'Küçük Deniz Kızı' illa 'beyaz' olmak mı zorunda?
Kızıl saçları, mavi gözleri ve beyaz teniyle çocukluğumuza damga vuran çizgi filmlerden 'The Little Mermaid' yani 'Küçük Deniz Kızı', yeni versiyonuyla karşımıza çıkacak. Ancak ortada bir sorun var. Hem de 'başrol'lük bir problem...
Ortalık biraz karışmış
'Küçük Deniz Kızı'nin yeni versiyonuyla karşımıza çıkacak olması, 90'larda çocuk olan bizler için oldukça heyecan verici. Yıllar önce Türkiye'de de vizyona giren film, birçoğumuzun çocukluğuna iz bırakmıştı. Hatta filmin soundtrack'inde Şebnem Ferah da vardı, bilenler bilir. İşte böyle nostaljik bir işin 2020 versiyonu kafadan heyecan verici. Fakat detaylar ortaya çıktı ortalık biraz karışmış durumda. Hem de biraz fazla büyük bir problemle karşı karşıyayız.
"Ten rengi beyaz ve beyaz kalacak!"
Çünkü ünlü deniz kızı 'Ariel'i, 2000 doğumlu ABD'li oyuncu Halle Bailey'nin canlandıracağı duyuruldu. Kağıt üstünde hâlâ bir problem yok. Canlandırabilir. Fakat şu detayı hatırlamamız gerekiyor; Halle Bailey, siyahi bir Amerikalı. İşte bu durum, yani 'Küçük Deniz Kızı'nın bir siyahi aktris tarafından canlandırılması -nedense- birilerinin canını sıkmış! 2020'ye gireceğiz ama hâlâ "Koskoca 'Küçük Deniz Kızı' siyahi olur mu ya, onun ten rengi beyaz, beyaz kalmalı" filan deniliyor. Ne garip, ne anlamsız ve ne kadar acıklı...
Siyahi olsanız "Yeter" demez misiniz?
Kaldı ki Disney'in çizgi filmlerindeki 'beyaz' üstünlüğü ortada... Neredeyse tamamı beyaz karakterlerden oluşan çizgi filmler, hem klişe hem de "Artık yeter" dedirtiyor. Siyahi olsanız siz de "Bu zamana kadar hep beyazların hikâyelerini izledi çocuklar, neden baş karakteri siyahi olan bir çizgi film yok ki?" demez misiniz? Bal gibi de dersiniz. 'Küçük Deniz Kızı' illa 'beyaz' olmak mı zorunda? Elbette hayır. Halle Bailey'nin adını duyar duymaz "Nasıl ya?" tepkisini verenlere tanıklık etmesek keşke. Keşke herkes aklını başına toplasa ve daha fazla 'ayıp' etmese. Hele de hassas mevzularda...
