Gülçin Ergül 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' ile 'mesafe'yi ortadan kaldırdı
Gülçin Ergül 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' ile sadece hayranlarını değil tüm Türkiye'yi üzen olayla barışma ve kabullenme sürecinde oldukça değerli bir adım atıyor. Gücü müzikte buluyor, daha da önemlisi solo kariyerinde aşması gereken 'mesafe' problemini rahatlıkla çözüyor...
Hepsi grubundan tanıdığımız Gülçin Ergül, 2010 yılından beri solo müzik kariyerine devam ediyor. 'Ara Ara' ile başlayan solo kariyerinde bugüne kadar İngilizce albümden arabesk projesine çeşitli farklılıklarla karşımıza çıkan Ergül'ün en büyük hit'i ise 2015 yılında yayınlanan 'Bir Tanecik Aşkım' olmuştu. Yayınlandığı dönemde Youtube'da izlenme rekorları kıran video bugüne kadar tam 43 milyon kez izlendi ve dinlendi. Daha da önemlisi Gülçin Ergül'ün radyolar tarafından benimsendiği ilk işi olmuştu bu şarkı. Muazzam İskender Paydaş aranjesi, söz ve beste arasında yakalanan uyum 'Bir Tanecik Aşkım'ı oldukça keyifli ve pozitif bir Türkçe pop klasiğine dönüştürmeyi başarmıştı. Gülçin Ergül daha sonra pek çok farklı tatla karşımıza çıksa da 'Bir Tanecik Aşkım'daki kadar ilk dinlemede dinleyiciyi içine alan, ana akım pop ya da alternatif dinleyicisini yakalayabilecek bir şarkı sunamadı. Ta ki 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı'ya kadar bu durum devam etti.
Ortaya çok önemli bir kelime çıkıyor: Samimiyet
Sözü ve müziği Genco Ecer imzalı olan 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' sadece Gülçin Ergül'ün değil aynı zamanda Türkçe pop ya da ana akım pop sahnesinde 2022'de yayınlanan en sağlam şarkılardan biri. Kısa sürede trend videolar arasına giren, dijitalde de ilk haftası itibarıyla bir pop şarkısına göre hiç de fena sayılmayacak dinlenme rakamlarına ulaşan şarkı en başta aranjesiyle sizi yakalamayı başarıyor. Metehan Köseoğlu imzalı aranje o kadar trend ve modern ki şarkıyı duyar duymaz elinizde her ne varsa bir kenara bırakıyorsunuz ve sadece şarkının sizde uyandırdığı çağrışımlara odaklanıyorsunuz. Bu noktada sözler devreye giriyor. Ve özellikle de Gülçin Ergül'ün birkaç ay önce başına gelen oldukça üzücü olayla şarkının sözleri birleştiğinde ortaya çok önemli bir kelime çıkıyor: Samimiyet! Gülçin Ergül 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' ile sadece hayranlarını değil tüm Türkiye'yi üzen olayla barışma ve kabullenme sürecinde oldukça değerli bir adım atıyor. Gücü müzikte buluyor, daha da önemlisi solo kariyerinde aşması gereken 'mesafe' problemini rahatlıkla açıyor.
Hoş geldin kulübe!
Gülçin Ergül, Türkçe pop sahnesi için önemli bir vokal. Ama bugüne kadar kendi şarkılarını söyleme ısrarından belki de her zaman kıyıda köşede kalmış bir isimdi. 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' doğru bir prodüksiyon. Düzenleme, söz, beste, video klip, single kapak seçimi her şey o kadar doğru ki sonunda "Oh be!" diyebiliyoruz artık. Ama 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' sadece doğru değil aynı zamanda samimi. Gerçek bir veda ve kabulleniş var şarkıda. Genco Ecer, Gülçin Ergül'ün yaşadıklarından etkilenerek böyle bir şarkı yazmış ve hatta Ergül'e hediye etmiş bile olabilir. Müziğe ve belki de hayata küstüğü noktada Gülçin Ergül "1 dakika!" demiş ve sanata, üretime tutunmaya karar vermiş. Bana bunlarla geliniz! Her anlamda çok başarılı bir tavır bu. Ortada yaşadığı acıyı dramatize eden bir kadın yok. Ortada magazinin büyük ilgi gösterdiği bir durumu fırsata çevirme çabası yok. Ortada yaşadığı büyük acıya rağmen içindeki müzik tutkusunu galip çıkartan, yaşamaya ve yaşatmaya kararlı bir kadının tam da kendisine yakışan bir müzikaliteyle yoluna devam etmesi var. 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' Gülçin Ergül'ün bugüne kadarki en sağlam şarkısı. Çok daha samimi ve gerçek bir şarkı. Üstelik de Gülçin Ergül'ün R&B ve caz potansiyelini ortaya koyan ama bunu yaparken ana akım pop dinleyicisini de yakalamayı başaran bir şarkı. Evet, bazen hayat bizi çok zorlasa da öyle enteresan bir şey oluyor ki 'kötü' gözüken olaylar bizi kendi ışığımıza yaklaştırıyor. Tabii ki Gülçin Ergül'ün yaşadıkları çok acı. Ama şöyle düşünelim, böyle bir acı yaşamasaydı Gülçin Ergül'den bir 'Gökyüzü Çağırdı Aşkı' gibi muazzam bir bomba duyabilir miydik? Ben zannetmiyorum. En sevilen şarkılara bakın. Hepsinin arka planında mutlaka bir acı, bir isyan, bir tutku var. Sanat böyle bir şey. Hayatın ne olduğunu, neden sonunda 'Bitti' yazısı çıkacağını bilmemize rağmen büyük bir hevesle yaşamaya devam ettiğimizin cevabı da başka hiçbir şeyde değil sanatta saklı. Gülçin Ergül, iyi ki bizimlesin ve iyi ki doğru ve samimi prodüksiyonlarla bizim yanımızda olmaya devam edeceksin. O 'mesafe' ortadan kalktı bir kere. Hoş geldin kulübe!