Şaban ayı, kamerî ayların sekizincisidir. Şaban ayını önemli yapan özellikler Berat Kandili'ni barındırması ve "üç aylar"ın ikincisi olmasıdır. Beraat gecesi, meleklerin inmesi, duaların kabul olunması, duaların geri çevrilmemesi gibi birçok fazilete sahip olduğu için, bulunduğu ayı da değerli kılmıştır.
Hz. Peygamber (s.a.v.) bir hadislerinde; “Şaban ayının yarısı (Beraat gecesi) gelince; gecesini namazla, gündüzünü oruçla geçiriniz. Şüphesiz ki Allah, o gece güneşin batmasıyla dünya semasına iner ve şöyle der: Benden af dileyen yok mu? Onu affedeyim! Rızık isteyen yok mu? Rızık vereyim! Şifadileyen yok mu? Şifa vereyim!” buyurdu. (Sünen-i ibn Mace, İkâmetü's-Salât, 191).Bir başka hadislerinde ise; “Allah Teâlâ, Şabanın on besinci gecesi (Beraat gecesi) tecelli eder ve ana babaya asî olanlarla Allah'a ortak koşanlar dışında bütün kullarını bağışlar” buyurdu. (Sünen-i ibn Mace,İkâmetü's-Salât, 191)
Berat Kandili, Şaban ayının 15. gecesi için kullanılan bir tabir olup, halk arasında “berat gecesi” demektedir. Berat gecesi, Müslümanlarca kutsal sayılan, rahmet ve mağfiret gecesi, müminlerin dualarının kabul, günahlarının af olduğu bir zaman dilimidir. Hz. Peygamber, “Allah Teâlâ Şaban'ın 15. gecesi dünya semasında tecelli eder ve Kelb kabilesinin koyunlarının kıllarının sayısından daha fazla kişiyi bağışlar” buyurmuştur. (İbn Mâce, İkame, 191).Hz. Aişe (r.a) anlatıyor: Peygamberimiz bir gece kalktı, namaza durdu, secdeyi o kadar uzattı ki ruhunu teslim ettiğini sandım, kendisini bu halde görünce kalktım, baş parmağını hareket ettirdim, parmağı hareket edince döndüm, secdede şöyle dediğini işittim: “İlahi! Cezandan affına sığındım. Gazabından rızana güvendim. Senden sana sığındım. Senin senan büyüktür. Fakat seni hakkıyla senin kendi nefsini sena ettiğin gibi övmekten acizim.”