Pazar“Özgürleşmek istedim”

“Özgürleşmek istedim”

25.03.2018 - 01:30 | Son Güncellenme:

Dördüncü albümü “Estrella”nın lansmanının ardından bir araya geldiğimiz Yasemin Mori, bu albümde kendini özgürleştirdiğini söylüyor. Mori: “Rock tabanlı bir çıkışım olduğu için bu konularda endişelerim vardı. ‘Estrella’ benim için bir açılım oldu”

“Özgürleşmek istedim”

Her yaptığı albümle eleştiri oklarını üzerine toplayan Yasemin Mori dördüncü albümü “Estralla”yı dinleyicilerle paylaşalı bir süre oldu ama albümün lansmanı geçtiğimiz hafta yapıldı. Albümü dinleyenler yeni bir Yasemin Mori’yle tanıştıklarını söylüyor; kimi memnun bu yenilikten, kimi rock müzik çıkışlı Mori’nin tarzının çok dışına çıktığını düşünüyor. Lansmanın ardından bir araya geldiğimiz sanatçı ise Türkiye’deki insanların hep aynı müzik türlerine angaje olmasından şikayetçi. Mori’yle bir araya gelip yeni albümünden ve Türkiye’deki alternatif müzik sahnesinden konuştuk.

Haberin Devamı

- Yeni albümünüz “Estralla”dan, hazırlık sürecinden bahseder misiniz biraz?

Gürsel Çelik yaptı bütün aranjmanları. Bayağı iyi anlaştık. Acaba o çok mu piyasa ve pop kafasında diye düşünürken baktım ki aslında çok benzer yerlerdeyiz, aynı tip müzikleri dinliyoruz. Sonra albüm üzerinde çalışmaya başladık, şarkıları birlikte ürettik.

“Özgürleşmek istedim”

“Hep kendini koruman gerekiyor”

- Albümü dinleyen herkes yeni bir Yasemin Mori’yle karşılaşıyor. Hatta tarzınızın dışınıza çıktığınıza dair çok yorum geldi.

Türkiye’de insanlar hep aynı müzik türlerine, aynı tip söz yazımına angaje. Biraz farklı, sıra dışı bir iş ortaya çıkınca, içinde daha fazla sembolik anlatım olunca tanımlamakta güçlük yaşıyorlar. Farklı olan bir şeyi önce kötülemek gerekiyor Türkiye’de. Sonradan herkes çok seviyor ama… Bir de Türkiye’de yaptığınız işi entelektüel açıdan yorumlayabilecek kişilerin sayısı çok az. Dolayısıyla hep kendini koruman gerekiyor.

Haberin Devamı

- Peki siz nasıl tanımlıyorsunuz yaptığınız müziği?

Tamamen kendine has bir söz yazımı ve söyleme biçimim var. Dolayısıyla bunun ne şekle girdiği beni çok da ilgilendirmiyor. Bu albümde aralarda hiphop’a dair öğeler de kullanmak, müzikal bir hava yaratmak istedim. Müzik tarzları arasında gezinerek kendimi biraz daha özgürleştirmek istedim aslında. Rock tabanlı bir çıkışım olduğu için bu konularda endişelerim vardı. “Estrella” benim için bir açılım oldu. Onun barındırdığı çılgınlığı seviyorum. Hip-hop’a geçiş yapan ritimler arasında ahengi yakalamak bana enerji veriyor.

- İnsanları memnun etmek çok zor galiba. Bir önceki albüm çok daha farklıydı ama yine bazı eleştiriler almıştı. Bu anlaşılamama hali canınızı sıkıyor mu?

Bazen sıkılıyorum, bazen gerçekten umurumda olmuyor. Ben istediğim yerdeysem ve bundan keyif alıyorsam, gerisi çok da önemli olmuyor. Tabii ki insanların beni sevmesini, müziğimin genişlemesini isterim… Meraklı bir insanım. Mesela Japon yemeği, Thai yemeği çok seviyorum… Değişik lezzetlere açığım. Bu mutfakların tariflerini öğrenip onları nasıl yorumlayabileceğimi düşünüyorum. “En değişik tadı nasıl verebilirim?” diye uğraşıyorum hep. Müziğim de bu meraktan etkileniyor sanırım.

Haberin Devamı

- Albümün sürprizlerinden biri de Cem Yılmaz’la düet yaptığınız “Konyak” şarkısı...

Cem yakın arkadaşım. O dönem o filmini yapıyordu, ben albüm üzerinde çalışıyordum. Ben bu şarkıyı yaptıktan sonra, bir arkadaş sohbetinde şarkıyı dinledik. Şarkıya bayıldı. “Nayır, nolamaz’ları sen mi söylesen acaba?” dedim. Tabii ki onun önünü açmamı çok istiyordu (Gülüyor). Dolayısıyla hemen kabul etti.

“Birbirimize tutunuyoruz”

- Son dönem alternatif müzik sahnesinde kadın müzisyenlerin bir yükselişi söz konusu.

Egosantrik düşünce tarzından biz kadınlar daha muafız bence. Dolayısıyla kadının söylediği sözler önemli. Erkeklerde de aynı şekilde bir yükseliş var, o üretim hali güzel yakalandı. Ben ilk çıktığımda alternatif değerler yoktu, artık zenginleşti müzik dünyası.

- Birbirinizi beslediğinizi söyleyebilir miyiz?

Tabii ki besliyoruz. Sadece var olduklarını bilmek bile yatiyor. Henüz bir araya gelip müthiş şeyler üretmiyoruz belki ama onun da zamanı gelecektir. Herhangi bir söz söyleyen kadının internet ortamında linçe uğramaması mümkün değil. Birbirimize tutunuyoruz.

Yazarlar