Nobel ödüllü bir yazarı eleştirmek çok kolay!
Çinli yazar Yu Hua'nın adını çağdaş dünya edebiyatını yakından takip eden okuyucular biliyor. 'Yaşamak' ve 'Yedinci Gün' kitaplarıyla okuduğumuz Yu Hua'yı seven çok seviyor. Yu Hua'nın Modern İpek Yolu dergisine verdiği röportajdaki Orhan Pamuk lafları ise bir hayli enteresan. Röportajda 'Orhan Pamuk zeki ancak büyük bir yazar değil' ifadeleri yer alıyor. Böyle bir cümleyi, çağdaş dünya edebiyatının en önemli temsilcilerinden biri olan Yu Hua'nın söylemesi ilginç.
Önce röportajdaki çarpıcı kısımlara bakalım:
Kendisine Türk edebiyatı hakkında ne düşündüğü sorulan Yu Hua diyor ki, "Tanıdığım pek çok Türk'ün hiç hoşlanmadığını söylediği Orhan Pamuk'u okudum. Çok ilginçtir, tanıdığım birçok Türk ondan hoşlanmıyor. Edebiyatı çok seven Türk bir ?kadın arkadaşım vardı, ona Pamuk'u sevip sevmediğini sormuştum, onun yazdıklarını anlamadığını söylemişti. Orhan Pamuk'un 'Benim Adım Kırmızı' romanında büyük bir sorun var. Onun gibi başarılı bir yazarın basit hata yapmaması gerekir. Belki de gerçekten yazmaya kabiliyeti yoktur. Romanda hikaye farklı karakterlerin gözünden anlatılıyor ancak tek bir konuşma biçimi görülüyor ve o da hep Orhan Pamuk. Yazarlar böyle yapmaz. Bana kalırsa Çinli sıradan okur da Pamuk'u o kadar sevmiyor."
Öncelikle Yu Hua'nın söyledikleri dikkate alınması gereken cümleler.
Bir yazardan bir başka yazara eleştiri olarak değerlendirilmesi gerekiyor.
Orhan Pamuk kitaplarındaki 'yazarın kendini hissettirir olması' durumu zaten ilk kez Yu Hua tarafından dillendirilmedi, bugüne kadar Orhan Pamuk bu eleştiriyi aldı.
Ancak işin çeviri kısmı da bir hayli önemli.
Orhan Pamuk belki de Çince'ye öyle bir çevrildi ki Yu Hua bir çeviri eser okuduğu için beğenmedi.
Çeviri eserlere karşı biz de zaman zaman böyle düşünmüyor muyuz?
Tıpkı Orhan Pamuk gibi Nobel kazanan Çinli yazar Mo Yan'ın kitapları da birçokları tarafından beğeniliyor, birçokları tarafından da beğenilmiyor.
Çünkü biz Mo Yan'ın çevirisini okuyoruz ve çevirmenlerin elinin değdiği bir eseri yorumladığımızı unutmamamız gerekiyor.
Röportajda Yu Hua'nın bahsettiği "Bir arkadaşım var, çok kitap okur ve o da Orhan Pamuk'u sevmiyor" kısmını ise açıkçası garipsedim.
Fikri sorulan Yu Hua'nın, bizi çok da alakadar etmeyen Türk arkadaşının görüşlerini önümüze sunması bence fazlasıyla gereksiz.
'Yaşamak' gibi şahane, 'Yedinci Gün' gibi gayet iyi bir roman yazmış olan Yu Hua'nın sadece 'Benim Adım Kırmızı' kitabını kendince başarısız bulmasını söylemesini beklerdim.
İşin içine arkadaş fikirleri de girince inandırıcılık kısmında e biraz sıkıntı oluyor.
Nobel ödülü kazanan yazarlar eleştirilemez demiyoruz, ama en azından eleştiri yaparken tekniğin dışına çıkılıp demeçler magazinselleştirilince insanın aklına 'PR'ımtrak şeyler geliyor.
Nobel ödülü kazanan yazarları eleştirmek çok kolay.
İsimleri çıkmış bir kere!
Yu Hua ise o kadar iyi bir yazar ki bu tarz PR'lara asla ve asla ihtiyacı yok...