Mimar Sinan Üniversitesi’nde kukla yapımı eğitimi almış Pınar Akpınar. Bir kukla yapmış ve o andan sonra kuklalar dünyasının büyüsüne kapılarak hemen atölyesini açmış. Şu ana kadar yaptığı kukla sayısı 500’e yakın. Anlamı ise çok büyük. “Ahşap, kumaş ve teller birleşiyor, ipler onları hareket ettiriyor ve birden bir birey yaratıyor, ona hayat veriyorsun. Ben yaparken bile sohbet ediyorum onlarla. Şimdi senin gözünü boyuyorum falan diyebiliyorum. Onlar benim bir parçam gibi” diye anlatıyor. Kukla alanındaki durumumuz için ise “Bildiğim kadarıyla benden başka kukla yapan yok. Ama olmalı tabii. Türkiye’de kukla dendiğinde sadece gölge oyunları ya da çocuklar için oynatılan oyuncaklar geliyor akla” diyor.
60 santim boyundaki ipli kuklalarının bedeni ahşaptan. Yüz kısmına seramik hamurlarıyla mimikleri veriyor ve boyuyor. Sonra da kıyafetlerini dikiyor. Michael Jackson, Madonna, Elvis Presley gibi ünlülerin kuklalarını yapmış önce. Ne zaman ki kişisel kuklalar yapmaya başlamış, ilgi artmış. Ailesinin, sevdiklerinin kuklalarını isteyenler arıyor Akpınar’ı: “Kendini yaptıran ender ama çift olarak bizi yapın diyen çok. Sevgililerinin iplerini ellerini almak istiyorlar demiştim, o doğru; sevgililer çok istiyor.”
Sergi açmak istiyorKendi kuklasını yapmaya cesaret edememiş henüz. Bir de çocukların kuklasını yapmıyor her yıl değiştikleri için. Kuklalar için yüzünüzün fotoğraflarını gönderiyor, mimiklerinize dair tüyolar veriyorsunuz. Akpınar yapım aşamasında önem verdiği detayları ise şöyle anlatıyor: “İfadeleri verip biraz abartarak yaptığınızda daha keyifli oluyor. Ama gerçekçi tasarımlar olmalarına dikkat ediyorum.”
Yeşilçam filmleri hayranı Akpınar, Yeşilçam’la ilgili de bir sergi açmak istiyor. “Hem genç nesle öğretelim hem de kuklalarla devamlı yaşasınlar istedim” diyor. “Selvi Boylum Al Yazmalım”dan Türkan Şoray ve Kadir İnanır, “Hababam Sınıfı”ndan Adile Naşit ve Münir Özkul, “Çiçek Abbas”tan Şener Şen ve İlyas Salman karşılıyor Kukla Atölye’de sizi. Şimdi sırada Tarık Akan ve Gülşen Bubikoğlu kuklaları var. Akpınar yoğun talep olduğu için atölye de düzenleyecek yakında.Bugün başlayan 19. Uluslararası İstanbul Kukla Festivali üzerine ise biraz sitem biraz umut var cümlelerinde. “Festivallere maalesef yerli olarak katılımımız fazla olmuyor. Çünkü kukla çeşitlerini yapanlar yok, eğitimi de tek bir okulda var. Festival kuklanın tanıtımı açısından önemli, umarım gösterileri izleyenlere ‘Böyle bir şey varmış, biz de yaparız’ gibi bir motivasyon olur. Benim bir katkım yok çünkü kukla oynatmıyorum. Ama ileride yetişkinlere yönelik bir kukla tiyatrosu açmak istiyorum.”