01.02.2025 - 14:20 | Son Güncellenme:
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca, bazı sanatçı ve oyuncuların menajerliğini yapan Barım hakkında sosyal medya platformlarında yer alan paylaşımlar ve haberlerdeki iddiaları ihbar kabul edilip, maddi gerçeğin ortaya çıkartılması için resen soruşturma başlatıldı. Soruşturma kapsamında peş peşe ünlü isimler ifade verdi.
ID İletişimin kurucusu olan ve birçok ünlü oyuncunun menajerliğini yapan Barım hakkında Tolga Karel'den yeni açıklama geldi. Oyunculuğu bırakan ve ABD'de TIR şoförlüğü yapan Karel, sabah.com.tr'ye çarpıcı açıklamalarda bulundu. Karel, 15 Temmuz darbe girişiminden önce sektörde FETÖ'cüler ile Ayşe Barım'ın hakim olduğunu, darbe girişiminden sonra ise Ayşe Barım'ın tek başına sektörü ele geçirdiğini ve palazlandığını söyledi.
Sektörden uzaklaşarak başka bir hayatı tercih etmesinin nedenini anlatarak başlayan Tolga Karel, "Ayşe Barım olayını şöyle algılamak lazım, yıl 2015, 15 Temmuz darbe girişiminden önce sektörde iki tane yapılanma vardı, düşünceleri ters olan iki grup vardı. Bunlardan bir tanesi FETÖ'cülerdi, diğer taraf ise yurt dışı sermayesinin desteklediği Ayşe Barım ve onun cemaatiydi." dedi.
"KARİYERİMİZİN BİTECEĞİNİ BİLİYORDUK"
'Kod Adı: KOZ' filminin FETÖ'nün kirli emellerini anlatan ilk yapım olduğunu belirten ve orada rol alan Karel şu açıklamayı yaptı: Biz 2015 yılında Kod Adı Koz diye bir film yaptık. Bu filmi yapanlar ve oynayanlar Cumhurbaşkanımıza olan sevgimizden dolayı kalbimizi, yüreğimizi koyduk. Devletin içine sızmış Fetullahçı örgütün bütün açıklarını ortaya çıkaran bir filmdi. Bu film vizyona girdikten sonra kariyerimizin biteceğini biliyorduk. Sektörden uzaklaşmamız gerektiğini biliyorduk. Bu filmde oynamak demek kafamıza kurşun sıkmak gibiydi, intihar etmek gibi bir şeydi. Ben bu işin içinde olmak istedim çünkü bir tarafta devlet elden gidiyordu. Bir taraftan da Cumhurbaşkanımız yalnızlaştırılmıştı. Ona olan sevgimden dolayı kariyerimin biteceğini bile bile ben bu filmde olmak istedim. Ben iddia ediyorum ki; bu filmden sonra darbe girişimi öne alındı. Sonbahar gibi planlıyorlardı, temmuz ayına çekerek hazırlıksız bir şekilde yapmak zorunda kaldılar. Bence FETÖ'cülerin başarısız olmasında etkili olan bir film oldu, kendimle gurur duyuyorum.
"Başında da söylediğim gibi sektörde iki taraf vardı." diyen Karel, "Biri Fetullahçılar diğeri Ayşe Barım. Bunu herkes biliyor neden dillendirmiyorlar anlamıyorum. Fetullah Gülen terör örgütü çökertildi, sektörde de çöktü. Meydan diğer yapıya kaldı. Ben o nedenle geç kalınmış bir operasyon diyorum." ifadelerini kullandı.
"DÖNMEK İSTEMEDİM"
Karel sözlerinin devamında şu ifadelere yer verdi: Yurt dışından fonlanan Ayşe Barım tarafı yayıldı. Ortaya çıkmış olmasından memnunum. Ben vatan sevgisi ile dolu bir adamım. Bu filmden sonra sektöre dönen, dizilerde filmlerde oynayanlar oldu. Ama ben dönmek istemedim. Cumhurbaşkanımız ile ilgili sözlerimden dolayı bana yalakalık yapıyor diyenler olacaktır. Benim cumhurbaşkanımız ile bir kare fotoğrafımı bulsunlar kendimi keserim.
İKİ İSME DAHA DİKKAT ÇEKMİŞTİ
Daha önce açıklama yapan Karel, "İşin içinde Amerika lobisi ve Ermeni sermayesi var. O yüzden Disney, Netflix ve Amazon Türkiye'de. Bu ağın içinde iki Türk yapımcı daha var. Hepsinin Los Angeles'ta evi bulunuyor, senede iki kere mutlaka orada toplanıyorlar. Bu basit bir menajer meselesi değil. Türk toplumunu tekrar dizayn etme hareketi. Aynı şeyi Güney Kore'de yaptılar. Bak şimdi Güney Kore'de toplum ahlakı paramparça." demişti.