'Unuttum Derdimi' yılın sağlam hit'lerinden biri oldu
Jabbar'ın sesini ilk önce 2017'de 'Raf'la duyduk. Deeperise ile birlikte kaydettikleri 'Raf', elektronik altyapısıyla dikkat çekmeyi başarmıştı. Önce dijitalde sonra radyolarda ses getiren şarkı hem Deeperise'ı hem de Jabbar'ı heyecanla takip etmemizi sağlamıştı - hem de tek bir şarkıyla! Deeperise ve Jabbar sık sık birlikte üretmeye devam ettiler. Hatta bu üretimin son halkası 'Unuttum Derdimi' 2021'in en sağlam dans hit'lerinden biri oldu diyebiliriz rahatlıkla. Popüler müziğe elektronik dokunuşlarla kalite katan bu ikiliden Jabbar bir yandan da solo olarak kariyerine devam ediyor.
Elektronikte de akustikte de başarılı
Solo kariyerinde tıpkı Deeperise'la birlikte kaydettikleri şarkılar gibi elektronik ağırlıklı ilerleyen Jabbar, son olarak 'Heder' adlı şarkısını dinleyicilerle buluşturdu. Şarkının sözü, müziği ve prodüksiyonu komple Jabbar'a ait. Şarkıyı "Kesin elektronik bir şarkıdır" diyerek dinleyenler ise şaşırıyor. Çünkü Jabbar bu kez tamamen akustik bir sound'la karşımızda. 'Heder' adını verdiği şarkı melodisiyle, temposuyla, sıcaklığıyla sizi avucunun içinde hapsetmeyi başarıyor. 'Heder'in özellikle alternatif isimlere de yer veren bazı Türkçe pop radyolarında rotasyona gireceğinden şüphem yok açıkçası. Karaköy'den ev tuttuğuna artık emin olmaya başladığım İsveçli müzisyen Jay-Jay Johanson nasıl müziğinde hem elektronik hem de akustik sound'lar denedi ve muazzam bir denge yakaladı, işte Jabbar da bence tam olarak bunu yapmalı. Jabbar elektronikte çok iyi. Ama 'Heder'i dinledikten sonra akustikte de bir hayli iyi olduğunu görmemiz, duymamız, fark etmemiz, hemen koşar adımlarla takdir etmemiz gerekiyor. Jabbar, alternatif sahnenin en heyecan veren isimlerinin başında geliyor benim gözümde artık.
Akustik müziğe karşı boş değiliz!
Jabbar gibi güçlü, karizmatik bir vokalin ters köşe yapıp akustik bir sound'la karşımıza çıkması zaten yeterince heyecan verici, evet. Ama beni asıl heyecanlandıran kısım 'Heder'in 2000'lerdeki 'akustik' trendini tekrar başlatıp başlatmayacağı. Biliyorsunuz, 2000'li yıllarda adını duyuran birçok Türkçe rock temsilcisi sadece rock sound'lar değil aynı zamanda şarkılarının akustik versiyonlarını da dinleyicilerle buluşturmuştu. Gripin, ilk albümleri 'Hikayeler Anlatıldı'yı 2005'te 2. Baskı ile bu kez şarkılarının akustik versiyonlarına da yer vererek karşımıza çıkmıştı. 2010'lu yılların başında Manga da 'e-akustik' adını verdikleri bir akustik projesiyle birçok rock dinleyicisinin gönlünü fethetmişti. Rock müziğin küresel çapta elektronikleştiği, hatta pop müziğin de giderek synthpop'a kaydığı bir devirde nasıl daha önce Amy Winehouse'la retro furyası başlamış ve bu trend ile birlikte ortaya Duffy'nin ilk albümü 'Rockferry' gibi muazzam bir başyapıt çıkmıştı, işte ben de bu 'retro' furyasının bir benzerinin akustikte yaşanmasını diliyorum. Evet, elektronik müzik -şükürler olsun- artık Z kuşağının vazgeçilmezi. Ama dinleyici her zaman farklılığı da sever. Alternatif sahnedeki isimlerden daha çok akustik şarkı duymak istiyoruz artık. Elektroniği seviyoruz. Ama akustik müziğe karşı da boş değiliz!
twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr
