24.08.2008 - 15:18 | Son Güncellenme:
İnan Gedik - ANKA
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Çankaya Köşkü’nde bir ilke daha imza attı. Atatürk’ün isteği üzerine Rus yapımcılar tarafından çekilen ancak 1969 yılında TRT’de gösterildiği sırada dönemin TRT Genel Müdürü Adnan Öztrak tarafından gece baskınıyla yayından yarım kesilerek apar topar kaldırılan "Türkiye’nin Kalbi Ankara" belgeseli Çankaya Köşkü’nün internet sitesinde yayınlanmaya başlandı.
Cumhurbaşkanlığı’nın yenilenen www.cankaya.gov.tr adresli internet sitesinde Atatürk Özel bölümü içinde videolar başlığı altında 1934 tarihli Sovyetler Birliği yapımı "Türkiye’nin Kalbi Ankara" belgeseli de yer aldı.
-ATATÜRK’ÜN İSTEĞİYLE ÇEKİLMİŞTİ-
Yıllardır hiçbir yerde gösterilmeyerek yasaklı kalan belgeselin çekimi Atatürk’ün özel isteğiyle oldu. Atatürk’ün Cumhuriyet’in 10. kuruluş yıldönümü dolayısıyla bir belgesel çekilmesini istemesi üzerine Sovyetler Birliği’ne teklif götürüldü ve genç yönetmen Sergey Yutkoviç Türkiye’ye gelerek belgeselin çekimlerine başladı.
Belgeselde Kurtuluş Savaşı sonrası Türkiye Cumhuriyeti’nin kalkınması ve yaralarını sarması Ankara özelinde anlatıldı. Kurtuluş Savaşı sırasında Türkiye-Sovyetler Birliği dayanışmasının vurgulandığı belgeselde Cumhuriyet’in 10. kuruluş yıldönümü törenlerinin de geniş bir biçimde yer alıyor. Belgesel sinema tarihi açısından büyük önem taşıyan Türkiye’nin Kalbi Ankara’da 10. yıl Marşı’nın yanı sıra Sovyetler Birliği Milli Savunma Bakanı Voroşilov’un Türkiye’yi ziyaretiyle ilgili olan bölümünde Enternasyonal Marşı da çalınıyor. Belgesel, Cumhuriyeti anlatan ilk belgesel olması açısından da büyük önem taşıyor.
-TRT GENEL MÜDÜRÜ YAYINI BASTI-
1969 yılına kadar kimsenin pek fazla bilmediği belgesel TRT’deki gösterimi sırasında TRT Genel Müdürü Adnan Öztrak’ın TRT’yi basmasına ve filmi engellemesine neden oldu. Atatürk’ün ölümünün 31. yıldönümü dolayısıyla 10 Kasım 1969’da TRT’nin özel yayını sırasında gösterilen filmin ardından TRT Program Daire Başkanı Mahmut tali Öngören’in görevine önce ara verildi ardından görevinden atıldı. O gecenin yayın sorumlusu gazeteci Varlık Özmenek ise disiplin cezasına çarptırıldı ve 12 Mart’ın ardından o da TRT’den atıldı.
-“BU FİLM ANCAK MOSKOVA’DA SEYRETTİRİLİR"-
Özmenek, 10 Kasım 1969’da programın nasıl yayından kaldırıldığını ve yaşadıklarını ANKA’ya anlattı. O gece Atatürk’le ilgili özel bir yayın paketi hazırladıklarını ve paketin sonunda da “Türkiye’nin Kalbi Ankaraö belgeselinin göstermeyi planladıklarını söyleyen Özmenek yaşadıklarını geceyi şöyle anlattı:
“Filmi bilen ve bulan kişi benim. Sovyetler Birliği Elçiliğinden istedik onlar da filmin orijinalini bulup bize getirdiler. Filmin gösterildiği sırada biz yayın odasındaydık. Ben yayın sorumlusu Mahmut tali Öngören de Program Dairesi Başkanıydı. Televizyon yayınlarınıo dönemde Mithatpaşa Caddesi üzerinde bir apartmanda yapıyorduk. Filmin ortalarına doğru TRT Genel Müdürü Adnan Öztrak stüdyoya geldi ve ‘Bu film ancak Moskova’da seyrettirilebilir. Yayını kesin’ diyerek yayını durdurdu. Bu olay galiba dünya televizyon yayıncılık tarihinde de bir ilk oldu. Adnan Öztrak geldiği zaman ben anladım ki filmi bilmiyor. Oysa film Atatürk’ün ricası üzerine çekilmişti. Türkiye o zamana kadar 10. yıl marşını bile bilmiyordu, bu filmle birlikte öğrendi. Şimdi bu marş banka reklamlarında bile çalıyor.
Öbür gün yer yerinden oynadı ve savcılık hareket geçti. Diğer gün de TRT Yönetim Kurulu toplandı. Mahmut Bey’in görevine ara verildi bana da disiplin cezası verildi. Savcılık ise daha sonra takipsizlik verdi."
-“HALA ÖZÜR DİLEYEBİLİRLER"-
Özmenek, yayın durdurmanın özerk, demokratik yayıncılığa karşı ve özgür düşünceye karşı acımasız ve vandal bir olay olduğunu söyleyerek kendilerine bunu yapanların hala özür dileyebileceğini belirtti. TRT yayınlandığında olay olan ve yayını durdurulan belgeselin yıllar sonra Çankaya Köşkü’nün internet sitesinde yayınlanmasını olması gereken bir uygulama olarak değerlendiren Özmenek, “Film Cumhuriyet’in kurucusunun isteği üzerine yapılmış ve dünya belgeselcilik tarihinde de önemli bir yeri var. Hem sinematografik anlamda, hem kültürel ve tarihsel olarak önemlidir. Bugün Çankaya’nın sitesinde olması sadece olması gereken uygar bir davranıştır, uygar bir işlemdir" dedi.