Şıklık yarışı Ay’a çıkıyor

Ege Doğaç Erdoğan - Gecelerimizin ışığı, gökyüzümüzü süsleyen Ay insanlık tarihinin başından beri bizleri büyülemiştir. Ay ile olan ilişkimiz çok özel, hatta kutsal. İlk defa 1969’da ayak bastığımız uydumuz milyarlarca yıldır dünyamızı yalnız bırakmayan dostu adeta. Bilimsel tarafı dışında popüler kültürün de ayrılmaz bir parçası olan Ay’a tekrardan bir ziyaret gerçekleştirmeyi planlıyor NASA. 2025 yılında gerçekleştirilmesi planlanan Artemis III programı kapsamında Ay’a tekrar inilmesi öngörülüyor. 1960’ların sonunda müzikten tutun modaya kadar her alanda etkili olan Ay teması yeniden gündeme girmeye başladı. İtalyan moda devi Prada, Ay’a çıkacak olan astronotların kıyafetlerini dizayn edecek. Anlaşılan NASA’ya yeni bir şıklık gelecek. NASA astronotlarının giydiği son teknolojiye sahip AxEMU uzay giysilerini üreten Axiom Space şirketinin CEO’su Michael Suffredini, Prada ile ortaklıklarından heyecan duyduklarını söyledi. Prada’nın mühendisleri ve stilistleri Axiom Space ile beraber çalışarak astronotları zorlayıcı uzay koşullarına karşı koruyacak materyaller ve özellikler geliştirecekler. Teknik gereksinimlerin yanısıra geçmişteki uzay kıyafetlerine nazaran daha çok göze hitap eden tasarımlar olacak. Prada Group’un pazarlama direktörü Lorenzo Bertelli “uygarlığı ilerletmek adına insan hayalgücü ile innovasyon gücünün gerçek bir zaferi” diyerek ortaklıktan övgüyle bahsetti. Artemis III’deki tek yenilik moda konusunda değil; zira ilk defa bir kadın ve bir siyahi astronotun Ay’a inmesi planlanıyor. Ayrıca hakkında kısıtlı bilgiye sahip olduğumuz Ay’ın güney kutbunda da detaylı incelemeler yapılacak. 

Podyumda uzay esintileri

1960’lı yıllardan itibaren uzay ve Ay teması modaya şekil vermeye başladı

Andre Courreges: Mini eteğin mucidi olmakla da anılan Courreges 1964 yılında “Space Age” koleksiyonunda beyaz ve gümüş renklerini öne çıkarmıştı. “Moon Girl” imajını ortaya koyan topuksuz çizmeler, büyük gözlükler ve pantolon ve ağırlıklı olarak PVC’den üretilmiş kıyafetler koleksiyonu oluşturuyordu.

Paco Rabanne: Günümüzde külçe altın şeklindeki parfümüyle ün kazanan markanın yaratıcısı Rabanne, kağıt, plastik ve metali kullanarak fütüristik tasarımlar sergilemişti. Ay’a inişin bir yıl öncesinde 1968 yılında bilim-kurgu filmi Barbarella’da kullanılan kıyafetleri yıllar boyu taklit edildi. Zincir elbiseleri Paris Hilton ve Bella Hadid gibi ünlüler tarafından tekrar moda haline getirildi.

Pierre Cardin: Ünlü modacı Pierre Cardin de 1960’ların rüzgarına kendini kaptıranlardandı. 1969’daki “Space Age and Futurism” adlı defilesi parlak elbiseler ve geometrik desenlere sahipti. Cardin’in ilginç de bir hikayesi var. NASA tarafından düzenlenen bir tur esnasında bir güvenlik görevlisine rüşvet vererek Louis Armstrong’un uzay kıyafetini deneyen ilk sivil olma ünvanına sahip. Daha sonraları NASA için de tasarımlar yapan Cardin, 2000 yılında yaptığı bir açıklamada hâlâ Ay’da bir ev sahibi olma hayalinin bulunduğunu söylemişti.

Issey Mikaye: Günümüze yaklaşacak olursak Japon modacı Issey Mikaye’nin UFO’ları andıran dizaynları karşımıza çıkıyor. 1995 ilkbahar/yaz koleksiyonunda vücudu baştan aşağı kaplayan ve yuvarlak şekilde UFO’ya benzeyen tasarımları halen akıllarda.

Hüseyin Çağlayan: 2000’lerin başında Givenchy ve Balenciaga’nın özgün dizaynları karşımıza çıksa da en çok ses getiren tasarımlar tanıdık bir isimden geldi: Kıbrıs doğumlu tasarımcı Hüseyin Çağlayan. Ünlü modacının 2007 ilkbahar/yaz koleksiyonu fütürist, şaşırtıcı ve büyüleyici tasarımlardan oluşuyordu. Paco Rabanne’ın yıllar önceki tasarımlarını andıran metal kullanımı, bakıldığında şekil değiştiren teknik dizaynları ile uzay modasında yeni bir çığır açmıştı Çağlayan.

Versace: Yakın zamanda en çok ses getiren tasarımlar ise Versace’nin 2017 sonbahar/kış erkek koleksiyonundaydı. NASA stilinde armalar, kırmızı mavi ve beyaz renkte başlıklar ile uzay ajansının dizaynını yansıtan bu koleksiyonda ayrıca gümüş renkli ve ışığı yansıtan parlak materyallerden oluşan özel ceket ve pantolonlar da yer alıyordu.