'The Farewell' filmi neden mutlaka izlenmeli?
'The Farewell' filmi geçtiğimiz günlerde vizyona girdi. Altın Küre'den ödülle dönen 'The Farewell' filmi Oscar yarışında yarışmayacak. Ancak yine de film, hastalıklarla boğuştuğumuz şu yüzyılda bilhassa izlenmeyi hak ediyor. Peki 'The Farewell' filmi neden mutlaka izlenmeli?
Oscar'da yarışmıyor
Altın Küre'ler geçtiğimiz haftalarda sahibini buldu. Biliyorsunuz, Altın Küre'den ödülle dönen yapımlar mutlaka Oscar'da da iddialı oluyor. Altın Küre'den ödülle dönen bir film var ki Oscar'da esamesi okunmuyor. 'The Farewell'den bahsediyorum. Çinli-Amerikalı yönetmen Lulu Wang'in yönettiği film, geçtiğimiz günlerde Türkiye'de vizyona girdi.
Altın Küre'den ödülle döndü
Filmi Oscar yarışında görmüyoruz belki. Ama Altın Küre'ye iz bıraktığı kesin. Altın Küre'de 'Müzikal/Komedi' dalında 'En İyi Film' adayı olması, daha da önemlisi başrol oyuncusu Awkwafina'nın etkileyici performansıyla 'Müzikal/Komedi' dalında 'En İyi Kadın Oyuncu' ödülünü kazanması oldukça önemli. Peki bu film neden izlenmeli? Spoiler vermeden şöyle özetleyelim: "Ölümcül bir hastalığa yakalanan birinden hastalığı gizlenmeli mi? Yoksa sağlık durumu ondan saklanmamalı, gerçek söylenmeli mi?" Yani 'hasta psikolojisi'ne değiniyor film.
Hastalık saklanmalı mı?
Son dönemde tıp dünyasında da gündemde bu konu. Lawrence Goldie'nin 'Journal of Medical Ethics' dergisindeki İngilizce makalesini okumanızı özellikle öneririm. Bir hastaya hastalığı ne denli anlatılmalı, anlatmamak ne kadar etik? Sloganı "Gerçek bir yalandan esinlenilmiştir" olan filmde gerçek bir hikâye üzerinden bu mesele ele alınıyor. Hastalığını bilmeyen kişilerin daha uzun ömürlü, daha savaşçı olduklarını bir örnekle bizlere anlatıyor. 'The Farewell' durağan temposuyla kocaman büyük bir film olmasa da değindiği meseleyi eli yüzü düzgün bir şekilde ele alması son derece önemli. Filmi sakın kaçırmayın derim.