Hande Yener'den başka bir tane daha var mı yok mu?

Müzik kariyerinde sık sık sound değiştiren, birçok farklı aranjörle çalışarak müziğine yenilik katma gayreti gösteren Hande Yener, bazen 'Kibir'li ve nitelikli, bazen ise 'Bodrum'a ya da bir 'Havaalanı'na giderek nicelikli bir dönemden geçmişti. Kendini aşma çabası içerisinde olan herkes gibi o da elbette nitelik ve nicelik dengesini yakalamayı amaçladı çoğu zaman. Ama bunu her daim yakalamakta sıkıntı çekti. 'Beni Sev'le birlikte niceliksel açıdan tıpkı 2000'li yılların başındaki gibi kolaylıkla radyolarda rotasyona girmeye başlayan Yener, özellikle geçen yıl yayınladığı 'Aklımda' ya da 'İyi Ya' gibi şarkılarla da dijital müzik dinleyicisine hitap etmeyi seçti. Bir nicelik-bir nitelik şeklinde giden bu 'çok yönlülük' elbette bir seçim. Hande Yener, müzik hayatında önceki yaptığı her hatayı tekrarlamıyor, bazılarından ders çıkartıyor. Her ne kadar bir albümü ya da 'yeni bir dönem'i yalnızca tek bir aranjöre teslim etmek gibi hataları tekrarlamakta ısrar etse de çok yönlülüğünü sık sık hatırlatması ve nicelik ağır bastığında nitelikten, ya da tam tersi şekilde ilerlemesi gayet pozitif durumlar.

Monotonluk pozitif sonuçlar doğurmuyor

İddialı şarkı ve albüm isimleriyle tanıdığımız Hande Yener, 2023'ü ise 'Benden Bir Tane Daha Yok' ile karşılamayı seçti. 'Kraliçe'yle, 'Mükemmel'le her daim kendisine pozitifliği aşılayan ancak bunu yaparken bu aşırı iddialı hal nedeniyle antipatik de bulunan Yener'in kendi içinde çelişmemesi ve 'benmerkezcil'liğe seslenmeye devam etmesi tutarlı. Sözü ve müziği Genco Ecer imzalı olan, aranjesi ise Misha'ya ait olan 'Benden Bir Tane Daha Yok' yalnızca 2 dakika 19 saniye sürmesi bakımından elbette tamamen dijitali ve gençleri hedefleyen bir şarkı. Eski Hande Yener dinleyicilerinin "Ben artık seni anlamıyorum Hande" diyeceği bir sound'la karşımıza çıkan Hande Yener, eski kuşağın iddiasının aksine aslında doğru yolda. Yeni nesili yakalayabilmenin yolu trap ya da rap'çiler gibi müzik yapmaktan geçmiyor elbette. Fakat onlara yakın bir sound ile kendi stilinizi birleştirmeniz gerekiyor. Bu noktada öyle bir terazi yakalamalısınız ki bir taraftan biri asla ağır basmamalı. "Çok rap olmuş" kokmamalı bir şarkı. Ya da tamamen 'eski usul'de diretmek de elbette evvela niceliksel açıdan doğru değil. Hande Yener'in 'Benden Bir Tane Daha Yok'u bu noktada teraziyi yakalamayı başarıyor. Tamamen Z kuşağına hitap etmek yerine Hande Yener'in klasik çizgisinden izler taşıyor, fakat bunu yaparken eski dinleyicilerin anlamakta zorlayacağı bir müzikalite ile modern bir görüntünün peşinden gidiyor. Murat Joker yönetmenliğinde çekilen video klip ise tipik bir Hande Yener iddiasını barındırıyor ve elbette aşırı tahmin edilebilir olması da klipteki kırmızı saçlı stile rağmen oldukça heyecansız ve sönük. Biliyoruz ki Hande Yener yine stil ekleme peşinde ve bunu en başta saçla sonra da aksesuarlarla besleyecek, zenginleştirecek. Hiçbir kimse bu kadar özen göstermezken onun göstermesi sevindirici olsa da bunu her daim yaptığınızda o kadar da heyecan verici olmuyor elbette. Lady Gaga'nın 'Joanne' albümü gibi görece sadeleşip daha sonra patlattığınızda asıl etki yaratılıyor. Yani monotonluk aslında sanılanın aksine pozitif sonuçlar doğurmuyor. Mutlaka zig zaglar olmalı.

İddialı gözükmeden de iddialı olabilir

Ki o zig zagsız durum şarkının aranjesinde ve akışında da karşımıza çıkıyor. Türkçe pop'ta yenilik bazında ciddi bir mihenk taşı, dönüm noktası olan Gülşen & Edis düeti 'Nirvana' gerek süresi, gerekse dinamik yapısı ve tekerleme gibi sözleriyle gerçekten muazzam bir Ozan Çolakoğlu başyapıtıydı. Misha aranjörlüğündeki 'Benden Bir Tane Daha Yok' evet uzunluk bazında 'Nirvana' kadar ama ne Gülşen & Edis düeti kadar yenilikçi ne de bu düet kadar dinamik. 'Benden Bir Tane Daha Yok' detaylara takılmadığımızda gayet keyifli bir iş ancak biraz kurcalanınca eksik ve klipteki iddianın altını pek de dolduramayacak zayıflıkta. Şarkının 'Aura meselesi bu şekerim'li kısım haricinde pek de çarpan bir kısmı yok. Kısacık bir şarkıya 3 şarkılık sözler yazmak bir yeniliktir mesela. Tezatlıklar çarpıcıdır. 'Benden Bir Tane Daha Yok'u dinlemeden önce kafanızda nasıl sözlerle karşılaşmayı düşündüyseniz, evet, o sözlerin hepsi şarkıda geçiyor mesela. Elbette kontrastlık adı altında çelişkili sözler olmayacak. Ama bir dinleyici 'Benden Bir Tane Daha Yok'u dinlemeye başladığında yine de bir sürprizle karşılabilirdi. "Nasıl yani?" diyebilirdi. İstenilseydi yapılabilirdi. Çünkü mantık doğru. Hande Yener markası için de yeterli. Fakat sürekli yerinizi sağlamlaştırmaya çalışıp "En iyi defans ataktır" demiyorsanız o zaman gerilemeye de mahkumsunuz elbette. Hande Yener özellikle 'Aklımda'dan beri 'yeni dönem'ini sağlamlaştırma peşinde daha çok. Halbuki neredeyse çeyrek asırdır Türkçe pop'un A liginde kalabilmeyi başarmış bir yıldızdan bahsediyoruz biz. Nitelik ve nicelik dengesini isterse birleştirebilir. Sözel bazda günlerce konuşulacak bir 'Ben Şarkımı Söylerken' patlatıp "İçine girdiğin küçük kaygan deliği yeni ve büyük bir dünya mı sandın?" diyebilir. İddialı gözükmeden de iddialı olabilir. Şekil önemli. Ama söylemle şekil yeterince bütünleşmeyince söylem de çiğ kalıyor haliyle. Hande Yener'in epey uzun bir zamandır sıkıntısı da bu gibi duruyor. Halbuki bunu başarabilse 5-10 milyonlar yerine 50 milyonlara ulaşması çok da zor değil.

 

twitter.com/mayksisman
instagram.com/mayksisman
youtube.com/mayksisman
can.sisman@milliyet.com.tr