Arabesk müzik neden bu kadar çok ilgi görüyor?
Bu yılın şüphesiz vazgeçilmez trendi, 'arabesk'. Adı geçen her albüme başarı garantisi veren bu türü ve gücünü arkasına alan sanatçılara biraz değinelim.
Şimdi size ilk müzik albümünüzle nasıl listelerde patlama yaratabileceğinizin reçetesini vereceğim: Sevdiğiniz 5 arabesk şarkıya karar veriyorsunuz, yanına 'İtirazım Var' ve 'Mutlu Ol Yeter'i ekliyorsunuz, albümün arabesk albüm olduğunu herkesin gözüne sokmak için de adını büyük parlak harflerle 'ARABESK' ya da daha çok satmasını istiyorsanız tercihen 'ARABESQUE' koyuyorsunuz. Evet! Artık elinizde ilk 10'a girmesi garanti olan bir albümünüz var. Hayırlı olsun!
Müzik piyasası son günlerde adeta değer kaybeden bir dövize benziyor. Bunun temel nedeni bence ülkenin odağındaki konuların çok sık değişmesi ve konunun müziğe kolay kolay gelmemesi. Hal böyle olunca tıklanma için yapılan 'popüler' müzik istediğini alamıyor, başarısızlık yaşıyor. Öyle ki dünyaca ünlü markaların sponsor olduğu klipler, beddua edercesine söylenen şarkılar ve Instagram'daki sahte hayata laf atan ve oldukça dikkat çeken parçalar bile bu düşüşten nasibini alıyor. Fakat demokraside çareler tükenir mi? Elbette hayır!
Bu oyuna girmek istemeyen fakat bir yandan da "Bir şeyler üreteyim" diyen sanatçılarımız da kendilerini 'arabesk'in kollarına bırakıyor. Bir yandan Funda Arar bastırıyor 'Arabesk' adlı albümüyle, bir yandan pop şarkılarla hayatımıza giren Gülçin Ergül aynı adlı albümüyle "Ben de burdayım!" diyor. Şimdi yalan yok, albümler tutuyor, şarkılar her yerde çalıyor, bu işler seviliyor. Garanti bir yatırıma ortak olmak gibi, başarı kaçınılmaz.
Bu arabesk albüm 'cover'lama işini başlatan isim, yıllar önce yaptığı 'Arabesque' albümüyle Işın Karaca'ydı. Arabeskin popülaritesi çok daha yüksekken çıkardığı bu albümde sesinin gücünü göstererek adeta şov yapmıştı. Öyle bir akım başlattı ki, düşünün, bu yıllara kadar aynı ivmeyle geldi. Tabii arada Sibel Can ve Zara eksik mi kalsın? Onlar da patlattı birer 'arabesque'.
"Arabesk neden bu kadar çok ilgi görüyor?" sorusuna aslında verilebilecek birçok cevap var; çünkü herkes müzikten kendine geçeni alır. Ama sanırım ortak paydada tek bir neden yatıyor: HİSSETMEK. Arabesk şarkı, hem dinlerken hem de söylerken de 'hissettiriyor' kendini. En basitinden şarkı gürültülü, gereksiz detaylarla dolu olmadığı ve yavaş olduğu için o anlamlı sözler kulaktan sadece girmiyor, kendilerini anlamamızı, anlatılanı düşünmemizi de sağlıyor. Eğer sağlam bir müzikle de birleşmişse, o an o duygulara sahip olmasanız bile hissedebiliyorsunuz.
Ve son olarak, ben bu yazıyı yazdığım sırada Aleyna Tilki kendisinin bu şarkıdan sonra 'Aleyna Baba' olacağını söylediği Emrah Karaduman düetli arabesk şarkısını çıkardı. Daha doğrusu kendisinin değimiyle 'yeni bir tarz yarattı': Futurebesk! Yani, 'gelecekçi arabesk'.
Demem o ki geçmişten veya gelecekten, nereden gelirse gelsin, hayatımıza arabesk daha da çok gireceğe benziyor. Fakat umarım sürekli geçmişten beslenmek ve eskiyi tekrar etmek yerine, onlar kadar sağlam yeni şarkılar olarak girer hayatımıza.
Bu uzun süreç içerisinde 'arabesk zehirlenmesi' yaşamamaya dikkat edin.