Geri Dön
La Fontaine: Çağının ötesinde bir yaşam

La Fontaine: Çağının ötesinde bir yaşam

La Fontaine, Fransız edebiyatının usta kalemi... Hepimiz onu en çok fabllarıyla tanıdık. Fakat o yazma uğraşıyla çağının ötesine geçmeyi başarmış büyük bir sanatçı. Gelin La Fontaine'in yaşamına Molatik olalım...

Kurabiye Canavarı
Kurabiye Canavarı

Madame de La Sabliere'nin korumasında kaldı

8 Temmuz 1621 tarihinde Fransa'da dünyaya gelen Jean de la Fontaine, Champagne bölgesinde yaşayan burjuva bir ailenin çocuğuydu. Babasının işini devralan La Fontaine, 1671 yılına kadar roman ve su işlerinde müdürlük yaptı.

Yazarlıkta en verimli dönemleri Paris'te geçti. Öyle ki 20 yıl boyunca evini bilim adamı, yazar ve filozoflara açan Madame de La Sabliere'nin korumasında kaldı. La Fontaine, dine bağlı olmadığı için ülkenin kralı onun Academie Française seçilmesine karşı çıktı. Fakat yine de 1683 yılında akademiye seçildi.

La Fontaine: Çağının ötesinde bir yaşam

Fransız edebiyatına büyük eserler kazandırdı

Çağdaşları, La Fontaine'i bir masal yazarı olarak görüyordu. Hâlbuki La Fontaine, yazdığı masallarda Dede Korkut masallarındaki üslupla hayvanlara ahlaki karakterler vermiştir. La Fontaine'in bu özelliği çok geç fark edilse de konuşma şeklinde akıcı şiirleri, hayvanlar üzerinde tenkitleri, incitmeden iğneleme usulleri ile Fransız edebiyatına büyük eserler kazandırmıştır.

La Fontaine’i en çok yazdığı fabllar ile tanıyoruz. Hatta 12 kitaplık Seçme Manzum Fablları, yazarın ürettiği en önemli eserlerinden. 6 kitaptan oluşan ilk derleme 1668 yılında 5 kitaptan oluşan ikinci derleme ise daha sonra yayınlandı. La Fontaine fabllarında genellikle Aisopos geleneğinde ikinci derleme ise Doğu edebiyatından yararlanıldı. 1694 yılında ise tek kitap olarak basılan üçüncü cilt yayınlandı.

La Fontaine: Çağının ötesinde bir yaşam

Zamanın ötesinde masal kahramanları…

La Fontaine'nin fabllarının en büyük özelliği ise hem her çağa ait oluşu hem de hiçbir çağa ait olmayan zamanın çok ötesinde masal kahramanlarının özelliklerini taşımasıdır. Belki de bu sebepten kralın gözüne hiçbir zaman giremedi. Fakat yine de kralın çevresindeki herkesle yakın dostluklar kurdu. 17. yüzyıl yazarlarından etkilenen ve onların üslubundan ustalıkla yararlanan La Fontaine, 3 Nisan 1695’te Paris’te hayatını kaybetti.

Benzer İçerikler