19.04.2015 - 02:30 | Son Güncellenme:
FIRAT KARADENİZ firat.karadeniz@milliyet.com.tr
Sorulan sorulara çoğu zaman ciddi, bazen de alaycı cevaplar veren Apple’ın mobil cihazları için geliştirdiği sesli komut sistemi Siri artık Türkçe. Bu özellik geçtiğimiz hafta yayımlanan
iOS 8.3 güncellemesiyle kullanılmaya başlandı. Ve hemen dalga geçen YouTube videoları, ardından caps’ler internete düştü. Biz de başta aslında Apple için olduğunu bilmeden Siri’ye ses veren Yelda Uğurlu’yla konuştuk. Merak edenler için hemen açıklayalım, Uğurlu’nun sesi Siri’den biraz farklı. Çünkü Siri “şimdilik” duygularını işine karıştırmıyor. Bu yüzden sesi biraz mekanik.
Başta sesinizin Siri’de kullanıldığını bilmiyormuşsunuz. Nasıl fark ettiniz?
Bir arkadaşım haber verdi. Dalga geçti benimle, “Şöhret oldun” diye... Ben ilk başlarda bunun yakın zamanda yaptığım bir iş olduğunu sandım. Daha sonra anladım. Üç yıl önce bir şirketle çalışıp seslendirme yapmıştım. Onlara sordum, sesimi Siri’ye verip vermediklerini. Bana “Beta sürümünden haberdardık ama bu yeni güncellemeyle hayata geçeceğini biz de bilmiyorduk, yeni öğrendik” dediler.
“Eski sevgilim bana neler dedirtecek acaba?”
Kayıtlar için uzun ve sıkıcı bir süreç yaşamışsınız...
Çok sıkıcıydı.
Peki nasıldı? Kaç kelime seslendirdiniz?
5 binin üzerinde kelime okudum. Sistem bana şöyle anlatıldı: Her harfin sesi birbirinden ayrılacak ve bir havuzun içine konulacak. Kelime oluşturulurken her harfin sesi o havuzdan geri çekilecek. Böylece kelimeyi sistem seslendirecek.
Siri’ye dolayısıyla size belaltı soruların sorulduğu, dalga geçen YouTube videoları sinirinizi zıplattı mı?
Bazıları gerçekten çok çirkindi. Korkunç.
Bir arkadaşım izledikten sonra kıpkırmızı kesildi.
Bu noktadan sonra pişman oldunuz mu?
Olmadım. Bir de Apple için seslendirme yaptığımı bilmiyordum ben. Herkes şunu soruyor: “Apple olduğunu bilsen daha fazla para ister miydin?” Şöyle bir durum var. Mehmet Ali Erbil’i ele alalım... En bilinen, en iyi seslerden biridir.
Eğer Apple, “Biz Erbil’i istiyoruz” deseydi, Erbil’in istediği parayı verirlerdi. Ben Yelda Uğurlu’yum. İnsanlar beni yeni yeni tanıyor.
Eski sevgiliniz de Siri olduğunuzu öğrenince mesaj atmış. Twitter’dan öğrendim...
Evet. “Ünlü olmuşsun” dedi. En korktuğum şeylerden biri de o. Bana neler dedirtecek acaba?
“Fizik mühendisliğini bıraktım”
“Her” filmini izlemiş miydiniz?
İzledim. Herkesin aklına o film geliyor. 1990’ların başında da “Bahçıvan/The Lawnmower Man” diye bir film vardı.
O film içerik açısından bugün gelinen noktayı net bir şekilde gösteriyor. “Terminatör” de öyle... İnsanlar bu filmlerin bilimkurgu
olduğunu düşünüyor ama ben öyle düşünmüyorum. Çünkü Jules Verne’in “Ay’a Seyahat”i de sadece bir hikayeydi o zaman. Teknoloji biraz korkutucu geliyor bana.
Teknolojinin korkutması bir tezat sanki...
Korkmamız lazım. Bunlar paranoya değil, teknolojinin gerçekleri. Ben fizik mühendisliği okuduğum için biliyorum. Bitirmedim ama. Okula ilk girdiğimde bölüm başkanımız “Siz insanlık için çalışacağınızı sanıyorsunuz ama ilk önce savaş teknolojileri için çalışacaksınız. İnsanlığa sadece onların kırıntıları kalacak” demişti. Bunun üzerine bıraktım zaten.
“Aynı tonda konuşmuyorum”
Ne zamandır seslendirme yapıyorsunuz?
Ben 1994’ten beri radyoculuk yapıyorum. 1999’da başladım seslendirme yapmaya. Çoğu insan seslendirme yapmak ister ama ben istemiyordum. Bana çok baskı yaptılar. Öyle başladım.
Sizi radyodan bilenlere,Siri’den tanıyanlar da eklenecek...
Siri’den sonra özellikle dikkat ediyorum. Artık o tonda konuşmuyorum. Çünkü rahatsız oluyorum bu aşinalıktan.
Neler seslendirdiniz daha önce?
Bir dönem magazin programı seslendirdim. Reklam seslendirdim. Bir seyahat programı da seslendirdim.
Özel bir tonu var değil mi magazin seslendirmesinin?
Ben öyle bağırarak seslendirmedim. Erkeklerin çığırtkan bir şekilde okumasını istiyorlar ama bir kadının çığırtkan bir şekilde seslendirme yapmasının ne kadar itici olacağını söyledim kendilerine.
Radyoculuk nasıl gidiyor?
Şimdi aycaninevhali.com’da yayın yapıyorum. Haftada üç gün. Günde 1 ya da 1.5 saat.