Nil Karaibrahimgil neden Corona sürecinde aşırı pozitif?

Pozitifliğini Corona'da bile devam ettiriyor

Nil Karaibrahimgil her daim müzmin mutluluğu ve pozitifliğiyle tanınıyor. Akbabadan He-Man'e kadar aklınıza gelebilecek her şeye şarkı yazan Nil Karaibrahimgil son dönemde iyiden iyiye kişisel gelişim konusunda bizlere pozitiflik aşılamaya başladı. Ancak Karaibrahimgil'in bu pozitifliğini Corona sürecinde dahi devam ettirmesi ve bu zorlu sınavı bizlere yumuşak bir versiyonla sunmaya çalışması bir kesime umut dağıtırken bir yandan da epey tepki çekmeye devam ediyor.

"Kuşları dinleyecek ve ıtır koklayacaktık"

Karaibrahimgil daha önce Corona için bir şarkı yazmıştı. Mart ayında, henüz Corona'nın Türkiye'de görülmeye yeni yeni başladığı dönemde gelen bu şarkı sosyal medyada epey dalga konusu olmuştu. Karaibrahimgil, bu kez yine Corona'yı merkeze alan bir yazı yazmış ve yine benzer tepkilerle karşılaşmış. Karaibrahimgil'in yazısında şu cümleler yer alıyor: "Corona bize doğanın kucağına ihtiyacımız olduğunu öğretti. Eğer kapıları açıp kaçabilseydik ormana kaçacaktık. Bir ağaca sarılacak, kuşları dinleyecek ve ıtır koklayacaktık. Kaplumbağanın haberi bile olmadı Corona'dan. Biz bunun muhteşemliğine hayran kaldık..."

Moralimizi bozmasını mı bekliyoruz?

Karaibrahimgil'in bu satırları, "Nil'cim, dur, ortalık karışık zaten" şeklinde ti'ye alınmalarla karşılanmış. Halbuki Nil Karaibrahimgil'in 'toksiklik' sınırındaki mutluluğu şaşırtıcı değil. Biz onu hep güçlü, umutlu, pozitif halleriyle, söylemleri ve cümleleriyle tanıyoruz. Nil yine bildiğimiz Nil. Corona'dan bile bir umut doğurup doğa hatırlatması yapıyor. Corona şarkısı yazmış olması büyük bir kazaydı belki ama şimdi doğa hatırlatması yapmasının kime nasıl bir zararı olabilir ki? "Nil Karaibrahimgil neden Corona sürecinde aşırı pozitif" demek, "Ebru Şallı neden oğlunu kaybettikten sonra gülümseyebiliyor?" demekle eşdeğer. Bir sıkıntı yaşanır ve kişi bunu içsel bir yolculukla temizler. Sevgi, iyilik, pozitiflik her zaman yapıcı ve gereklidir. Nil Karaibrahimgil'in bizi korkutmasını, moralimizi bozmasını mı bekliyoruz gerçekten? İhtiyacımız olan şey farklı bir bakış açısı değil midir? Neden onun "Itır koklayacaktık" lafına bu kadar takıldık?

twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr