'Dune' serisi sonunda hak ettiği ilgiyi görüyor
Bir bilim kurgu severin başucu kitabı, Star Wars'un atası 'Dune' sonunda hak ettiği ilgiyi görüyor. Seri, şu ana dek hiç hayal kırıklığına uğratmayan yönetmen Dennis Villeneuve tarafından beyaz ekrana aktarılmaya hazılanıyor...
1965'te Amerikalı yazar Frank Herbert tarafından kaleme alınan 6 kitaplık seri, yazıldığı dönemde çığır açan bir eser olmasının yanı sıra bilim kurgu türünün ilk örneklerinden biri olduğu düşünülüyor. Şu ara Corona'dan nasibini alan Hollywood, filmleri art arda ertelemeye başladı. 'Dune' için verilen tarih ise 18 Kasım olarak görünüyor. Ertelenip ertelenmediğiyle ilgili net bir açıklama yok malesef. O zamana kadar dünyanın eski akışına dönmesini umuyor ve bugünlerin en kısa zamanda geçmesini diliyoruz.
Seri 6 kitaptan oluşuyor
Gelgelelim Dune' e... Filmin yönetmeninin Dennis Villeneuve olması benim heyecanlanmama yetti açıkcası. Fransız/Kanadalı yönetmen Incendies, Sicario, Arrival ve hatta benim ilk üçüme giren Blade Runner 2049 gibi harika filmlere imza atmış bir zeka. Kısacası iyi bir çıkacağından şüphem yok. "Kitap her zaman filminden daha iyidir" felsefesine uyarak hemen 6 kitaplık serinin ilk kitabını alıp okumaya başladım.
Dune bir Arrakis gezegenidir. Bu gezegen, uçsuz bucaksız çöllerin bulunduğu, yaşamın oldukça güç ve suyun kıt olduğu gezegen. Bu gezegeni güçlü ve yaşanılır kılan şey ise sadece Dune' da üretilebilen baharat. Kitabı okurken baharat çevirisini gördüğümde çok anlam veremedim ama orijinali 'spice' yani bildiğimiz yemeklere konulan baharat. Bu baharat ya da diğer adıyla melanjın pek çok farklı kullanımı var. Hayatı uzatabildiği gibi, akılsal yetenekleri (geleceği görme, farkındalık arttırma) geliştiriyor ve uzay yolculuğunda kullanılabiliyor. Kısacası, sadece Dune' da üretilen baharat bu gezegen için büyük stratejik önem arz ediyor. Peki bu baharatı kim koruyor? Kum solucanlarına bu serinin fantastik canavarları diyebiliriz. Çok büyük olmaları sebebiyle yüreklere korku salsalar da bu evrende baharatın daimî koruyucuları onlar.
Padişah İmparator tarafından, bu gezegene atanan Atreides hanedanı hiç alışık olmadıkları koşullarla karşılaşıyor. Suyun çok değerli olduğu çölde özel damıtıcı giysiler giyerek vücut sularını saklamayı öğreniyor ve baharat bağımlığı sebebiyle mavi gözlü olan Fremen halkı ile dengeleri oturtmaya çalışıyorlar. Kitabımızın ana karakteri ise Dük'ün oğlu Paul Atreides. Annesi tarafından özel bir eğitimle yetiştirilen Paul' ü, Dune' de pek çok tehlike ve gerçekleştirilmesi gereken pek çok kehanet bekliyor.
Genelde bilim kurgu türüne olan bilgimiz teknolojinin ileri düzeyde kullanılması gibi görünse de Herbert, özellikle teknolojik gelişmelerden olabildiğince az bahsetmeye dikkat ederek, insanlığın ve insan duygularının ön plana çıkarılmasını istemiş. Bu nedenle Dune serisi yalnızca hanedan savaşlarını veya çöl yaşamını ele almıyor. Politik, dini, ekolojik pek çok gönderme mevcut. Kitapta kullanılan bazı terimlerin Arapça'dan alınmasının ve baharatın Dune'daki varlığının stratejik önem arz etmesinin, Ortadoğu'da bulunan petrole gönderme olduğu düşünülüyor. Çöl gezegeninde suyun çok değerli olması ve çölün insan yaşamına uygun hale getirilmesi için gezegende pek çok ekolojik düzenlemeler yapılması planlanıyor. Ayrıca hanedanlar arasındaki çekişmeler, otorite kurma çabası gibi politik konular kitabın ana temasını oluşturuyor.
David Lynch başarılı olamamış
Seriyi beyaz ekrana taşımaya ilk cüret eden isim ise ilginç yönetmen David Lynch olmuş (Sanırım ilginç demek yeterli olmayacak, birkaç filmini izlerseniz ne demek istediğimi anlayacaksınız). Karmaşık hikâyesi ve hayata geçirmesi zor sahneleriyle çekilen bu film pek başarılı olmamış. Kitabı bilmeyenler için anlaması güç, kitabın fanı olanlar için ise hayal kırıklığı olmuş.
Peki Dennis Villeneuve'ün hayatının projesi olarak nitelendirdiği yeni filmin iyi olacağını nereden biliyoruz? Günümüz teknolojisiyle yapılan filmlerde artık hiçbir sahneyi ve görüntüyü ekrana aktarmak imkânsız değil. Ayrıca yönetmen Dune'ü iki filme bölmezsek yapmam demiş. Böylesine karışık bir hikâyeyi bir filme sıkıştırmanın, hikayesinin doğasına aykırı olduğunu düşünüyor. Bu nedenle iki Dune filminin çıkacağı kesinleşti. Filmin müziklerini de efsane isim Hans Zimmer yapıyor. Hatta uzun yıllar filmlerinde beraber çalıştığı Christopher Nolan'ın Tenet filmini Dune için reddetmiş. Kadroya gelirsek yıldızlar geçidi resmen. Son yılların aranan ismi Timothée Chalamet, Paul Atreides' i canlandıracak. Annesi Lady Jessica' yı Rebecca Fergusan, babası Leto' yu ise Oscar Isaac canlandıracak. Kadrodaki diğer isimler ise Jason Momoa, Josh Brolin, Zendaya, Javier Bardem, Stellan Skarsgård... Benim bu projeden beklentim çok yüksek umarım seyirciyi hayal kırıklığına uğratmaz ve son yılların en iyi bilim kurgu filmini izleriz.