Sık sık Jef Buckley ve Thom Yorke'a benzetiliyorsunuz. İlhamınızı onlardan mı alıyorsunuz?
Evet, tıpkı başka sanatçılar gibi onlardan da ilham alıyorum. Aynı zamanda çok sevdiğim şairler ve yazarlar da bu açıdan beni besliyor. Kısacası beni müzikal açıdan besleyen pek çok şey var.
Habibi şarkınız için bir nevi mihenk taşı diyebiliriz. Avrupa'nın genelinde olduğu gibi Türkiye'de de çok dinleniyor. Bunu öngörüyor muydunuz?
Hayır, hayır. Hiç öyle bir düşüncem yoktu. Tıpkı diğer şarkılarım gibi onu ortaya çıkardım. Ama sonrasında olaylar gelişti. Benim için dediğiniz gibi öngörebildiğim bir şey değil ortaya çıkan bu durum.
Şarkılarınıza baktığımızda hüzünlü bir hava seziyoruz. Kendinizi melankolik biri olarak tanımlar mısınız?
Genel manada kendimi öyle tanımlıyorum. Bu doğru. Evet, ortaya çıkardığım şarkıların böyle bir yönü olduğunu söyleyebiliriz. Titreten, dans ettiren şarkılar yapamam. Ama aynı zamanda ben her daim karamsar biri de değilim. Çok mutlu olduğum zamanlar da var elbette. Başkaları gibi eğlenebiliyorum.
Peki bu bağlamda müziğinizi ne şekilde tanımlıyorsunuz? Ya da böyle bir tanımlama mümkün mü?
Kalpten, içten gelen şarkılar yapıyorum. Hissiyata dönük şarkılar olduğunu düşünüyorum.
Nagham Zikrayat Orchestra ile başarılı bir işbirliğiniz olmuştu. Bunu tekrarlamayı düşünür müsünüz?
Nagham Zikrayat Orchestra çok önemli müzisyenlerden oluşan bir orkestra. İçlerinde benim ud hocam olan da var. Onlarla birlikte iş yapmak çok güzeldi. Gelecekte neler olacağını bilemeyiz.
Müzisyenler tekli ve albüm yayımlama konusunda ikiye bölünmüş durumda. Siz bu noktada nerede duruyorsunuz?
Albüm, bir hikayeyi anlatan bir şey. Bir çalışmanın vücut bulmuş hali. Ama bazı durumlarda tek bir şarkı da çok vurucu olabiliyor. Hatta albümden bile daha etkileyici olabilir. Ama bir dinleyici olarak da albüm dinlemeyi yeğlerim.
Amir albümünüz sonrası bir hazırlığınız var mı?
Her zaman şarkı yazan biriyim. Turne dönemlerinde bile bu böyle. Yeni bir albüm için daha fazla vakit ayırmam ve odaklanmam gerekiyor. %100 arkasında duracağım bir iş çıkmalı ortaya.
Yeniden İstanbul'dasınız. Zorlu PSM'de sahne alacaksınız. Neler hissediyorsunuz?
İstanbul gibi bir kentte olmak çok güzel bir duygu. Burada sahne alacak olmaktan ötürü büyük bir memnuniyet duyuyorum. Daha önce de çaldığımdan ötürü tanıklıklarım oldu. Çok iyi bir dinleyici kitleye sahipsiniz.