28.08.2023 - 14:47 | Son Güncellenme:
Her gün yaptığınız aktiviteler sağlığınızı olumsuz ya da olumlu olarak etkilediğini biliyor muydunuz? Peki ya vücudunuzu tam olarak ne kadar tanıyorsunuz? İnsan sağlığı ve vücudu hakkında birçok bilgi var ancak ne yazık ki bütün bunları bilmemiz imkansız. Ancak yaptığımız bütün aktiviteler, farklı alışkanlıklar vücudumuzu ve sağlığımızı büyük bir oranda etkiliyor.
Sakın çiğnemenin beyni güçlendirdiğini biliyor muydunuz? Özellikle sabahları zor uyanan biriyseniz, uyandığınız gibi sakız çiğneyerek uyku mahmurluğundan kurtulabilirsiniz. Yapılan araştırmalara göre karbonatlı ve naneli sakızın özellikle yorgunluk hissini azalttığı biliniyor. Ayrıca düzenli olarak sakız çiğnemek, hafızanın yüzde 35’ini ekstra geliştiriyor.
ATM hemen hemen herkesin günlük hayatının bir parçası, sıklıkla ATM’ye dokunduktan sonra kimse elini yıkamayı düşünmüyor. Ancak yapılan çalışmalara göre bir ATM’nin tuvalet kadar kirli olduğunu gösteriyor. ATM’ler üzerinden alınan örneklere göre, ATM’ler bulaşıcı bir sürü hastalığa maruz kalıyor ve kişilere bulaştırabiliyor.
Pozitif ve iyimser düşüncenin özellikle mutluluğu arttırdığı herkes tarafından biliniyor. Ancak pozitif hayat felsefesini benimseyen kişilerin, normal insanlara göre daha uzun yaşadığını biliyor muydunuz? İyimser olan kişilerin, kalp ve damar hastalıklarına daha az yakalandığı bilinmektedir. Ayrıca bu kişilerin demans, hafıza kaybı, bunama ya da psikolojik rahatsızlardan da korunduğu araştırmalara göre ispatlanmıştır.
Yapılan çalışmalara göre kalp kırıklığı sırasında meydana gelen adrenalin, insanlarda acı hissini meydana getirir. Özellikle kalp kırıklığı ve mutsuzluk yaşayan kadınlar, erkeklere göre ortalama 9 kat daha fazla acı çekiyor.
Bakteriler gün geçtikçe çoğalıyor ve etrafımıza yayılıyor. Hemen hemen ortalama bir insanın deresinde neredeyse 1000’e yakın bakteri vardır. Ancak her ne kadar bakteriler hastalık taşıyor gibi bir inanç olsa da, bilinenin aksine çoğu bakteri zararsızdır. Hatta bir kısmı oldukça faydalı bakterilerdir.
Kafein her ne kadar sağlık için zararlı olarak bilinse de Amerika’da yapılan araştırmalara göre özellikle günde dört fincan kahve tüketmek, depresyonu % 20 oranında azaltıyor. Sıklıkla kadınlar depresyona daha meyilli oluyor eğer sizde depresyona yatkın olduğunuzu düşünüyorsanız, hemen bir fincan kahve içebilirsiniz.
Okul döneminde ya da spor salonlarında spor öncesinde herkese esnemenin önemi öğretilmiştir. Ancak yapılan son çalışmalara göre özellikle koşmadan önce yapılan esneme hareketlerinin performansı düşürdüğü gözlemlenmiştir. Uzun mesafe koşucuların, koşu öncesinde yaptığı esneme hareketlerinin özellikle koşmayı etkilediği biliniyor.
Psikolojik araştırmalara göre özellikle yoğun çalışan ya da beyin gücünü çok fazla kullanan insanların bir saat şekerleme yapması, ekstra kazandığı paraya göre daha çok mutluluk verdiğini gösteriyor.
Amerika’da yapılan araştırmalara göre şekerin en az alkol, sigara ve benzeri türevdeki maddelere göre daha çok zarar verdiği göstermektedir. Bundan dolayı şeker tüketiminin mutlaka azaltılması ya da bırakılması gerektiği söylenmektedir.
Kilo vermek için yapılan sıkı egzersiz programları herkes tarafından bilinmektedir. Ancak doğru bir diyet programı ile yapılmayan egzersiz herhangi bir şekilde kilo vermenize yardımcı olmaz. Özellikle Amerika’da obezler üzerinde yapılan araştırmalara göre diyetsiz uygulanan spor egzersizleri herhangi bir sonuç vermediği gözlemlenmiştir.
İnsan vücudunda, hisleri iletmesi için birçok sinir bulunuyor. Bu sinir uçları temas anında beyni uyararak, temas yerini belli ediyor. Ancak en hassas sinir uçlarının bulunduğu yer dudak ve parmaklardır. Sinir uçlarının en az duyarsız olduğu yer ise sırt bölgesinde yer alıyor.
Ortalama bir insan hayatının 5 yılını göz kırpmak ile harcıyor. Göz kırpmak en çok bilinen savunma mekanizmaları arasında yer alıyor. Çünkü göz kırpmak hem koruma hem de bakım mekanizmasıdır.Göz kırpma işlemi gözü sürekli olarak kayganlaştırır ve arada dahi olsa gözü dinlendirir. Ayrıca göz kırpmak, koruma dürtüsü olarak da biliniyor. Özellikle bir nesne ya da ani bir olay karşısında refleks olarak göz kırpılır. Bu vücudun kendini koruma özellikleri arasındadır.
Yetişkin bir insanın vücudunda, bir şempanze kadar tüy bulunuyor. Şempanze ile insan tüyü arasındaki temel fark ise insan tüyünün daha ince olmasıdır. Bununla beraber evrimleşme ile beraber insan vücudundaki tüyler, koruma özelliğini yitirmiştir. Kılların incelmesinin sebebi artık insanların korunmak için kıyafet giymesi, sıcak yerlerde oturması ve evinin olmasıdır.
Sol elini kullanan insan sayısı oldukça azdır. Genel olarak birçok insan sağ elini kullanma eğilimi gösterir. Ancak solaklar, sağ ellerini kullanan insanlara göre daha güçlüdür. Bunun sebebi solakların, güçlerini saat yönünün tersine uygulamasıdır. Solaklar, sağ elini kullanan kişilere göre kapakları, kapı kollarını ya da sıkışmış maddeleri daha kolay açar.
Birçok insan 20 dakika uyumanın bir faydası olmadığını düşünür. Ancak durum tam tersidir. Birçok bilim adamının ya da dahinin mutlaka günde 20 dakika şekerleme yaptığı herkes tarafından bilinmektedir. Bunun sebebi 20 dakikalık kısa bir molanın verimliliği artırıyor olmasıdır. 20 dakika uyumak ruh halini düzeltir, konsantrasyonu yükseltir özellikle yorucu günlerde kişilerin daha enerjik olmasına yardımcı olur.
Her gün, durmadan vücut ölü deri atar. Vücut sürekli olarak kendini yeniler, bundan dolayı düzenli olarak vücuttan ölü deri atılır. Ortalama bir insan yılda iki kiloya yakın ölü deri hücresi atar.
Herkes belirli dönemlerde tüylerinin diken diken olduğunu görmüştür. Özellikle şaşırma, korkma ya da ani üşüme anında tüylerinizin dikildiğini görmüşsünüzdür. Bu durum polimotor reflekstir. Özellikle eski çağlarda vücut kılları vücudu korumak ve tehlike anını bildirmek için tepki vermekteydi. Fakat dönemin değişmesinden dolayı artık vücudumuz bu tepkileri çok vermemektedir. Vücudumuzda eski çağlardaki gibi kıl bulunmuyor ancak bazı anlarda vücut yine aynı tepkileri nadirde olsa gösterebiliyor.
Yediğiniz yiyecekler sayesinde vücudumuzun doğal aspirin ürettiğini biliyor muydunuz? Özellikle meyve ve sebze tüketimi vücutta aspirin üretimini artırıyor. Meyve ve sebzeler içerisinde yer alan benzoik asit, vücuda girdikten sonra salisilik asit üretiyor. Bu madde aspirinin bilinen temel etken maddesidir.
Dil dokusu herkese göre farklıdır. Tıpkı parmak izi nasıl herkeste farklı ise dil yapısı da aynı şekilde farklıdır. Dil kişilerin hem psikolojik hem de fiziksel durumu hakkında bilgi verebilir. Yapısından dolayı tekil bir organ olan dil tamamen kişiye özeldir, bundan dolayı başka bir insanın diline benzeyemez. Şekli, yapısı, uzunluğu ve büyüklüğü herkeste farklı olur.