Kim Ki-Duk: Unutulmayacak filmler ve daha fazlası...

Oldukça yoksul bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Kim Ki-Duk, maddi yetersizliklerden dolayı öğretim hayatına devam edemedi ve genç yaşta okulu terk etti. Hayatını kazanmak için 20 yaşına kadar çeşitli işler yapan usta yönetmen, 20 yaşında deniz kuvvetlerine katıldı. Sanat hayatına henüz başlamadığı bu dönem, yaptığı bu çeşitli işler ile pek çok insan tanıdı ve insan ilişkilerini geliştirdi. Geçirdiği bu zorlu dönemde bir yandan kendi karakterini inşa ederken bir yandan da hayata bakış açısını inşa etti. Bu dönem ona, filmleri için ilham olacaktı.

Sinema eğitime sahip olmasa da...

1990 yılında Güzel Sanatlar eğitimi almak için Fransa'ya, başkent Paris'e gitti. 3 yıllık Fransa yaşamının ardından, ülkesine döndü ve sinema üzerine çalışmaya başladı. Yaptığı filmlerle dikkatleri üzerine çeken genç Kim, kısa sürede pek çok yarışmada ipi göğüsledi. Ünlü yönetmeni diğer yönetmenlerden farklı yapan, sinema eğitimine sahip olmamasıydı. Aldığı sanat eğitimi sinema üzerine değildi, buna karşın yaptığı işlerle yine de bir yıldız gibi parlamayı başardı. Ancak sinema konusundaki bu eğitimsizlik, 1996 yılındaki ilk sinema filmi 'Timsah'ın ağır eleştiri oklarının hedefi olmasına sebep oldu. İlk filminden sonra çok geçmeden dünyaca ünlü film yarışmalarında boy gösteren yönetmen, 2000 yılında Venedik Film Festivali'nde 'Special Mention' ödülünü aldı ve Altın Aslan adayı olarak gösterildi. Hemen ardından, 2001 yılında gösterime giren 'Adress Unknown' filmi ile Venedik Film Festivali'nde Altın Aslan adayı, aynı yıl 'Bad Guy' filmi ile, Berlin Film Festivali'nde Altın Ayı adayı oldu. Böylece 2002 yılında 'The Coast Guard' filmini yayınladığında, ilk filmi Timsah'ın üzerinden çok geçmeden, dünyaca ünlü bir yönetmen olmuştu.

Sayısız adaylık ve ödül kazandı

Filmlerinde genlellikle şiddet temasını işledi. 2004 yılında yayınladığı iki filmi 'Fedakar Kız' ve 'Boş Ev' filmleri ile Avrupa'daki büyük film festivallerinde pek çok ödüle aday gösterildi. 2005 yılında 'Yay', 2007 yılında 'Nefes', filmleri ile Cannes Film Festivali'nde 'En İyi Film' adayı oldu. 2011 yılında 'Arirang' ile Cannes Film Festivali'nde prestijli 'Un Certain Regard' (Belirli Bir Bakış) ödülünü aldı. Kısa süre içinde başarıdan başarıya koştu ve film sektörüne damgasını vurdu. Ülkesinin sinemasını dünyaya çok başarılı bir şekilde tanıttı. 2012 yılında gösterime giren 'Acı', sinema sektörünü salladı. Venedik'te 'Altın Aslan' , ' Satellite' ödüllerinde 'En İyi Yabancı Film', Dubai Uluslararası Film Festivali'nde 'En İyi Yönetmen' ödüllerini aldı. 2014 yılında, son filmi 'Bire Bir' yayınlandığında, adından söz ettiren başarılı bir yönetmen olmuştu.

Koronavirüs nedeniyle 60 yaşında yaşamını yitiren başarılı yönetmenin, Kim Da-eun isminde bir de kızı var. Genç yeteneklere, zorluklara dolu yaşamıyla ışık oldu. Güney Kore sinemasını dünyaya başarılı bir şekilde tanıttığı için müthiş filmleri ile ufkumuzu açtığı için kendisine minnettarız.