Pazarİstanbul’da baharın adresi

İstanbul’da baharın adresi

12.05.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:

.

İstanbul’da baharın adresi

Bahar, edebiyattan sinemaya, müzikten resime sanatın her alanında tanımlanmış, temsil edilmiş, varlık bulmuştur. Soğuk ve karanlık kış günlerinin ardından içimizin usul usul ısınmaya başladığı, bize daha çok ışıkla birlikte daha fazla umut vaat eden, kalan yaşama sevincimizi yeniden harlayan mevsimdir. Bu yüzden de yüzyıllardan beri hemen her kültürde kutlama vesilesi olmuştur. Baharın kendini iyiden iyiye hissettirdiği bugünlerde, İstanbul’da baharı karşılamak için en güzel adreslerin peşine düştük ve yazarların kaleminden İstanbul’da baharı sayfalarımıza taşıdık.

Haberin Devamı

İstanbul’da baharın adresi

MARİO LEVİ

BAHARLA GELEN DENİZ KOKUSU

İstanbul’da bahar deyince insanın aklına Boğaz kıyılarındaki erguvanlar gelebilir. Adalar’daki begonviller ve mimozalar da gelebilir. Bu yenilenme veya dönüş beni hep etkilemiştir, ne gizleyeyim. Ama gönlüm, kim ne derse desin, en çok hiç ayrılamadığım, ayrılmak zorunda kaldığımda da hep dönmek istediğim Moda kıyılarına kayar. Moda Burnu’na ve oradaki çay bahçelerine de. Bir sabah kahvaltısının üzerine orta şekerli bir kahve içilir… Kıyıdaki uzun yürüyüşlerse eskilerde bırakılmış olanları hatırlatır… Yaz gelecektir… Moda’da bahar artık kendisini iyiden iyiye hissettirirken burnunuza bir deniz kokusu gelir. Bilirsiniz. O koku öyle çok ayrılığı barındırmaktadır ki…

Haberin Devamı

İstanbul’da baharın adresi

ASLI PERKER

GEÇMİŞLE BUGÜN İÇ İÇE

İstanbul’da, baharda benim için gitmesi en zevkli yerlerden biri Karaköy. Geçmişle bugünün, modernle gelenekselin iç içe geçmiş olmasını seviyorum galiba. İster Perşembe Pazarı’nda duş başlığı ya da İngiliz anahtarı ara, ister Fransız Geçidi’nin oradaki bir dükkânda “Kağıdın bu kadar çeşidi olur muymuş?” de. İster balık ekmek ye, ister yeni kafelerden birinde doyur karnını. O arada da Boğaz’ın suları oynaşsın, aklını başından alsın. O anda muhakkak bir şarkı mırıldanacaksın.

HALDUN HÜREL

İSTANBUL’UN ESKİ GÜZELLİĞİ

İstanbul’da bahar deyince aklıma yeşillikler, piknik alanları ve çiçek kokuları gelir. Geçmişten günümüze kalan ender yeşilliklerden biri olarak Kanlıca’daki Mihrabad Korusu’nu sayabiliriz. Hâlâ koru olarak varlığını sürdüren, halka açık bir gezinti yeridir. Bugün gezdiğinizde dahi, o sıfır sessizlik içinde eskiden nasıl bir güzelliğe sahip olduğunu hissedersiniz. Aynı zamanda Bahai Efendi Koyu olarak da anılan Kanlıca Koyu ise ses yansımasının en muhteşem olduğu yerlerden biridir. Yine Beykoz’daki Abraham Paşa Korusu örneğin. Bugün o doğal güzelliğinin dışına çıksa da hiç olmazsa eski günlerin anısını yaşatıyor. Ama bizim aradığımız hep o eski günlerdeki İstanbul’un güzelliği...

AZRA KOHEN

FİLİZİN İMPARATORLUĞU

Filizin imparatorluğudur bahar… Bebek yokuşundan inerken mor salkımlarda takılı kalırsın, Sarıyer’in deniz kokusu Çamlıca’ya ulaştığında şaşırırsın, Karaköy’ün iskelesinde süzülen martıların miskinliğine dalarsın, hele bir de vapura binip Kadıköy’e geçtin mi Boğaz’ın coşkusu iyice kucaklar seni, Moda’ya çıkıp kafelerde gezinen öğrencilerin hallerinde gençliği görürsün, aşkı hatırlarsın, hele Belgrad’a pikniğe gittin mi her lokmada huzur alırsın içine, dünyada değilsindir artık cennetin kıyısında pikniktesindir çünkü bahar seni ele geçirmiştir.

Haberin Devamı

İstanbul’da baharın adresi

AHMET ÜMİT

AŞİYAN’IN ERGUVANLARI

İstanbul’da bahar deyince aklıma erguvanlar gelir. Hisarüstü’nden Aşiyan sırtlarına çıkarken, Aşiyan Mezarlığı’nın etrafında ve evlerin bahçelerindeki erguvanlar... Bir yanda erguvanların kırmızıya yakın pembeliği bir yanda Boğaz’ın maviliği, havanın sıcaklığıyla birlikte bana baharı müjdeler. Kara kışın ardından yeni bir enerjiyle, yaşam sevinciyle dolar içim. Hayatın tüm olumsuzluklarına karşın yeni başlangıçlar için gereken umudu bulurum.

Haberin Devamı

İstanbul’da baharın adresi

SELİM İLERİ

ÇOCUKLUĞUMUN GÜZEL İLKBAHARI

İstanbul’da bahar deyince, benim aklıma çocukluğumun geçtiği Fenerbahçe semti gelir. Bahar deyince de hâlâ o atmosferin içinde hissederim kendimi. Fenerbahçe’de ön cephesinde dört tane seramik panonun yer aldığı bir villa vardır, hâlâ da ayaktadır, ismi “Villa mon plaisir”. Dört panonun her biri, bir mevsimi temsil ederdi. En çok anımsadığım o panodur. Bir de o sırada açan meyve ağaçları tabii. Sırayla açarlardı, önce beyaz, sonra pembe, en son kırmızı. Sırayla açışları beni çok etkilerdi. Çok şükür hâlâ görebiliyoruz bu ağaçları. Artık göremediğimiz ve en çok özlediğim ise gelincikler.

İstanbul’da baharın adresi

BUKET UZUNER

YÜZYILLIK İSKELE

Aslında 1916 yılından beri Moda’ya bahar, Mimar Vedat Tek’in eseri ve semtin simgesi o güzel Moda İskelesi’yle gelirdi. Tarihî Moda İskelesi’nde arkadaşlarıyla veya kendi başına çayını yudumlayarak baharın tadını çıkartan binlerce İstanbullu vardır. Modalı Barış Manço’nun da onarımına destek verdiği bu yüzyıllık şahane iskelenin iki yıldır çürümeye terk edilmek yerine, bir kültür varlığı olarak bu bahar Modalılara geri verilmesini istiyoruz.