Eurovision'a katılır gibi dizi çekmekten vazgeçelim
Netflix'in dünyayı her geçen gün daha da kasıp kavurmasının ardından birçok dizi izleyicisi, hayranı olduğu dizilerin haricinde farklı diziler de keşfetmeye başladı bile. Avrupa ve dünyanın geri kalanında yayınlanan dizileri Netflix'te görmeye başladık. Daha da güzeli, Netflix'in ülkeler bazında diziler çekmeye başlamış olması. İtalya'da 'Suburra', Almanya'da 'Dark' bu anlamda o ülkelerdeki ilk örnekler, ilk Netflix yapımı dizileri. Bizim de bir eksiğimiz yok, çün
Siz bir yönetmen olsanız ve "Kanka, Netflix için Türkiye yapımı bir dizi çek bize" denilse size mesela...
Aklınıza ilk gelen şey İstanbul, tarih ya da Osmanlı olabilir.
Ya da mesela kahramanlık hikayesine yer verilebilir.
İşte tam olarak böyle bir diziyle karşı karşıyayız.
Türkiye'deki ilk Netflix yapımı olan dizi Çağatay Ulusoy'u ve böyle bir konuyu içerecek.
Ortaya elbette iddialı bir yapım çıkacağı kesin, çıkmaması büyük sürpriz olur.
Ama 'Dark'ın o gizemli ve sistematik tarafı olsun, 'Suburra'nın o mafya ilişkileri olsun, 3 kilometre uzaktan baksanız "Bu hangi ülkeden sizce?" deseniz ilkine Alman, ikincisine İtalyan, tarih-kahramanlık dizisine de elbette Türk dizisi dersiniz.
Yahu Eurovision'a mı katılıyoruz?
Neden bu kültürel değerlerin dizilerde muhakkak olması isteği, dileği, arzusu?
Sendrom mu, ispat mı; bu neyin matematikliği?
Brezilya yapımı '3%'e bakın, bilim kurgu, teknoloji.
Brezilya tadını almıyorsunuz bile.
Tek bir doğru yok, ortada zaten yanlış yok.
Ve muhtemelen bahsi geçen diziler 'ilk' oldukları için bu 'değer' vurgusuna özellikle dikkat ediliyor da olabilir.
Ama mesela Türkiye'den bilimkurgu, Almanya'dan sitcom filan da çıkabilmeli.
Muhtemelen çıkacak ama biraz beklememiz gerekecek...