Mahsun Kırmızıgül sosyetede, yazar Demir Özlü defiledeKAYNAMA NOKTASIAhmet Salih İstanbul’da toplumsal kesimler arası köprüler kuruluyor
Adnan Polat hayranı olduğu Naomi ile nihayet tanıştı
İstanbul hızla sınıfsal ya da kültürel adacıkların arasında köprülerin kurulduğu, toplumsal fragmanların birbirine bağlantılandığı bir kent oluyor. Artık kentin tarihi dokusundan ve coğrafi konumlanışından mı kaynaklanıyor, sakinlerinin esnekliğinden mi bilemeyeceğiz ama bu kadar şaşırtıcı buluşmaların gerçekleştiği bir yer
dünya yüzünde azdır herhalde.
Perşembe gecesine dönelim; Selma Bezmen, Bebek’teki muhteşem manzaralı teras katında gündüz defilesini izlediği Yıldırım Mayruk şerefine bir parti veriyor. Mayruk partiye Barbaros Şansal ve Senegal asıllı Fransız, Rus top modeller refakatinde intikal etti. İstanbul burjavizisinin, kentin "old money" yani "eski para"sının taşıyıcısı ailelerinin mensupları da birer birer sökün ettiler. Şimdi kısmi siyahi bir top model grubuyla İstanbul burjuvazisi bir mekanda rastlaşınca olay İstanbul’dan çıkıp bir New York manzarasına taşınıyor. Zaten Çiğdem-Aliye Simavi, Osman-Zeynep Çarmıklı, Alinur-Sarah Velidedeoğlu gibi isimlerin oturduğu sofrada da sohbetler daha çok New York ve New York’ta geçirilen hayatlar, kalan dostlara ilişkin.
***
Ama o manzara, güzelliğini bizden esirgemeyen Boğaziçi ve açık büfeden sofraya taşınan sucuklu kuru fasulye, zeytinyağlı taze fasulye, bademli pilav,
kıymalı yufka böreği,
köfte, mücver ve daha sonra bir tabağını Zeynep Çarmıklı’nın, bir tabağını Selma Bezmen’in hazırladığı kaymaklı kabak tatlısı herkese hangi kentte olduklarını bir kez daha hatırlatıverdi.
Hangi ülkede olunduğunu ise gecenin ilerleyen saatlerinde gruba katılan Mahsun Kırmızıgül hatırlattı. Mahsun’un salona girmesiyle beraber, Selma Hanım müziği değiştirdi ve ünlü türkücünün bir önceki albümünden parçalar çalmaya başladı. Dansın yerini ise kısa sürede oryantal aldı. Mahsun ise köşedeki josephine koltuğa yayılıp günün yorgunluğunu atmaya çalışan Mayruk ile sohbeti tercih etti.
Bu arada Mahsun Kırmızıgül deyince İbrahim Tatlıses’i hatırladım. Mayruk defilesinden bir gün önce ünlü terzinin ofisine gidip Asena’nın giyeceği elbiseyi inceleyen Tatlıses, defileye az kala Asena’ya, heyecanını yatıştırmak için Şanlıurfa’dan 10 dakikalık bir sesli mesaj göndermiş.
***
Demin bir de top modellerden söz etmiştik; burada biraz duralım: Galatasaray’ın önemli isimlerinden Adnan Polat bir süre önce, hayranı olduğu top model Naomi Campbell ile Paris’te tanışmayı ve uzun uzun sohbet etmeyi başarmış.
Jaguar otomobilleri, sevgilileri ve kokain davalarıyla gündeme gelen Mete Küçükberber şu aralar anılarını yazıyor. Yakında piyasaya çıkacak olan kitap şimdiden birçok ünlünün
-elbette- eteklerini tutuşturdu.
Bezmenler’e bir kez daha uğrayalım: Nermin Bezmen ise yeni kitabı "Bir Duayen’in Hatıratı"nın şerefine 18 Nisan akşamı bir kokteyl veriyor.
***
Hem edebiyat hem de Mayruk defilesi söz konusu olunca bir şaşırtıcı buluşma daha: Swissotel’deki defilenin beklenmedik konuklarından biri de yazar Demir Özlü’ydü.
Moda ile edebiyat bir araya gelir mi derseniz: Dünyanın en önemli edebiyat eleştirmenlerinden, semiyolog Roland Barthes, "Göstergebilimin İlkeleri" kitabında moda ve giyim kuşam çözümlemelerine koskoca bir bölüm ayırmıştı. Barthes’a göre kıyafetlerin bir beden üzerinde bir araya getirilişi bir çeşit cümle kurma eylemiydi. Kıyafetlerin doğru okunması durumunda bu kıyafetleri taşıyan kişinin topluma göndermek istediği mesaj çözümlenebilirdi.
Acaba Demir Özlü podyumdaki en çok hangi hanım kızımızın mesajıyla ilgilendi?
PAZAR