A. Can Nizamoğlu

A. Can Nizamoğlu

can.nizamoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Bir kulüp başkanının iyi mi yoksa kötü mü olduğunu o kulüp değil rakiplerin taraftarlarına sormak gerek. Eğer rakip taraftarlar sizin kulüp başkanınızdan memnun değilse o başkan kötü, eğer memnunsa o başkan kötü demektir.

Acaba Aziz Yıldırım için Galatasaray veya Beşiktaş taraftarları ne düşünüyor?

Her şeyi bir kenara bırakın, ister kulüp başkanlığı olsun ister cumhurbaşkanlığı, 18 yıl başta kalmak için çok uzun ve sağlıksız bir süre. Zira işin başına geçtiğinizde sahip olduğunuz istek, motivasyon ve enerji ile 10 yıl sonraki duygularınız arasında olumsuz anlamda büyük fark olur, sağlıklı düşünme yetinizi kaybedersiniz ve sonuçta ortaya çok sağlıksız bir durum çıkar; dünyanın en iyi başkanı olsanız bile, ki Aziz Yıldırım’ın dünyanın en iyi başkanı olmadığı aşikâr. Bu nedenle başkanlık süreleri bellidir ve bizim kulüplerimizde de öyle olması gerekir.

Haberin Devamı

Şimdi o kenara bıraktıklarımızı ele alalım. Aziz Yıldırım “beni kızdırmayın 10 yıl daha gitmem” dedi ve ben bu sözü anlamadım. Çünkü bu bir tehdit ve tehditlerde kötü, olumsuz durumlar kullanılır. O zaman Aziz Yıldırım kendi başkanlığını Fenerbahçe’ye kötülük olarak mı görüyor ve öyleyse neden Fenerbahçe’ye göz göre göre kötülük ediyor? Söylemeye çalıştığı kimseden hiçbir itiraz olmadan işlerini istediği gibi yapması mı? Yapmaya çalıştığı, evin huysuz ihtiyarı olup, diğer bireylerinin kendi aralarında “boş ver bir şey söyleme, kızdırmayalım şimdi uğraşamayız” dedikleri bir ortam oluşturmak mı? Emin olun böyle bir evde ne huzur olur ne de başarı.

Birkaç isim vermek gerekirse Daum, Mustafa Denizli, Ziko, Aykut Kocaman, Ersun Yanal; diğer taraftan Hamdi Akın, Sadettin Saran, Abdullah Kiğılı, Uğur Dündar, Atilla Kıyat… Bu kişilerin hepsi hatalıydı, Aziz Yıldırım değildi.

Yıldırım, Daum’u, “bu takım zaten şampiyon olurdu” diyerek Ziko’yu da “yürüye yürüye şampiyon olacak takımı şampiyon yapamadın” diyerek kovdu. Ersun Yanal’ın Nisan ayındaki şampiyonluk başarısını da işlerin kötüye gitmeye başladığı dönemde kendisinin takımın kampına gidip futbolcularla konuşmasına bağladı. Keşke her şey o kadar kolay olsaydı. O zaman muhtemelen bugün Fenerbahçe Beşiktaş’ın 5 puan ardına düşmemiş, taraftarlar ve futbolcular kutuplaşmamış ve huzur kaçmamış olurdu.

Haberin Devamı

Aziz Yıldırım’ın görevi yıllar önce bırakması gerekirdi. Onunla geçen her geçen gün sarı lacivertlilerin aleyhine işliyor ve burada görev taraftarından yönetim kuruluna kadar tüm camiaya düşüyor.

c