Mor ve Ötesi'nden 'Forsa': Ters yönden gelen gençlik aşısı!

Türkçe rock'ın 2000'li yıllardaki büyük patlamasının sinyallerini 90'lı yıllarda almaya başlamıştık. Athena'nın 'Skalonga' ile, Teoman'ın 'Papatya' ile, Şebnem Ferah'ın ise 'Vazgeçtim Dünyadan' ile 90'ların ortalarında ve sonunda yakaladığı çıkışları Duman grubu 2000'li yılların hemen başında bir üst noktaya çıkarmıştı. Özellikle 'Her Şeyi Yak' cover'ı Türkçe rock'ın en unutulmaz işlerinden biriydi. Müzik yolculuğuna 90'lı yıllarda başlayan Mor ve Ötesi grubu ise 2005'te yayınladıkları 'Dünya Yalan Söylüyor' ile Türkçe rock'ın söylemine zenginlik katmayı başarmıştı. 'Dünya Yalan Söylüyor' içinde barındırdığı 'Cambaz' ve 'Bir Derdim Var' gibi büyük hit'lerle hem ticari başarı yakalamış hem de Türkçe rock'ta önceleri yalnızca aşk teması üzerinde yoğunlaşan sözlere önemli bir alternatif bakış açısı geliştirmişti.

Mor ve Ötesi'nin en sert ve tavizsiz işlerinden biri

Mor ve Ötesi cephesinden güzel gelişmeler var. "Türkçe rock öldü mü?" dediğimiz bugünlerde grup stüdyoda yeni albümlerinin hazırlığı içinde. Bu albümün habercisi 'Forsa' ise geçtiğimiz günlerde yayınlandı. Klasik bir Mor ve Ötesi şarkısına şimdiden dönüşmeyi başaran 'Forsa' grubun sözel anlamda en sert, en tavizsiz işlerinden biri. Tat olarak 'Cambaz', 'Şirket' ve 'Deli' gibi önemli Mor ve Ötesi hit'lerine yakın duran 'Forsa', sert bir iklimin ürünü olmanın gerektirdiği sorumluluğun bilincinde. Mor ve Ötesi yine "Bir dakika" diyor. Ama bu kez öyle doğru bir zamanda bu bir "Bir dakika"sını gerçekleştiriyor ki 'zamanın ruhu'na, eşyanın tabiatına, iklimin kısır döngüsüne ve tüm bunların da ötesinde gençliğin sesi olmayı başarıyor.

Mor ve Ötesi'nin en önemli 'Bir Dakika'sı

'Forsa' ters yönden gelen bir gençlik aşısı. Bir umut. Bir hatırlatma. Zamanlama olarak baktığımızda grubun bugüne kadar yayınladığı en önemli 'Bir dakika'sı. Kızıl rengin hakim olduğu single kapağını ve videosunu dikkate aldığımızda bir değişimin habercisi. Kronikleşen mutsuzluklara, kabullenişlere dair tavizsiz bir 'hatırlatma', 'kendine getirme' çağrısı. Mor ve Ötesi, Türkçe rock'ın can çekiştiği, pandemi yüzünden konserlerin iptal olduğu ya da ertelendiği bir dönemin sonrasında bizi kendimize getiren, hayata -en azından hatırladığımız kadarıyla- bir kez geldiğimizi ancak yaşayacağımız mutlulukların ve mutsuzlukların bizim "Çay mı kahve mi?" sorusundaki seçimimize kadar bağlı olduğunu vurgulayan bir şarkıyla, 'Forsa'yla aramızda. Sonunda beklediğimiz Mor ve Ötesi damarına ulaştık. 'Forsa' sadece yeni Mor ve Ötesi albümünü değil mutsuz olduğumuz her şeyin yenileneceğini, iplerin aslında evimizde ve evimizde olduğunu çarpıyor yüzümüze. Bu çağrıyı dikkate alma zamanı şimdi. Hayat kısa, müzik sonsuz. 'Forsa' yıllar sonra da Mor ve Ötesi'nin en nokta atışı işlerinden biri olarak anılmaya devam edecek...

 

twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr