21.08.2024 - 16:03 | Son Güncellenme:
Bayağı gelincik, sansargiller familyasının en küçük etçil türüdür. Avrupa’nın en yaygın gelincik türü olan bu tür hayvanlar aleminde omurgalılar grubunda ve memeliler sınıfındadır. Vücutları ve boyunları uzun olan bu canlıların kolları ve bacakları gibi uzuvları ise kısadır.
Bu hayvan dostumuzun sırt bölgesi ve başı kahverengi, karın kısımları ise beyazdır. Karın bölgesinde kahverengi lekeler bulunan bu gelincik ortalama olarak 157-190 milimetre uzunluğundayken 40 ila 56 gram kütleye sahiptir.
Bu canlılar genellikle fare gibi kemiricilerle beslenirken ne yazık ki kıtlıktan etkilenmeye başladılar. Kıtlığa bağlı olarak kuş, kuş yumurtası, yavru tavşan, köstebek, sincap, kertenkele gibi canlıları da yiyebiliyorlar. Hatta tavuk, kır tavşanları gibi kendinden büyük canlıları da avladıkları biliniyor.
Türkiye’nin pek çok bölgesinde yaşayan bu gelincikler, Avrasya, Kuzey Amerika ve Kuzey Afrika gibi bölgelerde de yaşadıkları bilinir. Yaşamak için orman kenarları, tarım yapılan bölgeler, kırlar ve otluk alanları tercih ederler. Bu canlılara 3 bin metrenin üzerindeki dağlık alanlarda rastlamak pek mümkün olmayabilir.
Bayağı gelinciklerin ilginç bir özelliği vardır ki bu da gelinciklerin renk değiştirmesidir. Mevsimine göre renk değiştiren sevimli dostumuzun yazın üst kısımları kahverengi karnı beyazken, kışın tamamen beyaz renge bürünürler. Duyma ve koku alma özellikleri de keskin olan bu canlar kolaylıkla avlarını bulur.
Bayağı gelincikler yuva kurmak için genellikle farelerin terk ettiği tünelleri seçerler. Bu yuvaları kuş tüyleriyle doldurarak konforlu bir yaşam alanı oluştururlar. Yuvalarının içinde sıcak kalmak için metabolizmalarını yavaşlatırlar. Ayrıca şunu da belirtelim; gelincikler göç etmez, kış uykusuna da yatmazlar. Yalnızca bazı gelincik türleri kış şartlarına uyum sağlayabilmek adına tamamıyla beyaza dönebilirler.