15.02.2025 - 07:28 | Son Güncellenme:
HURDA TEŞVİKİ SON DAKİKA HABERLERİ | Otomotiv sektörü, hurda teşvikine dair yeni gelişmeleri yakından takip ediyor. Hurda teşvikine ilişkin son dakika haberleri, 3 milyondan fazla araç sahibi tarafından merakla araştırılıyor. Eğer bu teşvik yasalaşırsa, 25 yaş ve üzerindeki araç sahipleri için önemli fırsatlar doğacak. Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne sunulan kanun teklifine göre, 2000 model ve daha eski araç sahipleri, sıfır kilometre araç satın alarak ÖTV muafiyetinden yararlanabilecek. Bu düzenleme, eski araçların geri dönüşümünü teşvik etmeyi ve çevre dostu yerli üretim araçlarının satışını artırmayı hedefliyor. Teklif doğrultusunda, araçlarını hurdaya teslim eden sahipler, yalnızca bir kez olmak kaydıyla ÖTV ödemeksizin yeni bir araç edinebilecek. Otomotiv sektöründe büyük heyecan yaratan bu gelişme sonrası, Hurda Teşviki Yasası'nın son durumu, 2025'te ne zaman yürürlüğe gireceği ve hangi araçların bu teşvikten yararlanacağı gibi sorular gündemde. Peki, 25 yaş ve üzeri araç sahipleri, ÖTV muafiyetiyle hangi araçları alabilecek? Hurda teşviki ne zaman çıkacak, çıktı mı?
Hurda teşviki için hazırlanan yasa teklifine ilişkin şu an bir yeni gelişme yaşanmadı. Milliyetçi Hareket Partisi Kayseri Milletvekili İsmail Özdemir ve Kırıkkale Milletvekili Halil Öztürk geçtiğimiz aylarda Özel Tüketim Vergisi kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin teklifi Meclis’e sunmuştu. Kanun teklifi TBMM'de görüşülmeyi bekliyor
Kanun teklifinde eski otomobillerin geri dönüşüme kazandırılmasını ve bu araçların yerine daha çevre dostu ve güvenli yerli üretim araçlarının alınmasını teşvik etmeyi hedeflendi.
Teklif ile 25 yaş ve üzeri taşıtların yenilenerek ekonomiye kazandırılması, bu araçların ithalatının azaltılması, akaryakıt israfının önlenmesi ve çevre kirliliğinin engellenmesi amaçlanıyor. Gerekçe olarak ise şu açıklama yapıldı: "TÜİK verilerine göre, 2023 yılı sonu itibarıyla Türkiye’de trafiğe kayıtlı araç sayısı 28 milyon 740 bin 492 olarak açıklanmış, bu sayı 2024 yılının Ağustos ayında 30 milyonu aşmıştır. Ayrıca, TÜİK'e göre Türkiye'deki trafiğe kayıtlı araçların yaş ortalaması 14,5 olarak hesaplanmıştır. Araç sayısının yüzde 25’lik kısmı ise 21 yaşından büyük taşıtlardan oluşmaktadır.
Yaşlı araçlar, bakım ve onarım masrafları açısından yük oluşturmakta, aynı zamanda trafikte can ve mal kaybına yol açabilecek tehlikeler arz edebilmektedir. Bunun yanı sıra çevreye ve ekonomiye de zarar vermektedirler. Bu nedenle, 25 yaş ve üzeri araçların geri dönüşüme kazandırılması, hem ekonomik hem de çevre güvenliği açısından büyük önem taşımaktadır.
25 yaş ve üzeri araçların geri dönüşüme verilmesini teşvik amacıyla, bu araçları geri dönüşüme veren kişilere, yalnızca bir defalığa mahsus olmak kaydıyla, Türkiye'de üretilmiş sıfır araçların Özel Tüketim Vergisi'nden muaf tutulması önemli bir adım olacaktır."
Açıklamada, hurda teşviki kapsamında alınabilecek araçların, "Türkiye'de üretilmiş olan araçlar" olduğu belirtilmiştir.
‘12 MODEL KAPSAM DAHİLİNE GİRİYOR’
Teklifte yerli üretim araçların kapsam dahiline alınması öngörülüyor. Teklif olduğu gibi yasalaştığı taktirde 6 farklı markanın 12 modeli kapsam dahiline giriyor. Bu modeller Togg T10X, Toyota CH-R, Hyundai Bayon, Hyundai i20, Hyundai i10, Ford Tourneo Custom, Ford E-Transit, Ford Transit, Fiat Fiorino, Fiat Egea Cross, Fiat Egea ve Türkiye’de yeni üretilmeye başlanan VW Transporter.
Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren İstanbul Motorlu Araç Satıcıları Derneği (İMAS) Başkanı Hayrettin Ertemel şu ifadeleri kullandı: “Hurda teşviki teklifi, otomotiv sektöründen ziyade eski araçların yenilenmesi, yerli üretime teşvik, yeşil dönüşüm ve hurda araçların ekonomiye kazandırılması gibi maksatları önceliğe alarak Meclis’e sunuldu. Bu noktada tasarının yasalaştığı taktirde genel maksadına uygun olarak sonuç vermesi öncelikte. Elbette teklif kapsamına girecek otomobil satışlarında pozitif etki yaratacağından bu manada da faydası olacaktır.
Teşvik teklifinin önemli maddelerinden bir tanesi de yerli üretim araçları kapsar nitelikte olması. Dolayısıyla satışa sunulan tüm modelleri değil sadece yerli üretim araçlarda muafiyet sağlayacak bir uygulama. Bu bağlamda düşünüldüğünde sıfır ve ikinci otomobil genel fiyatlarında düşüş öngörmüyoruz.