Her kadın kendi güzellik prospektüsünü okumalı

Her kadının kendine özel güzellik sırları var. Yine de kendi formüllerimiz yetmiyor. Popüler kültürün getirdiği tüm fırsatları değerlendiriyor ve ünlü kadınları örnek almaya çalışıyoruz. Ayrıca günümüzde paylaşım platformlarıyla fenomen olan blogger, Instagrammer ve vloggerların da tüyolarını takip ediyoruz. “Nasıl daha güzel olurum?” sorusunun cevabını neden başka kadınlarda arıyoruz ki? Aslında içten içe güzelliğin kişiye özel olduğunu bilmemize rağmen, farklılıklar hoşumuza gidiyor.

Kadınların değişen güzellik algılarıyla beraber ciltlerine yaptırdıkları işlemler de değişiyor. Botoks, dolgu, estetiğin yanı sıra, vitamin takviyeleri ve doğal ürünler de popi olmuş durumda. Minik dokunuşlara karşı değilim elbette, fakat bunun kişiye özel olması taraftarıyım. Örneğin çoğu insan gergin cildi, genç ve taze buluyor. Peki, ciltteki bu gergin görüntü size gerçekten yakışıyor mu? Hislerinizi belki de tam anlamıyla yansıtmıyor... Bu şekilde bir cildin gergin olması bir şey ifade etmiyor.

Ürünlerin fiyatına değil, içeriğine baksak nasıl olur?

Herkes bir marka tutturmuş giderken, o dönemin makyaj modasına uymak için ne bulursak satın alıyoruz. Diyelim ki neon rujlar, parlak far paletleri revaçta. Güzel olmak adına yüze sürülen ürünlerin yakışması bir yana, asıl önemli olan taraf gözden kaçıyor. Modaya uymak pahasına, tehlikeler göz ardı ediliyor.

Makyaj ürünlerinin seçiminde rengi ve kokusu yeterli olmamalı. Ambalajının üstünde yazan 'içindekiler' kısmını mutlaka okumalısınız. Pigmenti harika görünen ama cilt tipinizle uyumsuz olan ürünleri bu şekilde ayırt edebilirsiniz. En değerli cilt parçamız yüzümüzde. Onu korumak ve kollamak boynumuzun borcu. Ne diyoruz? Önce sağlık, kalite ve kişiye uygun olan ürünler satın alalım. Evet sevdiklerimizi takip edelim ama kendimize uygun ürünleri kullanalım. Bunun yanı sıra, işin özü kendi prospektüsünü okuyabilmekte!

İşte ömürlük prospektüs!

Güzellik makyaj, saç, kıyafet ile olur mu; olur. Ama süreklilik ve gerçek güzellik istiyorsak, içimize dönmeliyiz. İçinizde ne kadar insan, doğa, hayvan sevgisi ve iyilik barındırdığınıza bakın. En önemlisi de AŞK! Bazen yıllar sürer, bazen bir ömür arar bulamazsın. Şansınız bol olsun!

Yan etkileri: Kalbinizin kötülüğü yüze vurur. İyilik kolyeleri, bileklikleri ve bu kadar yardım kurumu boşa mı? Tek yapacağınız şey, hem de bedava 'iyi olmak'. Üzüntü ve stresin de yan etkilerini de unutmamak lazım!

Uyarılar/Önlemler: Negatif insanlar, mutsuz olduğunuz bir iş, kıskançlar, para yiyiciler, adaletsizleri bir kenara bırakın. Öncelik sağlığınız olsun. Önce kendinize faydalı olun ki, sevdiklerinize de faydalı olabilesiniz. Önyargılı olmamaya çalışın. "Kınadığın şeyi yaşamadan ölmezsin" der büyüklerimiz.

Kullanım şekli ve Dozu: Vücudunuzda her duygu ve her gıdanın kullanım dozu var. Her şeyi dozunda alırsanız sıkıntı olmaz. Unutmayın ki aşırı sevgi de zarar verir.

Peki kendi prospektüsünü kimler okuyamaz ve kullanamaz? Bence, her zaman uzak kalmaya çalıştığım negatif ve kötü kalpli insanlar... Çünkü güzellik, kalpten gelir.