Finali kaybettiği için Prandelli’yi eleştirmek kolay ancak çok doğru değil. Zira hem maça, son yıllardaki finallerde alışık olmadığımız kadar atak bir görüntüyle başlaması, hem de tüm oyuncu değiştirme haklarını erken bitirmesi Prandelli’nin o, göze hoş gelen ve beğendiğimiz futbol anlayışının bir parçası.

Haberin Devamı

Turnuva sonunda İtalyanların gurur duyacakları bir milli takımları olurken İspanya ne kadar özel bir takım olduğunu altını çize çize gösterdi.

Geneli itibariyle oldukça güzel bir turnuvayı geride bıraktık. Şampiyonanın bitmesinin en iyi yanı da Trt sunucu ve yorumcularını bir süre dinlemeyecek olmamız oldu.

Cüneyt Çakır

Cüneyt Çakır’ın geçen sene ligimizdeki performansını çoğu kimse gibi ben de beğenmedim. Fakat bunları bir kenara bırakırsak Cüneyt hoca başarılı yönetimleriyle UEFA’nın da takdirini kazandı ve final maçındaki dördüncü hakemlik görevi ile ödüllendirildi. Bu kapsamda genç hakemimiz turnuvanın en başarılı hakemi seçilebilir.

Dolayısıyla Cüneyt Çakır’ı sevmeyebilirsiniz ama kendisi ekstra saygı kazanmayı, takdir edilmeyi ve aynı başarıyı yakalan ikinci bir Türk yetişene kadar gazetelerde haber olmayı sonuna kadar hak etti.