Cem Karaca: Anadolu rock müziğinin efsanesi
Özgün sesiyle, Türk müziğine getirdiği yeniliklerle tanıdığımız, 7'den 70'e birçok kişinin dinleyip sevdiği Anadolu Rock müziğinin önde gelen isimlerinden biri olan, “Gülhane’de ceviz ağacı var mı yok mu?” diye ikileme düşüren Cem Karaca bir müzik efsanesi... Rock’ı kendince harmanlamış, kulaklara pelesenk olmuş o güzel şarkıların bestecisi Cem Karaca’nın hayatına ve şarkılarına Molatik oluyoruz...
6 yaşında ses eğitimlerine başlıyor
5 Nisan 1945 yılında gözlerini İstanbul’da açmış Cem Karaca. Babası Azeri Türkü Mehmet İbrahim Karaca ve annesi opera ve tiyatro sanatçısı Toto Karaca. Sanatla daha anne karnında tanışan Cem Karaca’nın; ‘Suadiyeli Nesrin’ olarak hatırladığı bir genç kızı etkilemek için söylediği şarkı sayesinde ise sesi annesi tarafından keşfediliyor ve henüz 6 yaşındayken ses eğitimlerine başlıyor.
Yuhalasın diye adam kiralamış!
Daha sonrasında ise profesyonelliğe attığı ilk adım olarak, Beyoğlu Spor Kulübü’nde arkadaşlarını kırmayıp sahneye çıkıyor. Devamında ise ‘Dinamitler’ ve ‘Jaguarlar’ adlı gruplarla ‘Rock and Roll’ şarkıları seslendiriyor. Cem Karaca müzik kariyerinde böyle sağlam adımlar atarken, babası Mehmet Karaca o adımların önüne taş koymak istiyor. Çünkü oğlunun şarkıcı değil hariciyeci olmasını istiyor. Cem Karaca sahnede Elvis Presley şarkısı söylerken gerek ‘Aman Adanalı’ türküsünü istemek için gerekse onu yuhalatmak için adam kiralamış. Fakat ne olursa olsun Cem Karaca yolundan dönmemiş.
Batı enstrümanlarıyla Anadolu müziği yapıyor
Müzik kariyerinde ise dönüm noktası askerde bir arkadaşının bağlamasıyla söylediği türkü ile değişiyor. Verdiği bir röportajda o anları; "Ben o güne kadar ne garip, ilkel bir müzik diye düşünürken bir de baktım ki benim o anda içinde bulunduğum hissiyatı o müzik canlandırıyor, dile getiriyor, anlatıyor" ifadelerini kullanarak anlatıyor ve Batı enstrümanlarıyla Anadolu müziği yapma kararı alıyor. İstanbul’a döndüğünde ise ‘Apaşlar’ grubuyla çalışmaya başlıyor. Daha sonrasında ise, Hürriyet gazetesinin düzenlediği Altın Mikrofon yarışmasına sözleri Erzurumlu Emrah'a ait, ‘Emrah’ bestesiyle ikinci olan Cem Karaca ve Apaşlar'ın ilk plağı 1967 yılında çıkıyor.
Birçok unutulmaz şarkıya imza attı
Müzik kariyerinin yanında 1970 yılında başrolleri Murat Soydan ile paylaştığı yönetmen Yücel Uçanoğlu'nun çektiği yerli kovboy filmi ‘Kralların Öfkesi’nde de oynuyor. Oyunculuk kariyeri çok da uzun sürmeyen Cem Karaca, müzik yolculuğuna Moğollar’la devam ediyor. 1974’te ‘Namus Belası’ ve ‘Gurbet’ şarkılarının olduğu bir 45’lik çıkarıyor ve ‘Namus Belası’ ilk günden itibaren büyük bir beğeni toplayarak listelerin en üst sırasında yer alıyor. Bu başarıyla da Moğollar’dan ayrılıp Dervişan’ı kurdu. Cem Karaca ve Darvişan ‘Tamirci Çırağı’, ‘Kavga’, ‘İşçi Marşı’ gibi şarkılara imza atıyor Cem Karaca.
8 Şubat 2004’te hayata veda etti
Cem Karaca, 1978 yılında çıkardığı ‘1 Mayıs Marşı’ plağında komünizm propagandası yaptığı gerekçesiyle yargılanmaya başladı. Cem Karaca, ceza alacağına kesin gözüyle baktığı için Almanya'ya gitti ve yurda dönmedi. Her ne kadar yurda dön çağrısı yapılsa da avukatlarının uyarıları sebebiyle Cem Karaca, 6 Ocak 1983’te vatandaşlıktan çıkarıldı.
27 Haziran 1987'de yurda dönen Cem Karaca, ertesi gün duruşmaya çıkmak için yargılandığı Fethiye'ye gitti. Türkiye'ye döndükten sonra Cahit Berkay ve Uğur Dikmen ile çalışmalarına kaldığı yerden devam etti. Son büyük konserini 17 Ocak 2004’te Ankara Saklıken’te verdi ve son günlerinde ise ‘Yol Arkadaşları’ grubuyla İstanbul’da sahne alan Cem Karaca, “Sen de başını alıp gitme ne olur” desek de 8 Şubat 2004’te kaldırıldığı hastanede hayata gözlerini yumdu.
