Margaret Atwood kitaplarının tekrar basılması için neden bu kadar bekledik?
Margaret Atwood son dönemde adını sıkça duyduğumuz bir yazar haline geldi. 1939 doğumlu Kanadalı yazar Margaret Atwood'un bu kadar popüler olmasındaki en büyük sebeplerden biri ise hiç kuşkusuz 'The Handmaid's Tale' dizisi... Margaret Atwood'un 'Damızlık Kızın Öyküsü' adlı belki de en bilinen, en unutulmaz distopik eserinin TV dizisi olan proje, Kanadalı yazarı da yakından tanımamızı sağladı. Peki ya 'The Handmaid's Tale' dizisi çekilmeseydi?
'The Handmaid's Tale' dizisi çekilmeden önce Kanadalı yazarın adını özellikle Türkiye'de çok sınırlı olarak duyuyorduk.
Kanadalı yazar ve aynı zamanda yakın arkadaşı Alice Munro 2013'te Nobel Edebiyat Ödülü'nü kazandığında en büyük rakiplerinden biri de Margaret Atwood'du.
Her ikisinin de Kanadalı olması nedeniyle Margaret Atwood'un Nobel alma gibi bir şansı ortadan kalkmış oldu.
Sanki böyle bir Nobel beklentisi vardı da olmayınca, ödülü Alice Munro kazanınca birileri düğmeye bastı.
Goodreads adlı kitap sitesinde bile resmi hesabı olan Margaret Atwood'un kişisel web sitesi, resmi sosyal medya hesapları son derece profesyonelleşti.
Akabinde yıllar önce sinemaya uyarlanan 'The Handmaid's Tale'in dizi olarak çekileceğini duyduk.
Ve özellikle bu yılın başından itibaren de piyasada bulunamayan birçok kitabına tekrardan teker teker kavuşmaya başladık.
Yazarın en bilinen romanları yıllar önce AFA Yayınları'ndan çıkmıştı.
Ancak baskısı tükenen kitapların tekrar basımı bu yayınevi tarafından uzun bir süredir yapılmamıştı.
Margaret Atwood'un kitaplarını bulabilmek için ya beklemek gerekiyordu ya da internetteki en önemli sahaf 'platformu' sitesi NadirKitap'tan sipariş vermek lazımdı.
Mesela 'Damızlık Kızın Öyküsü'ne iki sene önce ulaşmak isteyenlerin son basımı 90'larda yapılan 20 küsür yıllık kitap için rahat 100 lirayı gözden çıkarması gerekiyordu.
Doğan Kitap, 'Tufan Zamanı'nı basarak bizi umutlandırmıştı ancak devamı gelmemişti.
Ve bu yıl, diziden sonra bir de baktık ki 2 Margaret Atwood'a birden kavuştuk.
'Damızlık Kızın Öyküsü' ve 'Kör Suikastçı' duble olarak Türkçede Doğan Kitap tarafından tekrar yayımlandı.
Akabinde yıllar önce Merkez Kitap'tan çıkan ve yine o yayınevi de artık hayatına son verdiği için telif hakkı boşa çıkan 'Penelopia'yı 'Penelope' adıyla Alfa Yayıncılık'tan çıktığını gördük.
2017'yi devirmeye yaklaştığımız şu günlerde ise önce Shakespeare projesi kapsamında 'Cadı Tohumu' yayımlandı.
Bu ayın yani Ekim 2017'nin sonlarına doğru da bir diğer yıllardır bulunamayan 'Nam-ı Diğer Grace'e kavuşacağız.
Peki 'The Handmaid's Tale'in dizisi hiç çekilmeseydi, yazar bu kadar popüler olmasaydı biz bu kitapları okuyamayacak mıydık?
Bu neyin bekletmesi?
Kazuo Ishiguro Nobel'i kazandıktan sonra kitapları -tıpkı önceki yıllarda diğer Nobel kazanan yazarlar gibi- çok satanlar arasına girdi.
Margaret Atwood'la tanışmak için niye bu kadar bekledik peki?
Pattadanak izdivaç programında tanışır gibi tanışmadık mı?
Çayımızı içse, halimizi hatrımızı sorsa, üç beş ziyaret etsek filan daha doğru olmaz mıydı?
Her şey çok ani oldu, okuyucular olarak Margaret Atwood halihazırda bu kadar popülerken yazarın kitaplarının tadını çıkaramıyoruz!
