15.01.2023 - 03:00 | Son Güncellenme:
Gökhan Karakaş - Küresel ısınmaya yol açan sera gazı salınımının kontrol altına alınması için izlenecek rotanın adresi COP 27- BM İklim Değişikliği Konferansı, Mısır’ın Kızıldeniz kıyısındaki Şarm El-Şeyh kentinde düzenlendi. 18 Kasım’da 195 ülkeden 40 bin kişinin katılımıyla sona eren COP 27’de gelişmiş ülkeler, iklim ve çevre sorunlarını konuşmaktan çözüm üretemedi. Konferanstan kısa süre sonra gittiğimiz Şarm El-Şeyh, doğanın kendi koruma kalkanını geliştirdiğinin ve insanoğlu etkisinin azaltılmasıyla yerkürenin nasıl güzel bir gezegen olacağının bir kanıtı adeta. Sina Çölü’nün kızıl kumsallarının ardında uzanan denizdeki 80-90 kg’lık Napolyon balıkları, günde 300 tekneyle sualtına inen 6 bin dalgıca Kaptan Cousteau’nun belgesellerindeki gibi dünyanın müthiş dengesini hatırlatıyor. İklim değişikliğinden en çok etkilenecek resiflerin koruyucusu Napolyonlar, aslan ve balon balığı gibi zehirli türlerinde barınmasına izin vermediği için doğal dengenin korunmasına büyük katkı sağlıyor.
Çölün ardındaki su altı cenneti
Adını Sina Çölü’nün kızıl kumsallarından alan Şarm El-Şeyh, her yıl Avrupa ve ABD’den gelen binlerce dalgıcı ağırlayacak güzellikte bir doğal laboratuvar. Türk Hava Yolları’nın 2012 yılında İstanbul’dan başlattığı seferlerle Şarm El-Şeyh’e gelen su altı tutkunları dünyanın binlerce yıllık döngüsüne tanık oluyor. Sharm, Kaptan Cousteau’nun 1960’larda keşfedip 1980’lerde açıkladığı canlılık çeşidiyle tüm övgüleri hak ediyor. Deniz mercanlarının 200, 100 omurgasız türüne, bin 100 balık çeşidine ev sahipliği yaparken yıllık ortalama sıcaklığı 20 derece olan Sharm, su altı tutkunları kadar bilim insanlarının ve doğanın merkezinde tatil yapmak isteyenlerin de gözdesi. Kaptan Cousteau’nun keşfettiği 1941 tarihli savaş batığı S/S Thistlegorm, Tiran Adası, Jackson, Gordon ve Ras Bob resifleri, Ras Muhammed Milli Parkı dalgıçları bambaşka alemlere sürüklüyor.
Zengin biyoçeşitlilik
Tüm insanlığı ilgilendiren bu sorunun çözümü için toplanan 40 bin kişinin bulamadığı çözümü doğanın bulduğunu görmek umut veriyor. Aldığımız her iki nefesten birini borçlu olduğumuz yani kara ekosisteminden daha fazla gereksinim duyduğumuz deniz ekosisteminin temelini mercanlar oluşturuyor. Denizin akciğerleri mercan resiflerini heybetleriyle 2 Napolyon balığının koruduğunu görmek, insanoğlunun elinin değmediği her yerin güzel kaldığının kanıtı. COP 27’de 4 ülkenin devlet başkanının ağırlayan tesisin ön bahçesinde doğa festivalini andıran bir manzara karşılıyor bizi. 850 metre uzunluğundaki iskeleyle doğaya yakınlaşmayı sağlayan otelin ön bahçesi 2 kabadayı Napolyon balığının liderliğinde 34 balık çeşidine ev sahipliği yapıyor. Kırmızı ve siyah gorgon ve mercanların arasında dolaşan anemon, melek, kelebek, papaz, kardinal, papağan, palyaço, imparator balıklarının doğal koruyucusu olan Napolyon balıklarıyla Mısırlı dalgıç Hassan Elsayed özel ilgileniyor. Beyaz uçlu köpekbalıklarından çekiç başlı köpekbalıklarına, melek ve anemon balıklarından rengarenk mercanlara kadar birbiriyle uyumu hiç yitirmeyen bin 500 canlı türünü buluşturan Şarm El-Şeyh’in doğallığını korumaya yönelik önlemler bölgeyi her geçen gün daha çok öne çıkarıyor. Yaz kış günde en az 9 saatini denizde 3 saatini su altında geçiren tecrübeli dalış eğitmeni Mena Keralos, “Günde ortalama 6 bin dalışın yapıldığı bölgemizde dip yapısını korumak için teknelere hiçbir şekilde çıpa(demir) atılmasına izin vermiyoruz. Dalgıçların değil bir canlıya taşa bile dokunması yasak. Dipten boş bir kabuk bile çıkartamazsınız. Doğaya ait olmayan bir maddenin denize karışmasını engelliyoruz. İklim değişikliğinin yıkıcı etkisi sadece mercanları ve hayvanları değil, besin zinciriyle insanoğlunu da tehdit ediyor. Bu gerçekle yüzleşiyor ve plastik kullanımını en aza indirmeyi amaçlıyoruz” diyor.
Napolyon balığı
İki limandan 300 dalış teknesi
Dünya genelinde geçerli CMAS, PADİ ya da SSI gibi bröve sistemlerinin eğitimini alan dalgıçlara hitap eden bölgede, hiç dalış eğitimi almayan ‘Keşif Dalgıcı’ konuklarını da ağırlıyor. 300 dalış teknesi Naama Bay ve Shark’s Bay gibi iki önemli limandan hareket ediyor. Aynı zamanda otel işletmelerinde de dalış merkezleri bulunuyor. Rixos Sharm Dalış Merkezi’nden eğitmen Hassan Elsayed, Napolyon balıklarını sualtı tutkunlarına gösteriyor. Camel Dive Club, Pyramids Diving Center, Red Sea Diving College, Red Sea Adventure, Pirates Dive Club ve Sheikh Coast Diving Center gibi dalış merkezleri günde ortalama 6 bin dalgıcı derinlerin gizemiyle buluşturuyor. Tüm ekipmanların temin edilebildiği dalış merkezlerinde tekne ya da otel konaklama seçenekleri mevcut. Aynı zamanda satıhtan suyun altını seyretme imkanı veren şnorkel yüzme turları da çok revaçta. Günlük dalış ücreti 80-110 dolar arasında değişiyor.
Renk cümbüşü Şarm El-Şeyh sahilleri dünyanın doğal deniz akvaryumu.
Şarm’ı güçlendiren Türk markası THY
10 yıldır su altı tutkunlarını Şarm’a götürdüklerini belirten Türk Hava Yolları Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Olmuştur, “Kuzey yarımkürede kış aylarında bile denize girme ve güneşlenme imkanı sunan Şarm’a ilgi kesilmiyor. Haftada 10 uçuştan aldığımız ilham Kızıldeniz’in markalaşmasına katkı sağlıyor. 128 ülkeye bağlantı sağlayan uçuşlarımız en çok Rusya, Fransa, Almanya ve İtalya gibi ülkelerden ilgi görüyor. Denizin ve doğanın cömert coğrafyası THY ile yakınlaşıyor” diyor.