30.04.2023 - 03:00 | Son Güncellenme:
CEYDA ULUKAYA
Yağız Çimen - Ailemle Geziyorum Proje Yöneticisi
Birgi
Geçtiğimiz yıl dünyanın en iyi 32 turizm köyünden biri seçilen ve 2012 yılından bu yana UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan tarihi Birgi Köyü, İzmir civarında ailece gezilecek rotalardan biri. Ödemiş ilçesine bağlı köy, hem tabiatın içinde olup hem de farklı uygarlıklara ev sahipliği yapan tarihi yaşamak için ideal bir seçenek. Çocuklarınızla ahşap ve taş duvarlarla örülü Tarihi Birgi Evleri önünde güzel kareler yakalayabilirsiniz. Çakıroğlu Konağı’nı mutlaka ziyaret etmenizi ve Ödemiş Köftesi’ni kesinlikle tatmanızı tavsiye ederim
İğneada
Ailece doğa içerisinde bir deneyim yaşamak isterseniz İğneada güzel bir tercih olacaktır. Birlikte Longoz Ormanları Milli Parkı içerisinde yapılacak doğa yürüyüşleri, Dupnisa Mağarası’nı keşif ve yörenin lezzetli yemekleri sizleri bekliyor olacak. Dönüş yolunda Çorlu’da bulunan At Çiftliği’nde sevgili dostlarımızın hikayelerini dinleyebilir ve özel çiftlik etkinliklerine katılabilirsiniz. Konaklamak isteyenler için çiftlik manzaralı rahat aile odaları mevcut.
Ahmet Faik Özbilge Profesyonel Rehber
Misi ve Gölyazı
Bursa’nın batısında, Nilüfer Deresi kıyısındaki Misi’yi gördünüz mü? Yemyeşil bir köy, rengarenk evleri, Arnavut kaldırımları var. Dere kenarında edilen kahvaltının tadı bir başka... Misi’den doğru Gölyazı Köyü’ne, yaklaşık 45 dakika yol. Gölyazı, antik çağdaki ismiyle “Apollonia ad Rhyndacum” köprüyle karaya bağlı bir ada. Eski surların önemli bölümü ayakta, üzerlerinde yer yer kapılar, kemerler var. Gölün durgunluğu ada hayatına yansımış, sakinliğe özlem duyanlar için ideal bir liman. Köyün en sevimli sakinleri ise leylekler. Köprünün bir yanında 750 yıllık bir çınar var. Kıyıda bekleyen motorlu kayıklarla sazlıkların arasından geçip ada etrafında küçük bir tur atabilirsiniz. Kara tarafındaki lokantalarda da gölden çıkan turna ve sazanların tadına bakmak mümkün. Bir de restore edilmiş eski kilise binası var, ziyarete açık.
Bergama
Antik Çağ’ın bu muazzam şehrini adım adım dolaşmak için önce teleferik ya da taksiyle Akropol’e çıkın. Bir devrin en büyük kütüphanelerinden biri, vaktiyle Berlin’e taşınmış muazzam kabartmalarıyla ünlü Zeus Sunağı Akropol’ün teraslarındaymış. Şimdi en dikkat çeken yapılar Traianus Tapınağı ve Anadolu’nun en dik tiyatrosu. Bergama merkezine bu teraslardan yürüyerek inmek mümkün. İndiğimiz yer eski Rum Mahallesi, her tarafta geçmişten küçük izler, çoğu evin altında eski sarnıçlar. Buradan Kızıl Avlu’ya. Müthiş bir Roma-Mısır Tapınağı, hâlâ ihtişamını koruyor. Tapınağın altından nehir geçiyor. Anadolu’da eşine az rastlanan o muazzam amfitiyatrolardan biri de Bergama’da. Yanından geçen kutsal yolu takip ederek Bergama Krallığı’ndan kalma sağlık merkezi Asklepion’a geliyoruz ki, hikayeleri anlatmakla bitmez...
Çanakkale Troya
Çanakkale yolunda Gelibolu’ya uğramamak olmaz. Unutulmuş Rus Asker Anıtı, Orta Doğu ve Balkanlar’ın en büyük Mevlevihanesi’ni gezdikten sonra sahil boyundaki Truva Atı’nı selamlayın. Çay, kahve, dondurma ve dahası, akşam olunca meşhur Yalova Liman Lokantası... Troya Antik Şehri, Çanakkale’ye yarım saat. Yeni açılan Troya Müzesi bir harika. Biraz aşağılara inerseniz, inanılmaz harabeleriyle Aleksandria Troas antik liman şehri, Dalyan balık lokantaları, Kestanbol granit ocaklarında kalakalmış devasa antik sütunlar ve tabii ki Ezine’de peynir molası… Eceabat tarafını da unutmamak lazım. Kilitbahir Kalesi ve Piri Reis köşesi, tabyalar, üzüm bağları, Çanakkale Savaşı Müzesi ve şehitlikler. Dönüş yolunda Keşan civarında satır köfte ve ciğer sarma unutulmasın.
Burcu Gürtürk Seyahat Yazarı
Konya
Lale bahçelerini ve sakura ağaçlarını bir arada görebileceğiniz ender yerlerden birinin Konya olduğunu biliyor muydunuz? Konya’nın Karatay ilçesinde yer alan muazzam güzellikteki lale bahçelerinin şimdi tam zamanı... Rengârenk lale tarlalarının arasında dolanırken kendinizi adeta bir masalın içinde hissedeceksiniz. Konya’yı baharda ziyaret etmenize vesile olabilecek diğer güzelliği ise Japon Kyoto Parkı’nda açan Sakura ağaçları.
İznik
Çinileri ile ünlü İznik’in doğası da özellikle bahar aylarında bir başka güzelliğe bürünüyor. Üstelik İznik’te bulunan Evliya Çelebi Yolu baharla birlikte trekking ve bisiklet sürüşü için görsel bir şölen de sunuyor. Çiçek açan meyve ağaçları, zeytin ağaçları, patikalar ve içinden geçilen köyler bu rotanın en güzel eşlikçileri arasında yer alıyor. Muhteşem gün batımı seyri için İznik Gölü’nde kano turuna da katılabilirsiniz.
Festivaller
Türkiye’nin ilk uluslararası outdoor, kamp, spor ve müzik festivali WOLFEST, 9-11 Haziran’da doğa ve spor tutkunlarıyla buluşuyor. Kemerburgaz Kent Ormanı’nda düzenlenen WOLFEST’23, outdoor sporları eşliğinde kamp tatili yapmak ve müzik dolu bir haftasonu geçirmek isteyenleri ağırlayacak. Biletler www.passo.com.tr, Mobilet ve SPX mağazalarında.
KüçükÇiftlik Park, 13 Mayıs’ta “Yüzdeyüz Müzik Sunar: İstanbul’da Bahar” temasıyla şehirde baharı karşılamaya hazırlanıyor. Altın Gün, BaBa ZuLa ve Shantel’in sahne alacağı festivalin biletleri Biletix’te ve KüçükÇiftlik Park gişesinde.
Doğada Yaşam Okulu’nun düzenlediği İstanbul Karavan Festivali, karavan tutkunları ve doğaseverleri 19-20-21 Mayıs’ta Kilyos’ta buluşturuyor. Her yaştan doğasevere hitap eden festivalin detayları www.istanbulkaravanfestivali.com’da.