Kredi faizlerinin Merkez Bankası’nın kararlarıyla biraz daha düşüş durumu var. Bunu şöyle değerlendirmek lazım. Aylık yüzde 2.50 gibi oranları nispeten yılın 4’üncü ve 5’inci aylarında görüyor olacağız. Yıl sonunda da yüzde 2 seviyelerine yaklaşacağız diye tahmin ediyorum.
Yüksek faiz düşük fiyat denklemine baktığımızda yüksek faizle konut almanın biraz daha avantajlı olacağını değerlendiriyorum. Maliyet artışı yeni inşaatlarda fiyatları yukarı çekiyor. İkinci el gayrimenkullerde stoklar gittikçe azaldı. Fiyatların önümüzdeki dönemlerde yükselmesi kaçınılmazdır.
Tüketicilere vereceğimiz tavsiye eğer düşük metrekarelerde bile olsa şu an için belirli bir finansman sağlandıktan sonra bir konuta en azından giriş yapmak. Burada şu faktör unutulmamalıdır. Türkiye’de konut kredisini tekrar yapılandırmak önemli bir avantajdır. Bu yapılandırma yapılırken de önemli avantajlar elde edilebiliyor. Kalan ana para üzerinden yüzde 2 ceza var. Kredi faiz oranları düştüğü zaman kredi tekrar yapılandırılarak daha uygun kredi geri ödemeleri sağlanabilir. Bunu yapacak olan tüketiciler için de şöyle bir tavsiyemiz var. En azından kredilerin düşme süreci olan bu 1 yıllık süreçte geri ödemeleri finanse edebileceklerini dikkate almalılar. Faiz oranlarının da yüzde 2’ye düşebileceğini varsayarak daha sonraki ödeme planlarını buna göre değerlendirmeleri gerekiyor.
İlk evi alanlara krediyle alakalı kredi limitleri mümkün olduğu kadar verilmeye çalışılıyor. İkinci evi alacaklar için kredi imkanı daraltılmış durumda. Mevcut durumda çok az kredi veriliyor. Ev sahibi olmayan vatandaşların bu dönem içerisinde alternatif olarak yaşamayı öngördükleri metrekarelerde en azından gayrimenkul tarafında bir yatırıma geçmelerinde fayda var diye değerlendiriyorum.”