Finalde çalan şarkı vasat bir filmi kurtarabilir mi?
Söz konusu hobiler olduğunda birçok kişi aynı cevabı veriyor. Nedir o? Elbette film izlemek. Film izlemeyi sevmeyen birine denk gelmemiz epey düşük bir ihtimal. Film izlemek birçokları için hobi, birçokları için vazgeçilmez bir tutku. Peki vasat bir film izlediğimizde sinirlenmiyor musunuz? Elbette sinirleniyoruz, 'Vakit kaybı, sakın izleme' diye eşimizi, dostumuzu uyarıyoruz. Yani beğenmediğimiz bir film hakkında epey hunharca eleştiriler sarf ediyoruz. Peki hiç şu olmuyor mu size de; bir filmi hiç
Eminim siz de pek çok yaşamışsınızdır bu durumu.
Tıpkı yıllarca küs olduğunuz bir iş arkadaşınız istifa ettiğinde ya da işten çıkarıldığında ona kıyamayıp "Yolun açık olsun" diye sarılmak gibi bir şey.
Evet, hiçbir sarılış geride kalan o negatif duyguları silemiyor ama bir şekilde üstünü örtüyor.
90+4'te öyle bir gol atılmış olunuluyor ki bir şekilde bütün o negatif duyguların keskinliği azalıyor, daha nötrleşiyor her şey.
Finalde çalan şarkı vasat bir filmi kurtarabilir mi?
Evet, kurtarabilir.
Önemli olan bir şekilde iz bırakmak değil midir?
Film, bütün gücünü final sahnesindeki şarkıdan alıyordur size göre, bir başkasına göre ise bütün film zaten halihazırda şahanedir ve final sahnesinde çalan şarkıyla tavan yapmıştır.
Tıpkı az önce verdiğimiz örnek gibi:
Siz o iş arkadaşınızla yıllarca küs kalmışsınızdır, hiç konuşmamışsınızdır.
Ancak o son veda sarılışından sonra sizin bile duygularınız nötrleşmiştir.
Ama o arkadaşınızın masa arkadaşı belki de yıllarca kendine gelemeyecek, siz bile kötü etkilenmişsiniz yahu, o ne yapsın?
"Sen telafisi olmayan en büyük hatam benim"leri bir kenara bırakalım ve 90+4'lere daha açık olalım...